TBMM Genel Kurulu’nda dün akşam, emekliler ile işçilerin yaşadığı olumsuz durumlar ele alınarak, çözüm önerileri tartışıldı. CHP Mersin Milletvekili Talat Dinçer, yaptığı konuşmada hükümete vicdan muhasebesi yapma çağrısında bulundu. Dinçer, en düşük emekli maaşının artırılmasını içeren torba kanun teklifinin emeklilere somut faydalar sağlamadığını vurguladı. Toplantıda, emeklilikle ilgili güçlü adımlar atılmadığını dile getirerek, “Bu teklif, sadece TÜİK’in yapay rakamlarına bağlı bir artış sunmaktadır,” şeklinde ifadelerde bulundu.
Dinçer, BAĞ-KUR emeklilerinin uzun yıllardır ihmal edildiğine dikkat çekti. Kendi adına çalışan ve primlerini ödeyen kişilerin emeklilik dönemine geldiklerinde en düşük maaşla sınırlı kaldıklarını söyleyen Dinçer, “30 yıllık bir çalışma hayatının sonunda 16 bin lira maaş almak adil değil. Biraz vicdan gösterin!” dedi. BAĞ-KUR’lular için bir intibak yasasının çıkarılması ve prim gün sayısının indirilmesi gerektiğini savundu. Ayrıca, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) yasasında BAĞ-KUR’luların dışlandığını ifade etti ve çırakların sigorta başlangıçlarının yapılmadığını belirtti. Esnafın mağdur edildiğini belirten Dinçer, hükümete bu konularda atılması gereken adımları hatırlattı.
Konuşmasında geçim sıkıntısı çeken emeklilerin çalışmak zorunda kaldığını belirten Dinçer, birçok emeklinin inşaatlarda bekçilik yaptığını dile getirdi. “Bunu da sizin vicdanınıza havale ediyorum” ifadesini kullanan Dinçer, hükümetin emeklilerin yaşadığı maddi zorluklara dair bir çözüm üretmediğini vurguladı. Emeklilerin mevcut maaşlarının yetersiz olduğunu belirterek, hayat pahalılığı karşısında çoğu emeklinin ikinci bir işte çalışmak zorunda kaldığını ve bunun sosyal güvenlik sisteminin zayıfladığı anlamına geldiğini belirtti.
Milletvekili Dinçer’in gündeme getirdiği bir diğer önemli konu, Akkuyu Nükleer Santrali’ndeki işten çıkarmalar oldu. Dinçer, 2024 itibarıyla 30 bin işçinin işten çıkarıldığını ve Rus şirketi Rosatom’un hissesinin büyük bir kısmını satışa çıkardığını söyledi. “Para yok, santral durma aşamasına geldi, taşeron çalışanları ve ulaşım sektörü de mağdur durumda. Neden bu işçilerin haklarını savunmakta zorlanıyoruz?” diye sordu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı bu konulara müdahale etmeye çağıran Dinçer, devletin bu duruma kayıtsız kalmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Daha önce çalıştığı yerden çıkarılan bireylerin sayısına dikkat çeken Dinçer, devlete bağlı bazı kurumların bölgeye müdahale edemediğini vurguladı. “Eğer 30 bin kişi işsiz kalmışsa, orada iş bitmiştir” dedi. Dinçer, devleti bu konulara duyarsız kalmamak adına özen göstermeye davet etti. Genel Kurul’da hükümete seslenen Dinçer, “artık operasyonlardan kafanızı kaldırıp halkın derdiyle ilgilenin” sözleriyle konuşmasını tamamladı. Bu durumu, emeklilerin ve işçilerin yaşadığı sorunların aciliyetine dikkat çekmek ve çözüm bulunması gerektiğini ifade etmek için bir fırsat olarak değerlendirdi.
