CHP'Lİ AYDOĞAN:KILIÇDAROĞLU İLE İMAMOĞLU'NU BİRBİRİNİN KARŞISINA KOYAN SİYASİ MECZUPLAR SİZ ÇAPSIZSINIZ

GAZETEKRİTİK-İSTANBUL

Aydoğan konuşmasında satırbaşları şu şekilde:

BENCİ ANLAYIŞ SİYASETİN ÖZNESİ OLMAMALI
Karşılıklı birbirini hain ilan eden yoldaşlık kültürünü ben bilmiyorum. Hiç yaşamadım. İlk defa duyuyorum. Sosyal medya kalemşörlerinin birbirine saldırdığı bu süreçten bir an önce çıkmamız gerekiyor arkadaş. Farklı düşünen arkadaşlarımız olabilir. Mevcuda ilişkin yeni öneride bulunmak isteyen arkadaşlarımız olabilir. Bunlar bu ve benzeri ortamlarda konuşulur partinin portasında eritilir ve belli bir yere vardırılır. Ama ya benimsin ya kara toprağın anlayışından çıkmamız lazım.
İkinci bir nokta ise süslü laflarla siyaset yapmaktan çıkmamız gerekiyor. Siyasette rasyonel bir iştir. Ya hep ya hiç değildir siyaset. Siyaset yaşadığımız hayatın bir üst yapı kurumu olarak şekillenen kurumsal bir durumdur. Ben varsa var ben yoksam yok anlayışı siyasetin öznesi olmaması gerekiyor. 

YÜKSEK YETENEK İNŞAASINI SİYASETTE SAĞLAMALIYIZ
Partimizde bir kısım arkadaşlarımız yenilenme diyor. Bir kısım arkadaşımız değişim diyor. Aşağı yukarı aynı yere çıkıyor ama aklın arkası ne söylüyor konusunda farklı bir tartışma söz konusu oluyor. Benim aklımın arkasındaki şunu söylüyor. Bu parti sayın genel başkanın öncülüğünde genel seçimler öncüsünde bir vizyon toplantısı yaptı. O vizyon toplantısını hepimiz beraber izledik. Orada başlık neydi? Dördüncü sanayi devrimini yakalamaktı. Yakalayacak bilgili,birikimli yüksek yetenek inşaasına kapı açabilecek genç beyinlerdi. Beyin ve yapay zekayı bilen, o yüksek yetenek inşaası ile o bilgiyi temiz sermaye ile devletin kontrolünde oluşturacak ve Türkiye'yi bu ekonomik buhrandan çıkaracak kadrolardı. Siyasette bunlardan bağımsız değilki. Siyasette yapay zekaların yapması gereken bir iştir.

SİYASETTE GENÇ ARKADAŞLARIN ÖNÜNÜ AÇIN
Siyaset hafızası gelişkin bir iştir. Siyaset yaptıklarınızla, eylemleriniz ve söylemlerinizle gerekirse dar ağacına asılacağınız bir alandır. Tutarlı olmanız gerekir. Zeytinburnu'nda yüksek yetenek inşasını yapacak arkadaşlarımızı istiyoruz siyasete. Özeti budur. Açın yolunu. Açın İstanbul'da gencecik beyinlerin yolunu. Açın ki Türkiye kucaklasın. Açınki yeni şeyler üretelim. Yoksa çapsız siyasetçileri, güçlü siyasileri koçbaşı olarak kullandığı siyasi arena bize hiçbirşey kazandırmayacak. Buna emin olabilirsiniz.

GENÇ BAŞKANDAN ÖRNEK VERDİ
Gencecik bir belediye başkanı (Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat) oturuyor burada. Çok mutluyum.Benim ilçe başkanlığımı yaptı. Birlikte siyaset yaptık. Bakın burda oturuyor. Eğer önü açılmasaydı orada nasıl oturacaktı? Eğer parti oligartları, her dönemde herkesin yazı tura attığı dönemde biz dik atacağız var olacağız dediği yerde orada ot bitmeyecektir.

KILIÇDAROĞLU İLE İMAMOĞLU'NU BİRBİRİNİN KARŞISINA KOYAN SİYASİ MECZUPLAR SİZ ÇAPSIZSINIZ
Partinin içerisindeki bütün cevherlere sahip çıkmasını bileceğiz. Ekrem İmamoğlu bu partinin değeriyse, cevheriyse, İstanbul'u alan bir destanı yazan kişiyse, Kemal Kılıçdaroğlu'da halkla siyaset yapan önünü açan kişidir. Bu iki kişiyi birbirinin karşısına koyarak siyaset yapmaya kalkan, o siyaset meczuplarına buradan sesleniyor. Siz çapsızsınız. Siz bu partinin değerlerini birbirini tokuşturarak hiçbir yere varamazsınız. Çünkü biz varız. Bu partinin bütün değerlerini bir arada zenginliğe çevireceğiz. Bunu siyasetin koçbaşını arayan acizlerine rağmen arayacağız.