CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, savunma sanayiinde son dönemde gündeme gelen iddiaların yalnızca bir şirketi değil, ulusal güvenliği de ilgilendiren ciddi bir sınav olduğunu belirterek, yetkili kurumları göreve çağırdı. Bağcıoğlu, ''İddiaların ağırlığı ve içerdiği stratejik hassasiyet nedeniyle bu durum sadece bir şirket meselesi değil, bir sistemsel şeffaflık sınavıdır'' dedi.
Yankı Bağcıoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, ASSAN Group Savunma Sanayi A.Ş.’nin 15 Mayıs 2025 tarihinden itibaren kamu ihalelerinden iki yıl süreyle men edildiğini hatırlattı. Bu kararın şirketin Milli Savunma Bakanlığı’na karşı tedarik yükümlülüğünü yerine getirememesi nedeniyle alındığını kaydeden Bağcıoğlu, son haftalarda medyada ve sosyal medyada şirket hakkında çok daha ağır suçlamaların gündeme geldiğini kaydetti.
İddialar: ''Kanunsuz kadrolaşma, kamu kaynaklarını kötüye kullanma, casusluk''
Bağcıoğlu, ''ASSAN Group’a yöneltilen iddialar arasında kanunsuz kadrolaşma, kamu kaynaklarını kötüye kullanma, stratejik bilgi transferinde etik dışı uygulamalar ve uluslararası tedarik süreçlerinde şeffaf olmayan ilişkiler bulunduğunu, hatta bazı çevrelerde casusluk suçlamalarının bile dile getirildiğini'' ifade etti.
''Bu yalnızca bir şirket meselesi değil''
''Türk savunma sanayiinin uzun yılların emeğiyle kazandığı prestijin'' korunması gerektiğini vurgulayan Bağcıoğlu, ''Bu tür iddiaların açıkta kalması yalnızca bir şirketi değil, tüm sektörün güvenilirliğini sarsar'' dedi. Bağcıoğlu, eğer suçlamalar asılsız ise bu durumda da yıpratma girişimlerinin arkasındaki aktörlerin açığa çıkarılması gerektiğini kaydetti.
Yetkililere kamuoyunu şeffaf bir şekilde bilgilendirme çağrısında bulunan Bağcıoğlu, şöyle devam etti:
''’Ulusal güvenliğe hizmet eden bu alanda, şirketlerin yalnızca üretim kabiliyetleri değil, etik sorumlulukları da büyük önem taşımaktadır. Aynı şekilde, eğer bu iddialar sadece yıpratmaya yönelik ve temelsiz ise bu da ayrıca düşünülüp tedbir alınması gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.
ASSAN Group’un yaptığı açıklamada tüm iddialar reddedilmiş olsa da sosyal medya vasıtasıyla iddialar sürekli tekrarlanmakta, kamuoyunun ve sektör paydaşlarının endişesi giderilememektedir. İddiaların ağırlığı ve içerdiği stratejik hassasiyet nedeniyle bu durum sadece bir şirket meselesi değil, bir sistemsel şeffaflık sınavıdır.
Bu nedenle, Savunma Sanayii Başkanlığı başta olmak üzere adli ve idari yetkili tüm kurumları; söz konusu iddiaların ciddiyetle araştırılması, varsa ihmallerin tespit edilerek kamuoyunun şeffaf şekilde bilgilendirilmesi, eğer iddialar temelsiz ise bu suçlamaları yapanlar ile arka planda olanlar hakkında gerekli işlemlerin yapılması yönünde sorumluluğa davet ediyoruz. Beklentimiz ve hassasiyetimiz; gözbebeğimiz olan savunma sanayimizde, ne yasa ve etik dışı durumların oluşması ne de eski metot karalama taktikleri ile firmalarımızın lekelenmesidir. Her iki durum da asla kabul edilemez.''