reklam

YKS Sınavı Yerleştirmeesinde adalet var mı?

YAYINLAMA:

Türkiye’de her yıl milyonlarca öğrenci, büyük emeklerle hazırlandıkları Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonucunda hayallerindeki üniversiteye kavuşmayı bekliyor. Ancak 2025 yerleştirme sonuçları, özellikle yüksek puan alıp herhangi bir bölüme yerleşemeyen adaylarla ilgili ciddi bir tartışmayı yeniden gündeme taşıdı: "Yerleştirmede adalet var mı?"

Yüksek Puan, Boşa Giden Emek

Bu yıl birçok öğrenci, sınavdan aldığı başarı sıralamasına rağmen tercih yaptığı hiçbir bölüme yerleşemedi. Sosyal medyada, 20 bin - 30 bin sıralamaya sahip olup açıkta kalan öğrencilerin yaşadığı hayal kırıklığı sıkça dile getirildi. Özellikle eşit ağırlık ve sözel puan türlerinde, kontenjan azlığı, taban puanların ani yükselmesi ve kontenjan dağılımındaki dengesizlikler, sistemin sorgulanmasına neden oldu.

Sistem mi Değişti, Strateji mi?
Yeni sistemdeki en büyük sorunlardan biri, kontenjanların planlamasındaki dengesizlik. Bazı bölümlerde kontenjanlar aşırı dolarken, bazı önemli programlarda boşluklar oluştu. Ayrıca öğrenci tercih davranışlarının öngörülememesi, özellikle çok başarılı öğrencilerin dahi açıkta kalmasına neden oldu. Bu da tercih sürecinde "tercih danışmanlığı"nın artık bir zorunluluk olduğunu gösteriyor.

Aileler Ne Diyor?

Veliler, çocuklarının yaşadığı duygusal çöküntünün yanı sıra, yıllarca verdikleri maddi ve manevi desteğin boşa gittiğini düşünüyor. Bu durum sadece bireysel değil, toplumsal bir adaletsizlik hissini de körüklüyor. Özellikle özel okul ve dershane yatırımı yapan aileler, sistemin yeterince öngörülebilir olmamasından şikayetçi.

Rehberlik Yetersizliği ve Bilinçsiz Tercih

Adayların büyük bölümü, tercih döneminde yeterli rehberlik alamadığı için puanına göre değil, "tahmine dayalı" veya "duyuma göre" tercih yapabiliyor. Bu da birçok öğrencinin gerçek potansiyeline uygun yerleşememesine yol açıyor. Milli Eğitim sisteminin en büyük eksiği, bu kritik süreçte adayların sağlıklı yönlendirilmesini sağlayacak rehberlik mekanizmasının güçsüzlüğü.

Eğitimde Fırsat Eşitsizliği Büyüyor
Yüksek puan almasına rağmen açıkta kalan öğrencilerin çoğunun devlet lisesi kökenli olması da dikkat çekici. Özel okul kaynaklı öğrencilerin daha donanımlı rehberlikle daha avantajlı tercih yaptığı görülüyor. Bu durum, eğitimde sınıfsal eşitsizliğin sınav sonrası da devam ettiğini ortaya koyuyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *