Geçtiğimiz akşam sosyal medya platformları ve özellikle WhatsApp kullanıcıları, dikkat çekici bir mesajla karşılaştı. Mesajda, gece 00.30 ile 03.30 saatleri arasında cep telefonları, tabletler ve diğer iletişim cihazlarının kapatılmaması halinde radyasyon riskinin bulunduğu belirtiliyordu. Bu durum üzerine açıklama yapan Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, böyle bir tehlikenin gerçek olması halinde, bunu NASA'nın uzay havası tahminleri aracılığıyla görebileceğimizi, herhangi bir televizyon kanalından değil ifade etti.
İddianın Kaynağı Singapur TV
Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre, bu asılsız iddianın kaynağının Singapur'daki bir televizyon kanalı olduğu bildirildi. Mesaj, hızla sosyal medya platformları üzerinden yayılmaya başladı ve neredeyse yüz binlerce kullanıcıya ulaştı. Kullanıcılar, bu tür bilgi kirliliği nedeniyle endişe duyarak cep telefonlarını kapatmayı düşündüler. Ancak, haberin doğruluğu konusunda çeşitli uzmanların açıklamaları, bu panik havasının gereksiz olduğunu ortaya koyuyor. Sosyal medya üzerinden yayılan bu tür haberlerin halk arasında nasıl büyük bir kaygı yarattığını gözler önüne seriyor.
“Yüksek Radyasyon Olacak" Açıklaması
Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, bahsedilen tehlikeye ilişkin yaptığı değerlendirmede, gece saatlerinde gezegeni etkileyebilecek kadar yüksek bir radyasyon seviyesinin olacağının iddia edildiğini belirtmişti. Kadıoğlu, kozmik ışınların Dünya'ya yaklaşacağı ve cep telefonlarının bu süreçte kapatılması gerektiğinin ifade edildiği mesajı sorguladı. Ancak, kozmik ışınların etkilerinin genellikle dünya yüzeyine kadar ulaşabilse de, bu tür iddiaların halkı gereksiz yere endişelendirdiğini vurguladı. Uzmana göre, insanları tedirgin eden bu tür asılsız uyarılara itibar etmemek önemlidir.
Uzay Havası Tahminleri ve Gerçekler
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Afet Yönetimi Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, uzaydan gelen olayların sürekli olarak takip edildiğini ve bu bilgilerin "uzay havası tahmini" adı altında günlük bazda sunulduğunu açıkladı. Uzman, NASA ve benzer kurumların yaptığı çalışmaların, kozmik olaylardan kaynaklanan radyasyon seviyelerini önceden tahmin edebileceğini ifade etti. Dolayısıyla, halkın bu tür mesnetsiz iddialara kanmaktan kaçınması gerektiğini belirtti. Ayrıca, internet üzerinden bu bilgileri araştırarak doğru verilere ulaşmanın mümkün olduğunu vurguladı.
Böyle Bir Tehlike Olursa...
Kadıoğlu’nun açıklamalarına göre, eğer bahsedilen ölçekte bir tehlike gerçekten var olsaydı, bu durumun sadece cep telefonlarını değil, aynı zamanda havacılık sektörü, uzamsal iletişim ve çeşitli diğer önemli alanları da ciddi şekilde etkileyeceği açıktır. Uydular ve diğer iletişim sistemleri, uzayda meydana gelebilecek fırtınalardan daha önce etkilenecek olan ilk unsurlardır. Ancak şu an için bu tür bir tehditin söz konusu olmadığı, böyle bir durumun gündemde yer almadığı bilgisi verildi. Kadıoğlu, bu tür abartılı ve dikkate alınması gerekmeyen haberlerin halk arasında paniğe yol açabileceğine dikkat çekti ve medya da bu tür asılsız bilgilendirmeler konusunda daha dikkatli olunması gerektiğini belirtti.