Kılıçdaroğlu'nun kardeşinin başlattığı yürüyüş gergin bitti

Yürüyüşün sonunda CHP'li Didim Belediyesi'ne siyah çelenk bırakmak isteyen Celal Kılıçdaroğlu ve beraberindekilere bir grup tepki gösterince, gerginlik yaşandı.

GÜNDEM 28.11.2016, 17:11 28.11.2016, 17:11
Kılıçdaroğlu'nun kardeşinin başlattığı yürüyüş gergin bitti

Birgün de yer alan habere göre, Fetullah Gülen terör örgütünü devlete ortak yapıp 15 Temmuz’a zemin hazırlamak ve sebep olmak bir milli güvenlik sorunudur. 15 Temmuz’un bir ortağı da AKP’dir” yanıtını verdi.

 

Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında AKP Genel Sekreteri Abdulhamit Gül’ün, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlerine tepki gösterdi.

 

FETÖ İLE OLAN GEÇMİŞ İLİŞKİSİNİ ÖRTÜLEMEK, KAPATMAK, GÖLGELEMEK İÇİN…”

 

“Söz desem söz değil, söze edene baksam ne diyeceğimi bilemiyorum” diyen Altay şöyle konuştu:

 

“Abdulhamit Gül muhtemelen FETÖ ile olan geçmiş ilişkisini örtülemek, kapatmak, gölgelemek için Sayın Genel Başkanımıza yönelik hadsiz, siyasi hiçbir yanı olmayan, ucuz, mahalle dedikodularından daha vahim bir tablo içinde bir çoğunluk partisinin Genel Sekreterinin ağzından çıkmaması gereken cümleler sarf etmiş.

 

Fetullah Gülen terör örgütünü devlete ortak yapıp 15 Temmuz’a zemin hazırlamak ve sebep olmak bir milli güvenlik sorunudur. 15 Temmuz’un bir ortağı da AKP’dir.

 

Evet bir milli güvenlik sorunu vardır, bu Fetullah Gülen terör örgütünü TSK başta olmak üzere devletin her kademesinde her yere her noktaya en kılcal damarlara kadar yerleştirmek bir milli güvenlik sorunudur.

 

2002’de Türkiye’de 7 şehidimiz var idi. Bugün geldiğimiz noktada 1978 şehidimiz var, AKP iktidarları döneminde.

 

Bütün bunların sorumlusu AKP hükümetleridir.

 

Bu şehitlerin kanından PKK terör örgütü kadar onlara yardım ve yataklık yapan Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetleri de sorumludur. Bir milli güvenlik sorunu varsa, buradadır.

 

Sayın Genel Başkanımız Türkiye’nin ulusal bütünlüğü için, milli birlik ve beraberliğimizin bekası için her türlü fedakarlığı yapmaya iyi niyetle ve samimi bir şekilde katkı koymaya çalışan tek genel başkandır.

 

CHP'li Arslan: Abdülhamit Gül'ün açıklaması bir dikta özentisidir CHP'li Arslan: Abdülhamit Gül'ün açıklaması bir dikta özentisidir

“6 YIL SÜREN BİR FLÖRT VAR”

 

'HDP Eş Genel Başkanı gibi' ifadesine gelince… HDP ile PKK arasındaki ilişki kaç yıllıktır, 30 yılıktır, 15 yıllıktır ama başka bir ilişki daha var, PKK’nın başka bir siyasal partiyle de çok yakın çok sıcak çok iç içe bir ilişkisi daha var. 2009’dan 2015’e kadar süren yani yaklaşık 6 yıl süren bir flört var, PKK terör örgütüyle Adalet ve Kalkınma Partisi arasında 6 yıl süren bir flört hatta nişan noktasına gelmiş bir flört var. Abdullamit Gül çıksın, bu millete önce onun hesabını versin.

 

HDP’ye dışarıda bir eş genel başkan arıyorsa Abdulhamit Gül bence kendi hükümetlerinden bir bakanı, bir başbakanı hatta büyük abilerini bile bu makama yakıştırabilir.”

 

“AKP’Lİ SİYASETÇİLER OHAL MAGAZİNİ YAPIYORLAR”

 

Başbakan’ın OHAL’e ilişkin açıklamalarının hatırlatılması üzerine Altay, “Cumhurbaşkanı da durun bakayım, size ne oluyor, belki uzatacağım diye bir açıklaması var, öyle hatırlıyorum. OHAL Türkiye için bir trajedi ama AKP’li siyasetçiler OHAL magazini yapıyorlar. OHAL bir an önce kalkmalıdır. OHAL esnasında bir sandık Türkiye’yi dünyaya rezil eder. OHAL şartlarında sandık kurulması kabul edilebilir bir durum değil. Başbakan reise sormadan böyle ya da diğer başbakan yardımcıları böyle pat diye bir şey söylüyorlar sonra altında kalıyorlar” yanıtını verdi.

 

TÜRKEŞ’İN SÖZLERİNE YANIT

 

“Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in referandum siyasi tuzak olabilir şeklindeki sözlerini nasıl yorumluyorsunuz?” sorusuna da Altay, “MHP’yi, Devlet Bahçeli’yi AKP cenahında şu anda en iyi tanıyan odur. Bu uyarıyı AKP nasıl okur, AKP bu şekliyle MHP’ye bir tuzak kuruyor musunuz diye bir mesaj mı gönderiyor biz bunları bilmeyiz” dedi.

 

Başkanlık sistemi tartışmalarına ilişkin de Altay, şu değerlendirmeleri yaptı:

 

“Tayyip Erdoğan’ın hırsına, ihtirasına yenilerek ısrarla sürdürdüğü bu arzunun bu talebin duvara toslayacağı muhakkaktır.”

 

Mehmet Ali Şahin’in açıklamalarının hatırlatılması üzerine Altay, “Bülent Arınç’tan sonra şimdi AKP’de vicdanın sesi olarak Sayın Mehmet Ali Şahin önemli bir görev üstleniyor… Yargı sonuçlanıncaya kadar bütün milletvekillerinin parlamentoda görev yapıyor olması lazım. Mehmet Ali Şahin daha önce de benzer açıklaması olmuştu” değerlendirmesini yaptı.

 

“TAYYİP ERDOĞAN’IN TÜRKİYE’DE BAŞKAN OLMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR”

 

Partili cumhurbaşkanlığı tartışmalarının hatırlatılması üzerine Altay, “Devlet Bahçeli Tayyip Erdoğan’ı hukuka uymaya davet etti, şimdi hukuku Tayyip Erdoğan’a uydurmaya çalışıyor. Kaldı ki Sayın Bahçeli bizim tercihimiz parlamenter sistem dedi, tercihiniz ne zaman değişti Sayın Bahçeli? Bu anayasa değişikliği parlamentoda da gizli oydur. Sayın Bahçeli ‘evet’ oyu verebilir ama ben bütün MHP’lilerin Sayın Bahçeli ile aynı doğrultuda düşünmediğini görüyorum” derken, “Varsa yoksa bir kişiyi başkan yapmak, alın başınıza çalın, Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’de başkan olması mümkün değildir” diye konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu, siyasi partilerin içinde barındığını öne sürdüğü FETÖ/PDY üyelerinin belirlenmesi için, Aydın'ın Söke İlçesi'nden Didim ilçesine doğru 4 gün süren yürüyüşünü tamamladı.

 

kilicdaroglu-nun-kardesinin-baslattigi-yuruyus-gergin-bitti-214995-1.Yürüyüşün sonunda CHP'li Didim Belediyesi'ne siyah çelenk bırakmak isteyen Celal Kılıçdaroğlu ve beraberindekilere bir grup tepki gösterince, gerginlik yaşandı. Polisin araya girmesiyle gerginlik büyümedi.

 

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu, geçen cuma günü beraberindeki 30 kişiyle birlikte, siyasi partilerin içinde bulunduklarını öne sürdüğü FETÖ/PDY üyelerine dikkat çekmek ve bunların ayıklanması talebiyle Söke'den, 52 kilometre mesafedeki Didim ilçesine yürüyüşe başladı. Dört gün süren yürüyüş, Didim Belediyesi önünde sona erdi.

 

Didim İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Kılıçdaroğlu'nun ilçe merkezinden belediye önüne pankartlar eşliğinde gerçekleştirdiği yürüyüş sırasında geniş güvenlik önlemi aldı. Yürüyüş sonrası Didim Belediyesi önüne siyah çelenk bırakan ve basın mensuplarına açıklama yapan Celal Kılıçdaroğlu, "Söke'den başladığım yürüyüşü Didim Belediyesi önünde noktalıyorum. FETÖ ile Didim Belediyesi arasındaki bağlantıyı ortaya çıkarmak için yaptığım protestoya bu saatten itibaren bireysel olarak devam edeceğim. Didim Belediyesi ile FETÖ arasındaki bağlantının çözülmesi ve Didim'in geleceğine ipotek koyanların hesap vermesi için ölüm orucuna başlayacağım. Şimdi Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçemi vereceğim" dedi.

 

Kılıçdaroğlu'nun açıklaması sonrası belediyeye çelenk bırakılmasına bir grup tepki gösterdi. Aydın İl Emniyet Müdürlüğü'nden gelen çevik kuvvet ekiplerinin arayla girmesiyle, gerginlik, büyümeden sona erdirildi.

 

Ardından suç duyurusunda bulunmak için Didim Adliyesi'ne gelen Celal Kılıçdaroğlu, burada da açıklama yaptı, şunları söyledi:

 

"Türkiye Cumhuriyeti'nin bir vatandaşı olarak hür irademle ülkemizin üzerine karabulut gibi çöken, bir ayağının da Didim'de olduğu görülen FETÖ terör örgütünü protesto ediyorum. Bu protestoyu Didim'den başlatıyorum. Didimliler FETÖ'nün etkilerini en ağır şekilde yaşıyor. Çünkü Didimlilerin başında FETÖ'nün belediyeler imamı olan E.K. ile içli dışlı bir belediye başkanı var. Didim'in 5 yılı FETÖ'cü E.K.'ye emanet edilmiş. FETÖ'nün imamı E.K., Didim'in parasının peşkeş çekilmesi için DİBEL A.Ş.'yi kurdurmuş. Yandaşların para kazanabilmesi için G.K.'nın (CHP Didim İlçe Başkanı) yeğenine, pompacısına KİP şirketini kurdurmuş. Levent Bakay'ın öldüğü iş cinayetinden Deniz Atabay'ı (Didim Belediye Başkanı) yargılanmaktan kurtarmış. Deniz Atabay'ın Altınkum 1. Koy'da yaptığı kıyı kenar katliamını örtbas ettirmiş. E.K. bağlantılı olduğu Altaş firmasına, ihalede rekabet ortamı oluşturmadan yıllığına 11 milyon 500 bin liraya Didim'in parasını peşkeş çektirmiş. G.K.'nın Akbük'teki yıkım kararı olan ruhsatsız petrol istasyonunun ruhsatını aldırmış. Didim Belediyesi'nin kanuna aykırı yapılmış işlerinin E.K. ile nasıl çözüme kavuşturduğu ortaya çıkacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız, sayın Başbakanımız ve sayın İçişleri Bakanımızdan özellikle Didim Belediyesi'nden başlayarak belediyelerden FETÖ'cülerin temizlenmesi için gerekli incelemeleri yapmalarını talep ve arz ediyorum."

Yorumlar (0)