Geçtiğimiz günlerde Mersin’de meydana gelen sel felaketi sonrasında, bu kez Anamur’da hortum felaketi yaşandı. Bu doğal afetler, bölge halkını derinden etkileyerek kayıplara yol açtı. Anamur’da meydana gelen hortum, 400 dönümden fazla muz serasını yerle bir etti. Üstelik hortum, hemen önüne kattığı ağaçları sökerek, elektrik hatlarında hasara yol açtı ve büyük ölçüde elektrik kesintilerine neden oldu.
Son Gelişmeler ve Zarar Durumu
Son dönemde Mersin’de yaşanan bu doğal felaketler, tarım sektörünü ciddi şekilde tehdit ediyor. Sel sonrası, Mersin Ziraat Odası Başkanı Cengiz Gökçel, selden etkilenen tarım alanlarında yapılan ilk tespitlerin sonucunda 170 milyon liralık bir zararın ortaya çıktığını bildirdi. Tarım sektöründeki bu yıkıcı etki, sadece maddi kayıplarla sınırlı kalmayıp, bölgedeki çiftçilerin yaşam standartlarını da olumsuz etkiliyor. Her yıl benzer olayların yaşanması ve çiftçilerin zor durumda kalması, tarımsal üretkenliği tehlikeye atıyor. Üreticilerin yaşadığı bu sıkıntılar, çiftçilik mesleğini daha da sürdürülemez hale getiriyor.
Yardım Talepleri ve Acil Durum İlanı
Mersin milletvekili Dr. Fikri Sağlar, bu çerçevede hükümetten acil önlemler bekliyor. Sel ve hortum felaketlerinin ardında, tarım sektöründeki hasarların tazmin edilmesi için bölgenin acil afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini vurguladı. Hasar tespit çalışmalarının hızlandırılması ve üreticilere yönelik yapılan yardım taleplerinin gerekliliği, afet sonrası gündemde kalmaya devam ediyor. Ayrıca, üreticilerin zararıyla ilgili olarak Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı kurumların bir an önce harekete geçmesi ve nakdi ya da ayni yardımlarda bulunmalarının zorunluluğu ortaya çıkıyor.
Çiftçilere Destek ve Faiz İndirimi
Çiftçiler, felaketlerin ardından nakdi ve ayni yardımların yapılmasını beklemekte. Bölgede çiftçilik yapan birçok kişi, özel bankalardan yüksek faizle kredi almak durumunda kalmış durumda. Bu nedenle, çiftçilerin borçlardan kurtulmaları için borç affı ya da faiz indirimine gidilip gidilmeyeceği sorusu gündeme geliyor. Çiftçilerin yaşadığı bu maddi zorluklar, sadece bireysel değil, aynı zamanda tarım ekonomisi açısından da büyük tehdit oluşturmaktadır. Hükümetin atacağı adımlar, çiftçilik mesleğinin geleceği açısından kritik öneme sahiptir.
