Terör örgütü PKK, fesih ve silah bırakma kararı sonrasında ilk somut adımını 30 PKK'lının silahlarını teslim etmesiyle gerçekleştirdi. Törende, KCK Eş Başkanı Bese Hozat'ın katılımıyla silahların ateş çukuruna atılıp yakılması aksi takdirde gerçekleşti. Bu anılara tanıklık eden Barış Anneleri Meclisi üyeleri ise gözyaşlarıyla karşılık verdi. Kongrenin ardından gelen bu süreç, silah bırakma eyleminin nasıl organize edildiğini de gözler önüne serdi.
Kesin Güvenlik Önlemleriyle Gerçekleşen Tören
Silah bırakma merasimi, Irak’ın Süleymaniye kenti yakınlarındaki Dukan bölgesinde, sıkı güvenlik tedbirleri altında gerçekleştirildi. Törene pek çok kadim aktivist, aydın ve geçmişteki politik figürlerin yanı sıra demokratik kitle örgütleri temsilcileri de yer aldı. Bese Hozat, Gültan Kışanak, Leyla Zana gibi isimler törenin dikkat çeken katılımcıları arasında yer aldı. Yaklaşık 300 kişilik bir katılım sağlaması, olayın önemini arttırdı. Törene hükümetten hiçbir temsilcinin bulunmadığı gözlemlendi. Davetli gazetecilerin katılımı ise sınırlıydı, bu bağlamda cep telefonları, kamera ve fotoğraf makinelerinin kullanımı yasaklandı. Sadece Anadolu Ajansı ve bir yerel televizyonun görüntü alması sağlandı.
Bu törende, herhangi bir olumsuz durum yaşanmaması adına her ayrıntı titizlikle kontrol edildi. Tören alanında PKK bayrağı veya benzeri semboller yer almadı. Slogan atılmaması konusunda katılımcılara, Türkçe, Kürtçe ve İngilizce uyarılarda bulunuldu. Törende herhangi bir rahatsızlık yaşanmadan, belirtilen saatlerde başlayıp tam zamanında sona ermesi bekleniyordu. Tüm bu hazırlıklar, organizasyonun başarısı açısından büyük bir önem taşıdı.
Törenin düzenlendiği alan, Dukan bölgesindeki Casana Mağarası vadisiydi. Burada anonsların yapılacağı platform, iki dik kaya arasında inşa edildi. Katılımcılara, cep telefonlarını kullanmamaları ve sosyal medya paylaşımlarından uzak kalmaları gerektiği hatırlatıldı. Eylemin görselliği açısından kritik bir noktada toplanan 30 kişilik grup, Bese Hozat ile birlikte anonsların yapıldığı alana düzenli bir şekilde geldi. Planda Abdullah Öcalan'ın bir video mesajı da yansıtılacağı belirtildi.
Bese Hozat, etkinliği başlatmadan önce sahne alanında katılımcılara Türkçe selam vererek teşekkür etti. Ardından, hazırlanmış metni okuyarak süreci sürdürdü. İlk olarak Türkçe okunarak daha sonra Kürtçe olarak alt kısmı okundu. Diğer katılımcılar, silahlarıyla birlikte öğrenme sabrına sahiptiler. Hozat, açıklamanın sonuna geldiğinde Türkçe olarak, ilerlemenin sağlanması için yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğunu vurguladı. Bu noktada duraksaması ise dikkat çekti.
Sözlerin tamamlanmasının ardından Hozat, silahlarını ateş kazanına bıraktı. Kendini takip eden diğer katılımcılar da aynı eylemi tekrarlayarak, önce silahlarını ardından palaskalarını ateş kazanına bıraktı. İmha edilen silahlar arasında AK-47 ve M-16 gibi piyade tüfeklerinin yanı sıra bir ağır makineli tüfek ve bir roketatar da yer aldı. Katılımcılar, sürecin bitişiyle birlikte yoğun bir coşkuyla tepkilerini gösterdiler.
30 kişilik grup, teslim edilen silahların sayımını gerçekleştirecek gözlemciler heyetinin nezaretinde kayda alındı. İmha edilen silahların seri numaraları ve diğer bilgiler, İnsan Hakları Derneği ve bölgesel temsilcilerle kayıt altına alındı. Bu süreç, sürecin güvenliğini artırmak amacıyla dikkatle yürütüldü ve belgelenmesi sağlandı.
Tören sırasında katılımcılar arasında gözyaşları ve yoğun duygular açığa çıktı. Gültan Kışanak ve Leyla Zana gibi önemli figürlerin duygusal anlar yaşaması, etkinliğin etkileyiciliğini artırdı. "Çok zor ama başaracağız" ifadesi, bu kişilerin içlerinde taşıdıkları umudu yine yansıtıyordu. Bu ibare, dönüm noktası olan bu olaydan bağımsız olarak geleceğe dair bir umut mesajı da sundu.
İşlemler ve güvenlik ile ilgili tüm süreçlerin Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği (IKYB) sorumluluğunda yürütüldüğü belirtildi. Törende, ağır silahlarla donatılmış güvenlik görevlileri yanı sıra helikopter desteğinin de kullanımda olduğu kaydedildi. Tören alanı düzeni ve katılımcıların korunması açısından çok sayıda önlem alındı.
DEM Parti'nin organizasyonuyla, pek çok katılımcı Diyarbakır ve Şırnak'tan önce Zaho'ya, oradan da Erbil'e sevk edildi. Orada konaklayan katılımcılar, IKYB'nin tahsis ettiği araçlarla tören alanına getirildi. Etkinliğe davet edilen kişiler, titiz bir organizasyon planı ile karşılaştılar ve tamamı güvenli bir şekilde alanın içerisine alındı.
