Gazete Kritik Ekonomi Eğitim-İş'ten ekonomik kriz vurgusu: "Öğretmen maaşı ile ay sonunu getirmek mucize"

Eğitim-İş'ten ekonomik kriz vurgusu: "Öğretmen maaşı ile ay sonunu getirmek mucize"

Eğitim emekçileri, Birleşik Kamu İş ve Eğitim-İş'in düzenlediği eylemde toplu iş sözleşmesi taleplerini açıkladı. Geçim sıkıntısını vurgulayan öğretmenler, hükümeti eleştirerek, eğitimde adalet ve iyileştirme talep etti. Emekçilerin haklarının korunması için mücadele sürecek.

Birleşik Kamu İş ve Eğitim-İş, toplu iş sözleşmesi taleplerini açıkladı. Eğitim emekçileri, dönemin zorluklarını ve içinde bulundukları durumu dile getirerek, mevcut ekonomik koşulların öğretmenleri ciddi şekilde etkilediğini belirtti. Açıklamada, “Bugün öğretmen maaşı ile ay sonunu getirmek bir mucize haline geldi. Eğitim emekçilerinin çoğunluğu, geçim sıkıntısı nedeniyle borca batmış durumda” ifadeleri yer aldı.

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu ve Eğitim-İş Sendikası, 8. Dönem Toplu Sözleşmesi öncesi Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplanarak, taleplerini kamuoyuna duyurdu. Gösteride, “Tarikatın bakanı Yusuf Tekin istifa”, “Saraya değil emekçiye bütçe” gibi sert sloganlar atıldı. Eğitim emekçileri, çocukların geleceği için endişelerini dile getirerek, mevcut hükümete karşı tepkilerini somut şekilde ifade etti. Eğitim alanındaki sorunların, yalnızca öğretmenleri değil, aynı zamanda öğrencileri de olumsuz şekilde etkilediğini vurgulayarak, eğitim sisteminin daha adil bir yapıya kavuşmasını talep ettiler.

Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, eğitim emekçilerinin zor durumda olduğunu ifade ederek, eğitim hakkının sağlanmasında devlet politikasının etkisini sorguladı. Özbay, açlık ve yoksulluk sınırlarını belirterek, öğretmenlerin çoğunun özel sektör menfaatlerine mahkûm edildiğini belirtti. Eğitim emekçilerinin çoğunun geçim sıkıntısı çektiğini dile getiren Özbay, hükümetin uygulamalarının öğretmenlerin değerini düşürdüğünü ifade etti. Ayrıca, eğitimde kalitenin artırılması ve öğretmenlerin yaşam standartlarının yükseltilmesi amacıyla yapılması gerekenler hakkında detaylı taleplerin bulunduğunu belirtti.

Kadem Özbay, sendikanın taleplerinin netliğini vurgulayarak, çocukların geleceğinin korunması gerektiğini söyledi. Güvencesiz istihdamın sona erdirilmesi gerektiğini belirttiği talepleri arasında, gelir desteği ve eğitimdeki eşitlik ilkeleri gibi detaylar yer aldı. Eğitim-İş, öğretmen maaşlarının iyileştirilmesini ve emeklilik haklarının sağlanmasını istiyor. Ayrıca, üniversitelerdeki seçim süreçlerinin demokratik ve şeffaf hale getirilmesini talep ediyor. Eğitim emekçilerinin mobbing gibi sorunlarla başa çıkabilmesi için kurumsal destek bulunması gerektiğinin altını çizdi.

Özbay, hükümete yönelik sert eleştirilerde bulunarak, Eğitim-İş’in sesini duyurmak için toplandıklarını belirtti. Hükümetin, eğitim alanındaki sorunların üstünü kapatmaya çalıştığını ve bu durumun eğitim emekçilerine büyük zarar verdiğini dile getirdi. İçinde bulunduğumuz sosyal ve ekonomik durumun öğretmenler için kabul edilemez olduğu, devletin bu konuda mutlaka adım atması gerektiği ifade edildi. Özbay, grev olmadan yapılacak toplu sözleşmelerin geçersiz olduğunu ve emekçilerin iradesinin yok sayıldığını belirtti.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Orhan Yıldırım da, Özbay’ın açıklamalarına destek vererek, ekonomi verilerine dikkat çekti. Yıldırım, Türkiye’deki açlık ve yoksulluk sınırlarının, emekçilerin içinde bulunduğu durumu gözler önüne serdiğini belirtti. Komuta kademesine yönelik eleştirilerde bulunarak, hükûmetin sığ çözüm önerileri sunduğunu ve bu durumun daha fazla mağduriyete neden olduğunu vurguladı. Toplu sözleşme sürecinin, yalnızca bir montaj olmadığını, gerçek anlamda emekçilerin haklarının savunulması gerektiği mesajını iletti.

Yıldırım, sendikaların adalet ve eşitlik ilkeleri çerçevesindeki mücadelesinin süreceğini belirtti. Eğitim-İş ve Birleşik Kamu-İş, örgütlü mücadelenin önemini vurgulayarak, kamu çalışanlarının onurunu korumak için mücadele edeceklerini duyurdular. Eğitimde reform ve iyileştirmelerin şart olduğunu belirterek, bu süreçte emekçilerin sesine kulak verilmesi gerektiğini ifade ettiler. Verilen mücadele, insanca bir yaşam sağlamaya yönelik tüm taleplerin karşılanması adına devam edecektir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *