Basın Konseyi, UNESCO ve Avrupa Birliği'nin ortak girişimi olan "Güney Doğu Avrupa'da Medyaya Güvenin İnşası: Kamu Yararı Olarak Gazeteciliğin Desteklenmesi Projesi" çerçevesinde, Basın Meslek İlkeleri'ndeki güncellemeleri duyurmak amacıyla bir basın toplantısı düzenledi. Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, toplantıda Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK), Sözcü TV ve Halk TV'ye verdiği 10 günlük kapatma cezasına değinerek, cezanın tekrar edilmesi durumunda lisans iptali ile sonuçlanabileceğini belirtti. Türenç, iki kanalın medyada çok önemli bir yer tuttuğuna vurgu yaptı.
Basın Konseyi, mevcut Basın Meslek İlkeleri'ni yenilemek amacıyla uzun süredir kapsamlı bir çalışma yürütüyor. Bu bağlamda, uluslararası iş birliği ile desteklenen yeni projeler, günümüz medya ortamının gereksinimlerine uygun hale getirilmek için çeşitli konular üzerinde düşünülmekte. 1988 yılında kabul edilen ilkelerin daha güncel bir çerçevede ele alınması için bir araya gelen Basın Konseyi, medya etiği, yapay zeka ve sosyal medya gibi bir dizi önemli konu üzerine tartışmalara açık oldu. Bu süreç, 8 ay süresince devam eden çalışmalarla birlikte şekillenecek.
Ankara'da gerçekleşen basın toplantısına katılan isimler arasında Basın Konseyi üyeleri yanı sıra, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ve çeşitli akademik çevrelerden temsilciler de yer aldı. Toplantıda medya etiği ile ilgili hesap verebilirlik, çocuk hakları ve etik başlıklar gibi konular ele alınarak, güncellenen ilkelerin kapsamı tartışıldı. Bu sayede, Basın Konseyi'nin çok çeşitli ve farklı görüşleri bir araya getirip medyanın geleceğine katkı sağlamak amacıyla yaptığı çalışmalar desteklenmiş oldu.
Toplantıda Pınar Türenç, yeni güncellemelerin evrensel standartlara uygun olarak yapılacağı ve yapay zekanın medya üzerindeki etkilerinin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti. Bu bağlamda, güncellenen meslek ilkelerinin medya kuruluşları ve gazeteciler için nasıl bir çerçeve oluşturacağı üzerine tartışmalara ışık tutuldu. Özellikle sosyal medyada yer alan yanlış bilgilendirmelerin önlenmesi ve gazetecilik etiğinin korunması için yapay zeka ile ilgili düzenlemelerin zorunlu olduğuna vurgu yapıldı.
Toplantıda ayrıca, RTÜK ile Basın Konseyi arasındaki iş birliğine de değinildi. Pınar Türenç, Basın Konseyi’nin çalışmalarının RTÜK ve Değerlendirme Kurumları tarafından da takip edildiğini ve bu ilkelerin orada da gündeme alınmasının önemine vurgu yaptı. Mevcut ilkelerin yeniden gözden geçirilmesi ve güncellenmesi sürecinin, yalnızca medya için değil, aynı zamanda halkın haber alma özgürlüğü açısından da kritik olduğunu ifade etti. RTÜK’ün 1994 yılından bu yana ilgili kuralların kendi düzenlemeleri içerisinde geçerliliğini koruduğu da belirtildi.
Sözcü TV ve Halk TV’ye uygulanan ceza, medyada önemli bir tartışma konusunu gündeme getirdi. RTÜK'ün bu iki kanala uyguladığı yaptırımlar, bu tür ceza uygulamalarının medya ortamı üzerindeki etkilerini de beraberinde getirdi. Pınar Türenç, bu cezanın ardından basın meslek ilkelerinin güncellenmesi gerektiğinin altını çizerken, cezanın yeniden tekrarlanması durumunda kanal lisanslarının iptaline kadar gidebileceğini iddia etti. Meslek ilkelerinin güncellenmesi ve medya özgürlüğüne sağlanacak katkı, Türk medyasının geleceği için elzem bir konu olarak öne çıkıyor.
Toplantıda CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, RTÜK'ün son dönemdeki uygulamalarına detaylı bir eleştiride bulundu. Çakırözer, RTÜK'ün cezalarının hukuksuz olduğunu ve bu uygulamaların gazetecilik etiği ile bağdaşmadığını belirtti. Bu süreçte takip edilen yöntemlerin, demokratik değerlerle çeliştiğine dikkat çekerek, medyanın özgürlüğünü desteklemenin öneminin altını çizdi. Medyanın üzerindeki baskıların azaltılması gerektiğini savunarak, daha özgür bir basının toplum için ne denli yaşamsal olduğunu ifade etti.
Sonuç olarak, Basın Konseyi’nin yürüttüğü bu çalışmalar, Türk medyasının geleceği açısından büyük bir öneme sahip. Basın meslek ilkelerinin güncellenmesi süreci, medya etik uygulamalarına ışık tutacak ve gazetecilerin çalışma koşullarını iyileştirecek. Yapay zeka ve dijital ortamların hızla gelişen dünyasında, bu gibi güncellemelerin sadece meslek mensuplarını değil, aynı zamanda toplumun bilgi edinim sürecini de olumlu yönde etkileyeceği düşünülüyor. Her ne kadar mevcut süreç zorlu geçse de, RTÜK ve Basın Konseyi arasındaki iş birliği, medya özgürlüğünü korumak adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.