Bolu Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel'de yaşanan trajik yangınla ilgili dava süreci devam ediyor. Yangında 78 kişi hayatını kaybederken, 133 kişi de yaralandı. Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, yangınla ilgili 19'u tutuklu toplam 32 sanığın yargılaması için duruşmayı sürdürmekte. Duruşma, adliyenin yetersizliği sebebiyle Bolu Sosyal Bilimler Lisesi'nin spor salonunda gerçekleştiriliyor.
Duruşmanın üçüncü günü, otelin sahiplerinden Halit Ergül’ün kızı ve yönetim kurulu üyesi olan Elif Aras'ın ifadesiyle devam etti. Elif Aras, babası Halit Ergül'ün karar alma sürecindeki önceliğine dikkat çekerek, "Nihai kararları babam alır. Biz bir talimat vermeyiz. Yönetimle ilgili hiçbir karar almayız, imza yetkimiz yoktur" dedi. Sanık, burada daha önce hisse sahibi olduğunu bile bilmediğini ve resmi süreçler hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığını da dile getirdi.
Mahkemede daha önce yaşanan yangın anı hakkında bilgi veren Elif Aras, "Koridordan gelen seslerle uyandım, o panik anında odada yürüyordum. Eşim yangını fark etti ve hemen uyanıp yardım etmeye çalıştık" diye konuştu. Yangın sırasında çocuklara maske takarak yardım etmeye çalıştığını belirtti ve o gece yaşanan çaresizliği dile getirerek, "O anları kimse anlayamaz, orada geçen zaman çok zorlayıcıydı" ifadesinde bulundu.
Tutuklu sanık ve otel muhasebe müdürü Kadir Özdemir, şirket yöneticilerine huzur hakkı ödendiğini belirterek, sanık Ceyda Hacıbekiroğlu’nun bu konuda verdiği bilgilerin eksik olduğunu ifade etti. Salonda bu açıklama üzerine alkışlar yükseldi. Hacıbekiroğlu, kendisine atfedilen imzanın kendisine ait olmadığını belirterek, "Babamdan harçlık alıyordum, o belgeleri babamın talimatıyla imzalardım" dedi. Bu tartışmalar, mahkeme sırasında dikkatlerin yoğunlaşmasına sebep oldu.
Bunun yanı sıra, duruşmaya dahil edilmediği gerekçesiyle protesto edilen gazeteci Osman Çaklı, "Gazeteciliği engellemeyi normalleştirmeye çalışıyorlar" derken bunun hukuksuz bir durum olduğunu vurguladı. Çaklı, duruşmanın başından bu yana yaşanan kısıtlamalar hakkında bilgi almanın mümkün olmadığını ifade ederek, gazetecilik mesleğine yönelik bu tutumun kabul edilemez olduğunu söyledi. Duruşmaların akıbeti ile ilgili gelişmeleri takip eden kamuoyunun tepkisi de yoğun bir şekilde artıyor.
Duruşma, ilerleyen günlerde daha fazla ayrıntı ve gelişme ile devam edecek; mağdur ailelerin ve kamuoyunun dikkatle beklediği bir süreç olacak.
