Zafer Partisi'nin Genel Başkanı Ümit Özdağ, MİT mensuplarının kimlik ve görev bilgilerinin ifşa edildiği iddialarıyla yargılandığı davada, "suçun yasal unsurları oluşmadığı" gerekçesiyle beraat etti.
Ümit Özdağ hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 26 Şubat 2020 tarihinde TBMM'de gerçekleştirdiği basın toplantısında MİT üyelerinin kimlik ve görev bilgilerini açıkladığı gerekçesiyle soruşturma başlattı. Bu süreçte, 9 Mart 2020 tarihinde Özdağ için bir fezleke hazırlandı. Özdağ, 14 Mayıs 2023'te yeniden milletvekili seçilemeyince, 3 ila 7 yıl hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlandı. Tam da bu noktada, Özdağ'ın savunma süreci ve bunun getirdiği hukuki gelişmeler gündemde önemli bir yer tuttu.
Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Ümit Özdağ ile avukatları katılım gösterdi. Özdağ, duruşma sırasında savunmasında, Libya'da hayata veda eden iki MİT mensubuna yönelik olarak sadece "Allah rahmet eylesin" dediğini ifade etti. Özdağ, üzerinde durduğu noktada, bilgileri yalnızca medya ve sosyal medya üzerinden edindiğini belirtirken, MİT'in kendisi hakkında suç duyurusunda bulunmadığını da vurguladı. Bu bağlamda, "Benim ifşa ettiğimi düşünmüyorlar, benim ifşa etmeyeceğimi de biliyorlar. İfşa edilmiş bir şey zaten ifşa edilemez." şeklinde bir açıklama yaptı.
Özdağ ve avukatları, mahkemeden beraat talebinde bulundular. Cumhuriyet savcısı ise, suçun yasal unsurlarının oluşmadığını ve bu nedenle Özdağ'ın beraatini talep etti. Ayrıca, MİT mensuplarının isimlerini ilk olarak açıklayanların tespiti için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasını önerdi. Nihayetinde, mahkeme Özdağ'ın beraatine karar verdi. Bu gelişme, ülkedeki hukuk uygulamaları ve ifade özgürlüğü üzerine tartışmalara yeni bir boyut kazandırmış oldu.