Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, geçen günlerde gerçekleştirilen “Kültür Yolu Festivali” üzerinden Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'u sert bir şekilde eleştirdi. Saral, bu festivalin gerçekleştiği dönemde Gazze’de yaşanan felaketleri ve bu olaylar sonucunda hayatını kaybeden çocukları gündeme getirerek, toplumda büyük bir duyarsızlıkla karşılaşıldığını ifade etti. Saral’ın bu ifadeleri, festivalin gerçekleştirildiği tarihte izlenen eğlencelerin arka planda yürütülen ciddi olaylarla çeliştiğini düşündürüyor. Toplumun vicdanını yaralayan bu durum karşısında Saral, bu duyarsızlığın büyük bir infial yarattığını söyledi.
Oktay Saral, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Bakan Ersoy’a yönelik ağır eleştirilerde bulundu. Saral, özellikle Gazze’de, çocukların yaşam mücadelesi verdiği bir zamanda, anaların evlatlarını kaybettiği anlarda “Kültür Yolu Festivali” çerçevesinde gerçekleştirilen eğlencelerin son derece yanlış bir tutum olduğunu belirtti. "Hiç mi kalbiniz bizar olmadı?" diyerek Bakan’a olan tepkisini dile getiren Saral, milletin yaşadığı acılara karşı bir duyarsızlık olduğuna vurgu yaptı. Festivalin eğlenceleriyle, o günlerde vatan uğruna verilen şehitlerin anılarına olan saygının ihlal edildiğini savundu.
Bu tür etkinliklerin, millî bir yasın yaşandığı dönemde yapılmasının toplum üzerinde yarattığı olumsuz etkilere dikkat çeken Saral, "Bu milletin evlatları can verirken, sizden beklenen çalgı değil, eğlence değil; vakarla bir duruştu." diyerek kamusal liderliklerin sorumluluğunu vurguladı. Bu durum, sadece festivalin eğlence amacına değil, aynı zamanda bir ulusun duygusal yapısına ve milli kimliğine aykırı bir davranış olarak değerlendirildi. Saral, sanat ve eğlence gibi kavramların, acı zamanlarında zarafet ve saygı çerçevesinde nasıl daha anlamlı hale gelebileceğine yönelik bir eleştiride bulundu.
Oktay Saral’ın, “Bu duyarsızlığınıza şahit olan halkımız infial halindedir bunu bilesiniz” ifadesi, halk arasında bu tür olaylara karşı duyulan rahatsızlığın ne denli derin olduğunu ortaya koymaktadır. Bu durumda, toplumun genelinde artan bir hassasiyet ve eleştirinin olduğu görülmektedir. Festivalin yapıldığı yerde insanların yaşadığı duygusal acılara saygı gösterilmesi gerektiği ön plana çıkarken, kültürel faaliyetlerin bu tür olumsuz durumlarla bağdaşamayacağını vurgulamak önem taşımaktadır. Saral’ın mesajı, sadece bireysel bir eleştiri olmaktan öte, millete hitap eden derin bir toplumsal sorgulama anlamı taşımaktadır.
