CHP'Lİ YILDIRIM KAYA VELİ KARLI'YI ANLATTI

“Onu son yolculuğuna Kaman’dan binlerce kişiyle uğurladık. Kurancılı Köyünde defin işlemini yaptık. Büyük bir devrimci dayanışma vardı. Farklı örgütlerden yoldaşlarımız oradaydı. Devrimci dayanışmanın en anlamlı örneklerinden birini daha Veli Karlı’yı sonsuzluğa uğurlarken gerçekleştirmiştik.” diyen Kaya, “O gün Metin Bakkalcı elime bir metin verdi. ‘Devrimci Yol adına cenazede sen konuşacaksın’ dedi. İlk defa böylesine büyük bir topluluğa konuşacaktım, elim ayağım tutmuyordu. Daha 19 yaşında, Eğitim Enstitüsünde öğrenciydim. Binlerce kişinin önünde ellerim titreyerek Devrimci Yol adına konuştum.” dedi.

Yıldırım Kaya’nın Veli Karlı’nın cenazesine ilişkin anılarını anlatması duygusal anların yaşanmasına neden oldu.

Milletvekili olduktan sonra da, Veli Karlı’nın katledilmesine ilişkin Ankara Valiliği İl Emniyet Müdürlüğünden, ölümünün araştırılarak, kaybedilen soruşturma dosyasının bulunmasını talep ettiğini söyleyen Kaya, Ankara İl Emniyet Müdürlüğünden gelen cevapta, “Olaya günün nöbetçi Cumhuriyet savcısı Hasan Günday’ın el koyarak tahkikatın kendisi tarafından yürütülmüş olduğu ve savcılık numarasının belli olmadığı bildirildiği anlaşılmış; konuya ilişkin başka bilgi ve belgeye ulaşılamamıştır” cevabının verildiğini söyledi.

“Kurancılı köyüne her geldiğimde Veli Karlı’nın mezarını ziyaret ederim. Anılar canlanır gözümde, katillerinin bu dünyada elini kolunu sallayarak dolaştığını düşündükçe içim yanar.” diyen Kaya, “O günlerden geriye ne kaldı, bugün neler değişti… Değişen çok şeyin olmadığını görüyor, kahroluyorum! Bugün de aynı şeyler için mücadele ediyoruz. O gün de faili meçhuller vardı, bugün de var. O gün de kelle koltukta mücadele ediyorduk, bu gün de aynı şekilde devam ediyoruz. Bir arpa boyu yol alamamanın acısını yüreğimde hissediyorum. ”dedi.

Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlarının İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınarak, yerine kayyum atanmasına da değinen Kaya, “Demokrasi düşmanları, halkın iradesini hiçe sayarak, belediye başkanlarını görevden alıp yerine kayyum atayabiliyor.” ifadelerini kullandı.

Kadınların ağır bedeller ödediğini söyleyen Kaya, “Daha dün ‘Yaşamak istiyorum’ çığlıkları atarak, çocuğunun gözleri önünde bir anne daha öldürüldü. Emine Bulut’u katleden boşandığı eşi ise iyi hal indirimi alarak birkaç yıl sonra özgürlüğüne kavuşacak! Cumartesi anneleri yıllardır kayıp çocuklarını arıyor. Her hafta Cumartesi günü oturma eylemi yapan anneler, canlı bulmaktan umutlarını kestikleri çocuklarının bir mezarı olsun diye, polis dayağına karşı direniyorlar. Velin Karlı’nın Ailesi ve yoldaşları olarak bizler de Veli’nin katillerinin izini sürüyoruz...” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya’nın konuşması:

41 YILDIR VELİ KARLI’NIN KATİLLERİ BULUNAMADI  

Devrimci dayanışmanın en sıcak yaşandığı yıllardı. Mahir Çayan ve yoldaşlarının Denizler idam edilmesin diye can verdiği, insanların yoldaşları için ser verip sır vermediği günlerden geçiyorduk.

Denizler, Mahirler, İbolar… Onlar 68 kuşağıydı! Okullarının, mahallelilerinin, köylerinin en zeki çocuklarıydı. Katledildiler, asıldılar, işkencelerden geçtiler… Bize, yani 78 kuşağına “Tam bağımsız Türkiye” mirasını bıraktılar.

Veli Karlı da ben de 78 kuşağının içinde, “Tam bağımsız Türkiye” mücadelesini verenlerdendik.

Her gün faili meçhul cinayetler işleniyordu. Veli Karlı da 24 Ağustos 1978 yılında bir gece yarısı Ankara Mamak Abidinpaşa’da katledildi. Katledildiğinde daha 19 yaşında bir üniversite öğrencisiydi.  Failleri hala meçhul (!)

Birbirimizi hiç görmemiş, tanışmamıştık. Kırşehir Kamanlı olduğunu, üniversite öğrencisi olduğunu, Halkın Kurtuluşundan olduğunu katledildikten sonra öğrendim. Ben de Kırşehirliydim, üniversite öğrencisiydim ve Devrimci Yolcuydum… Ortak yanlarımız o kadar çokmuş ki… İkimiz de 19 yaşındaydık!

Onu son yolculuğuna Kaman’dan binlerce kişiyle uğurladık. Kurancılı Köyünde defin işlemini yaptık. Büyük bir devrimci dayanışma vardı. Farklı örgütlerden yoldaşlarımız oradaydı. Devrimci dayanışmanın en anlamlı örneklerinden birini daha Veli Karlı’yı sonsuzluğa uğurlarken gerçekleştirmiştik.

O gün Metin Bakkalcı elime bir metin verdi. “Devrimci Yol adına cenazede sen konuşacaksın” dedi. İlk defa böylesine büyük bir topluluğa konuşacaktım, elim ayağım tutmuyordu. Daha 19 yaşında, Eğitim Enstitüsünde öğrenciydim. Binlerce kişinin önünde ellerim titreyerek Devrimci Yol adına konuştum.

O gün Veli Karlı Yoldaşıma söz verdiğim gibi mücadeleye ve konuşmaya devam ediyorum. Binlerce insanın önünde verdiğim sözü unutmadım, asla da unutmayacağım.

Ankara Milletvekili Olduktan Sonra Katillerin İzini Sürdüm

Ankara Milletvekili olarak, Ankara Valiliği İl Emniyet Müdürlüğünden, Veli Karlı’nın ölümünün araştırılarak, kaybedilen soruşturma dosyasının bulunmasını talep ettim. Ancak, Ankara İl Emniyet Müdürlüğünden gelen cevapta, “Olaya günün nöbetçi Cumhuriyet savcısı Hasan Günday’ın el koyarak tahkikatın kendisi tarafından yürütülmüş olduğu ve savcılık numarasının belli olmadığı bildirildiği anlaşılmış; konuya ilişkin başka bilgi ve belgeye ulaşılamamıştır” denildi.

Veli Karlı’nın cenazesi bende çok derin izler bıraktı. İlk gençlik yıllarımdaki o derin duyguları daha dün gibi hissediyorum. Tekrar, tekrar izlenen bir film gibi taptaze, canlılığını koruyor.

Kurancılı köyüne her geldiğimde Veli Karlı’nın mezarını ziyaret ederim. Anılar canlanır gözümde, katillerinin bu dünyada elini kolunu sallayarak dolaştığını düşündükçe içim yanar.

Kelle Koltukta Mücadeleye Devam

O günlerden geriye ne kaldı, bugün neler değişti… Değişen çok şeyin olmadığını görüyor, kahroluyorum! Bugün de aynı şeyler için mücadele ediyoruz. O gün de faili meçhuller vardı, bugün de var. O gün de kelle koltukta mücadele ediyorduk, bu gün de aynı şekilde devam ediyoruz. Bir arpa boyu yol alamamanın acısını yüreğimde hissediyorum.

Barış istemeyenler, savaşın altını harlayanlar bugün de en tepedeki koltuklarda oturuyorlar.  Darbecilerin hazırladığı Anayasa hala yürürlükte… Demokratik bir Anayasa yapmak yerine “tek adam” sistemini yerleştirmek için iktidar gücü kullanılarak Anayasa değişikliğini halk oylamasından geçiriliyor.

Diktatörlük heveslileri, halkın iradesini hiçe sayarak, belediye başkanlarını görevden alıp yerine kayyum atayabiliyor. Hedeflerine ulaşmak için demokrasi araç olarak kullananlara karşı mücadelemiz devam ediyor. 

Bu ülkede anneler en ağır bedeli ödüyor. Daha dün “yaşamak istiyorum” çığlıkları atarak, çocuğunun gözleri önünde bir anne daha öldürüldü. Emine Bulut’u katleden boşandığı eşi ise iyi hal indirimi alarak birkaç yıl sonra özgürlüğüne kavuşacak!

Cumartesi anneleri yıllardır kayıp çocuklarını arıyor. Her hafta Cumartesi günü oturma eylemi yapan anneler, canlı bulmaktan umutlarını kestikleri çocuklarının bir mezarı olsun diye, polis dayağına karşı direniyorlar.

Velin Karlı’nın Ailesi ve yoldaşları olarak bizler de Veli’nin katillerinin izini sürüyoruz...

Bu topraklara demokrasi, özgürlük, barış ve kardeşlik gelene kadar mücadelemiz devam edecek.

Veli yoldaş sana sözümüz olsun ki;

Demokrasiye darbe yapanlar kaybedecek!

Demokrasi güçleri kazanacak!

Biz kazanacağız!

Yıldırım KAYA

CHP Genel Başkan Yarımcısı

Ankara Milletvekili

24 Ağustos 2019/ Kırşehir-Kaman- Kurancılı Kasabası