CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Ayşe Tokyaz cinayetine ilişkin olarak, “Bu planlı bir kıyımıdır. Bu kıyım kurumların suskunluğu, ihmali ve zaman zaman açıkça iş birliğiyle mümkün olmuştur. Şu an yedi kişi gözaltında, derhal tutuklanmalılar. Sadece elini kana bulayan değil; yardım eden, sessiz kalan, delil karartan, görevi ihmal eden herkes yargılanmalıdır. Ayşe Tokyaz vakası münferit değil, sistematik bir cinayettir. Hesabını sormadan bu işin peşini bırakmayacağız” dedi.
CHP’nin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Eyüpsultan’da bir valizin içinde ceseti bulunan Ayşe Tokyaz ile ilgili Küçükçekmece Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada, 22 yaşında katledilen Ayşe Tokyaz’ın ailesinin avukatlığını üstlenen Önce Kadınlar ve Çocuklar Derneği’nin temsilcileri de yer aldı. Nazlıaka, şunları kaydetti:
“Ayşe artık aramızda değil. O hemşirelik okulu son sınıf öğrencisi, pırıl pırıl bir gençti. Geleceğe dair hayalleri, umutları vardı. Ayşe’nin bedeni bir canavar tarafından parçalandı, bir valize kondu ve adeta bir çöp gibi yol kenarına atıldı. Çok öfkeliyiz, isyandayız. Bir kız kardeşimizin daha hayatına, hayallerine ve insan onuruna dair her şey yok edildi. Ayşe tehdit edildi, darp edildi, alıkonuldu. İkiz kardeşi Esra defalarca başvurdu, açık adres verdi. Polis ne yaptı? ‘Reşit’ deyip geri çevirdi. İfade faile okutuldu. Esra can hıraş kardeşini ararken ona, ‘Duygu sömürüsü yapma’ denildi. İşte bu yüzden söylüyoruz: Fail, sadece bu cinayeti işleyen eli kanlı erkek ve işbirlikçileri değil. Ayşe'nin yardım çığlığına kulak tıkayan, onu korumayan, şikayetlerini ciddiye almayan, tehditleri görmezden gelen tüm kurumlar da bu cinayetin sorumlusudur.
"Ayşe Tokyaz vakası münferit değil, sistematik bir cinayettir”
Ayşe öldürüldü, cesedi valize kondu, ev temizletildi, kan izleri boyandı, taksiciye 500 bin lira teklif edildi. Bu planlı bir kıyımdır. Bu kıyım kurumların suskunluğu, ihmali ve zaman zaman açıkça iş birliğiyle mümkün olmuştur. Şu an yedi kişi gözaltında, derhal tutuklanmalılar. Sadece elini kana bulayan değil; yardım eden, sessiz kalan, delil karartan, görevi ihmal eden herkes yargılanmalıdır. Biz kadınlar her gün ölüyoruz. Ama birileri hâlâ çıkıp ‘fıtrat’ diyor, ‘Aile Yılı’ diyor. Hayır. Biz kadınlar fıtrata bağlı olarak değil, Anayasal haklarımızla yaşamak istiyoruz. Kadınlar, Nazi Almanyası’nda olduğu gibi Türkiye’de de sabun yapılsın diye mi bekliyorsunuz? Kadınlar için adalet sağlanana kadar, tek bir fail cezasız kalmayana kadar, görevini yapmayan tek bir kamu görevlisi yargıdan kaçamayıncaya kadar mücadele edeceğiz. Ayşe Tokyaz vakası münferit değil, sistematik bir cinayettir. Hesabını sormadan bu işin peşini bırakmayacağız.”
