reklam
Gazete Kritik Gündem Karadeniz STK'ları zeytinliklerin madenciliğe açılmasına karşı birleşti, tepkiler çığ gibi büyüyor!

Karadeniz STK'ları zeytinliklerin madenciliğe açılmasına karşı birleşti, tepkiler çığ gibi büyüyor!

Karadeniz'deki 36 sivil toplum kuruluşu, zeytinliklerin madenciliğe açılmasını öngören kanun teklifine karşı çıktıklarını açıkladı. Madencilik faaliyetlerinin çevre ve tarım üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek, teklifin geri çekilmesini talep ettiler.

Karadeniz bölgesindeki 36 sivil toplum kuruluşu, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan ve zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını öngören kanun teklifine karşı durduklarını ifade etti. STK'lar ortak bir basın açıklaması yaparak bu düzenlemenin ciddi çevresel ve ekonomik sonuçlar doğurabileceği vurgusunu yaptı. Açıklamada, özellikle Fatsa, Giresun ve Artvin gibi illerde yaşanan olumsuz madencilik deneyimlerine dikkat çekilerek, madencilik faaliyetlerinin yerel tarım alanlarına ve doğal varlıklara ciddi zararlar vereceği belirtildi.

Kanun Teklifinin İçeriği ve Tepkiler

Hükümet tarafından sunulan “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” kamuoyunda “süper izin” olarak bilinmektedir. Bu teklif, zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını ve çeşitli yasaların değişmesini içeriyor. TBMM Genel Kurulu'nda görüşmeleri başlayan bu teklif, birçok sivil toplum kuruluşunu harekete geçirdi. 36 STK, bu anlaşmanın doğa üzerindeki olumsuz etkilerinin yanı sıra, tarımsal üretimde yaratacağı sorunlar konusunda endişelerini dile getirdi. Karadeniz bölgesinin doğal güzellikleri, su kaynakları ve tarım alanlarının, madencilik faaliyetleri nedeniyle büyük zarar görebileceği sonucuna varan STK'lar, bu durumun uzun vadede geri dönüşü olmayan tahribatlara neden olabileceğini belirtti.

Aslında bölgedeki fındık, çay gibi tarımsal ürünlerin yanı sıra ormanların, yaylaların, sulak alanların ve diğer doğal kaynakların hukuki koruma kalkanları, madencilik yasalarının değişmesiyle zayıflamakta. Karadeniz, tarımsal üretim ve ihracatta Türkiye ekonomisi açısından kritik bir öneme sahiptir. Fındık üretiminin yıl bazında ülke ekonomisine katkısı yaklaşık 2.3 milyar dolar olup bu durum, bölgesel kalkınmanın sürdürülmesi açısından son derece önemlidir. Öte yandan, çay üretimi de ekonomiye yüksek düzeyde katkı sağlamaktadır ve bu durum bölgenin tarımsal potansiyelinin ne denli büyük olduğunu göstermektedir. Ancak, maden ruhsatlarının yaygınlaşması, tarımsal üretimi tehdit etmekte ve yerel halkın geçim kaynaklarını tehlikeye atmaktadır.

Karadeniz bölgesindeki STK'lar, bu kanun teklifinin geri çekilmesini talep ediyor. Dernekler, yerel kaynakları korumanın ve tarım alanlarının savunulmasının bir sorumluluk olduğunu vurguluyor. Açıklamada, yöre halkının tarımsal üretime olan bağımlılığına ve doğal varlıkların önemi üzerine dikkat çekiliyor. Örneğin, bu bölgedeki orman örtüsü, su kaynakları ve diğer doğal zenginlikler, sadece bölge halkının değil, tüm ülkenin geleceği açısından son derece önemlidir. STK'lar, TBMM'deki milletvekillerine bu konuda sorumlulukla hareket etmeleri çağrısında bulunuyor ve toplumsal duyarlılığın artırılmasının gerekliliğini vurguluyor.

Bu gelişmeler, Karadeniz'in doğal ve kültürel varlıklarının korunması yönündeki endişeleri artırmakta ve yerel halkın geleceği üzerinde olumsuz etkiler yaratma potansiyeline sahiptir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *