TİP Milletvekili Ahmet Şık: Gücünü zorbalıktan alan bu suç örgütünün tahakkümüne son vereceğiz

TİP Milletvekili Ahmet Şık, Meclis'teki bütçe görüşmelerinde konuştu.

SİYASET 15.12.2022, 10:19
TİP Milletvekili Ahmet Şık: Gücünü zorbalıktan alan bu suç örgütünün tahakkümüne son vereceğiz

Bütçe görüşmelerinde konuşan TİP Milletvekili Ahmet Şık, AKP iktidarı ve bakanlarının sicili hatırlatarak, "Gücünü zorbalıktan alan bu suç örgütünün tahakkümüne son vereceğiz" dedi.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) devam eden 2023 yılı bütçe teklifine ilişkin görüşmelerde söz alarak açıklamalarda bulundu. Hiranur Vakfı'ndaki çocuk istismarına ilişkin haberler kamuoyunun gündemine gelmeye devam ederken, "Türkiye’deki tarikatların, cemaatlerin, din şarlatanlarının gerçek yüzünü bir kez daha gördük! Ve yine kanıtlandı ki AKP’yle temsil edilen siyasal İslam’ın ülkenin geleceğine dair sunabileceği hiçbir umut, hiçbir fayda yok" diyen Şık, Kabine'de yer alan isimlerin sicilini tek tek hatırlattı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu için "Bir de pis işlerinizin bakanı var ki evlere şenlik bir naylon kahraman" diyen Şık, "Uyuşturucu kaçakçısı, tecavüzcüsü, dolandırıcısı, vurguncusu, bozguncusu, çete lideri, beşli çetesine kadar her biri Soylu’nun başucunda. Ama kendisine, 'Bizim için şeref sayfasısınız' diyeniniz var. Geçmişte küfrettiğinden hesap sormaktansa biat edip namert olmayı seçen biri şeref çıtanızı belirliyor" ifadelerini kullandı.

TİP Milletvekili Ahmet Şık, AKP'ye de "Uyuşturucu baronlarının, rüşvetçilerin, ihaleye fesat karıştıranların, bu ülkenin varlıklarını talan edenlerin yanındasınız. Bankaların, tefecilerin, holding patronlarının yanındasınız. Belki gerçek yüzünüz görünmez umuduyla mollaların, tarikatların, cemaatlerin istediği karanlığın tam ortasında saklanmaktasınız!" sözleriyle seslendi.

Konuşmasında "Bu karanlığın devam etmesine göz mü yumacağız? Sandıkta, kimi demiyorum, neyi seçeceğiz? Nasıl bir Türkiye’yi seçeceğiz?" diyerek yurttaşlara seslenen Şık, "Tarikatların, cemaatlerin cirit attığı, orta çağ karanlığında bir ülkeyi mi seçeceğiz? Yoksa gözünü geleceğe dikmiş, her bir yurttaşın kimliğini tanıyan ve sahip çıkan bir Türkiye’yi mi?" diye konuştu.

"Yapacağınız tercih; haysiyetimizin Saraylara rehin bırakılmadan, nasıl bir ülkede yaşayıp yaşamak istediğimizi belirleyecek" vurgusunda bulunan Şık, "Gücünü adalet ve eşitlikten değil kanunsuzluktan, kalabalık olmaktan, zorbalıktan ve ayrımcılıktan alan siyasi parti kılığına girmiş bir suç örgütünün tahakkümüne son vereceğiz" ifadelerini kullandı.

'BAKAN KİMLİĞİYLE OTURANLARIN BİR TEKİNİN BİLE TEMİZ SİCİLİ YOK'

TİP Milletvekili Ahmet Şık'ın konuşması şöyle:

"Türkiye’deki tarikatların, cemaatlerin, din şarlatanlarının gerçek yüzünü bir kez daha gördük! Ve yine kanıtlandı ki AKP’yle temsil edilen siyasal İslam’ın ülkenin geleceğine dair sunabileceği hiçbir umut, hiçbir fayda yok. Kanıtı ise buraya gelip bakan kimliğiyle oturanların kendisi. Kutsal sarayınızı temsilen her gün gelip gidiyorlar. İyi de temsil ediyorlar. Çünkü gelip oturanlardan bir tekinin bile temiz sicili yok.

KABİNE'NİN SİCİLİ

Mesela Türkiye yargısına Fethullahçı virüsünün taşıyıcılarından birisi olan ve bu nedenle de bir siyasi rehine haline gelmiş kişi Adalet Bakanı.

Memleketi kültürel olarak çölleştiren, SİT alanları içine kendi otellerini dikerek betonlaştırmak için çabalayan kişi Kültür ve Turizm Bakanı.

Bakanlığında cirit atan menzilcileri seyreden kişi Sağlık Bakanı.

Öğrencilere bir öğün yemeği çok gören kişi Eğitim Bakanı.

Emekçinin haklarını gasbederek zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul kılan kişi Çalışma Bakanı.

2 yıldır bir cemaatin tümden ortak olduğu istismarı bilip de susan, tecavüzcülerin elini kolunu sallayarak gezmesine müsaade eden maalesef Aile Bakanı.

Asgari ücretlilere 'fakir fukara' diyen, zenginin parasını yoksulun maneviyatını seven kişi Ekonomi Bakanı.

'DOLANDIRICISI, VURGUNCUSU, BOZGUNCUSU, ÇETE LİDERİNE KADAR HER BİRİ SOYLU'NUN BAŞUCUNDA'

Bir de pis işlerinizin bakanı var ki evlere şenlik bir naylon kahraman. Uyuşturucu kaçakçısı, tecavüzcüsü, dolandırıcısı, vurguncusu, bozguncusu, çete lideri, beşli çetesine kadar her biri Soylu’nun başucunda. Ama kendisine, 'Bizim için şeref sayfasısınız' diyeniniz var. Geçmişte küfrettiğinden hesap sormaktansa biat edip namert olmayı seçen biri şeref çıtanızı belirliyor.

'AKP'NİN 20 YILINDA, SOYLU'NUN ALBÜMÜNDEKİLERİ BİLE KISKANDIRACAK BİR SUÇ KARNESİ VAR'

AKP’nin 20 yılına bakıyoruz, Soylu'nun fotoğraf albümündekileri bile kıskandıracak bir suç karnesi var önümüzde. Öyle bir karanlık yarattınız ki artık şunca olanın adı, iyilerle kötülerin savaşı!

'UYUŞTURUCU BARONLARININ, TEFECİLERİN, PATRONLARIN YANINDASINIZ'

'Taraf olmayan bertaraf olur' demişti ya reisiniz. Dönün bir bakın etrafınıza, siz esasen kimin yanındasınız? Sistematik istismarını din sömürüsün altına gizleyenlerin yanındasınız. Uyuşturucu baronlarının, rüşvetçilerin, ihaleye fesat karıştıranların, bu ülkenin varlıklarını talan edenlerin yanındasınız. Bankaların, tefecilerin, holding patronlarının yanındasınız.

'BELKİ GERÇEK YÜZÜNÜZ GÖRÜNMEZ UMUDUYLA TARİKATLARIN İSTEDİĞİ KARANLIĞIN TAM ORTASINDA SAKLANMAKTASINIZ'

Belki gerçek yüzünüz görünmez umuduyla mollaların, tarikatların, cemaatlerin istediği karanlığın tam ortasında saklanmaktasınız! 
Tam da bu uğurda bu ülkede yolsuzluğu, arsızlığı, hırsızlığı daha önce hiç olmadığı kadar normalleştirdiniz. Geleceğe umutla bakmaya çalışan herkesin umutlarını, hayallerini yok ettiniz. Yani ne bahşettiğiniz düzene hayat denmesi ne de başımıza gelen bunca kötülüğe fıtrat ya da kader denmesi doğru.

YURTTAŞLARA SESLENDİ: 'BU KARANLIĞIN DEVAM ETMESİNE GÖZ MÜ YUMACAĞIZ?'

O yüzden tüm yurttaşlara sesleniyorum. Genci, yaşlısı, kadını erkeği LGBTİ+'sı, tüm meslek gruplarından emekçileri, öğrencileri, Kürt’ü Türk’ü, Alevi’si Sünni'siyle herkese soruyorum: Bu karanlığın devam etmesine göz mü yumacağız? Sandıkta, kimi demiyorum, neyi seçeceğiz? Nasıl bir Türkiye’yi seçeceğiz?

Çocuklarımızı istismarcı cemaat/tarikatların elinde birer birer kaybetmeyi mi seçeceğiz? Laik, çağdaş, bilimsel eğitim veren, çocuklarını okullarda aç bırakmayan bir Türkiye’yi mi?

Kendinden ve paradan başka bir şeyi gözü görmeyen, yurttaşları bizden olanlar ve düşmanlar diye ayırarak ülkeyi bölenlerin tahakkümü altında yaşamayı mı tercih edeceğiz? Herkesin birlikte barış içinde, eşit ve özgürce yaşadığı bir Türkiye’yi mi?
Beşli çeteyi vergilerimizle semirten, modern köleliği 'inşallah, maşallah' diyerek meşrulaştıran, yandaş sermayeye ucuz emek gücü yaratmaya kendini adamış siyasetçilerin olduğu bir Türkiye'yi mi seçeceğiz? Sosyal adalet tesis eden, yurttaşlarının onurlu ve mutlu bir yaşam sürdüğü, zenginlikte birleştiğimiz, eşit bir Türkiye’yi mi?

'KİRLİ DÜZENİ MEŞRULAŞTIRAN MEDYANIN OLDUĞU TÜRKİYE'Yİ Mİ, TİMUR SOYKAN GİBİ GAZETECİLERİN OLDUĞU TÜRKİYE'Yİ Mİ SEÇECEĞİZ?'

Kirli bir düzenin hukuksuzluklarını meşrulaştıran sahibinin sesi bir medyanın olduğu Türkiye’yi mi seçeceğiz? Her şeye rağmen hakikati dile getirmekten vazgeçmeyen Timur Soykan gibi gazetecilerin olduğu bir Türkiye’yi mi?
İktidarın suçlarını örtbas eden, parayı verenin adaleti satın aldığı bir yargının olduğu Türkiye’yi mi seçeceğiz? Evrensel hukuk normlarına inanan yargı mensuplarının olduğu bir Türkiye’yi mi?

'ORTA ÇAĞ KARANLIĞINDA BİR ÜLKE Mİ, HER YURTTAŞIN KİMLİĞİNİ TANIYAN BİR TÜRKİYE Mİ?'

Tarikatların, cemaatlerin cirit attığı, orta çağ karanlığında bir ülkeyi mi seçeceğiz? Yoksa gözünü geleceğe dikmiş, her bir yurttaşın kimliğini tanıyan ve sahip çıkan bir Türkiye’yi mi?

'GÜCÜNÜ ZORBALIKTAN ALAN BU SUÇ ÖRGÜTÜNÜN TAHAKKÜMÜNE SON VERECEĞİZ'

Yapacağınız tercih; haysiyetimizin Saraylara rehin bırakılmadan, nasıl bir ülkede yaşayıp yaşamak istediğimizi belirleyecek. Gücünü adalet ve eşitlikten değil kanunsuzluktan, kalabalık olmaktan, zorbalıktan ve ayrımcılıktan alan siyasi parti kılığına girmiş bir suç örgütünün tahakkümüne son vereceğiz.

'HESAPLAŞACAĞIZ'

Korkunun bizi yok etmesine izin vermeyerek Cumhuriyetin ikinci yüzyılında barış içinde, eşit ve özgürce yaşadığımız bir ülkeyi hep birlikte inşa edeceğiz. Ve inanın hesaplaşacağız!"

Yorumlar (0)