Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), eski AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın Cumhuriyet tarihine yönelik "kanlı darbe" ifadesi kullanmasının ardından suç duyurusunda bulundu. Çamlı’nın sosyal medya hesabında yayımladığı mesajda "Kadim bir geçmişe sahip aziz millet ve büyük devlet, kanlı 1923 darbesiyle hesaplaşmadan ve helalleşmeden, Yeni, terörsüz ve büyük devlet yolunda ilerleyemez..!" ifadelerine yer vererek, Cumhuriyet’in kuruluşuna eleştirilerde bulundu. Bu paylaşım, kamuoyunda geniş yankı buldu ve tepkilere neden oldu.
Atatürkçü Düşünce Derneği, Çamlı’nın açıklamalarının ciddi bir anlam taşıdığını düşünerek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na resmen suç duyurusunda bulundu. Dernek, bu adımın Cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkmak adına atılmış bir adım olduğunu vurguladı. ADD'nin yaptığı açıklamada, Ahmet Hamdi Çamlı’nın ifadelerinin Cumhuriyet'i hedef alan bir yaklaşım sergilediği belirtildi. Suç duyurusunun arka planında, Cumhuriyet’in kuruluşunu sorgulayan söylemlerin toplumda yaratabileceği olumsuz etkiler ve bu söylemlerin kabul edilemez olduğu düşüncesi yatıyor. Bu durum, derneğin Cumhuriyet değerlerine olan bağlılığının ve bunları koruma kararlılığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Çamlı’nın sosyal medya üzerinden yaptığı açıklama, çeşitli tepkilere yol açtı. Birçok kullanıcı ve siyasetçi, bu ifadelerin Cumhuriyet'e zarar verebileceğini savundu. Gösterilen tepkiler, sosyal medya platformlarında geniş bir tartışmanın başlangıcını tetikledi. Bazı toplum kesimleri, açıklamaların tarihi gerçekleri çarpıttığını ve ayrıştırıcı bir dil kullandığını ifade etti. Bu durum, sosyal medya üzerinden yapılan propaganda ve algı yönetiminin ne denli tehlikeli olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Çamlı'nın ifadeleri, tarihi açıdan tartışmalara neden olurken, aynı zamanda siyasi gerginlikleri de artıracak bir unsur olarak değerlendiriliyor.
ADD’nin suç duyurusu ve sosyal medyadaki tartışmalar, Cumhuriyet'in idealleri ve değerleri üzerine devam eden bir diyalogun parçası olarak öne çıkıyor. Toplumda bu tür söylemlerle ilgili duyarlılığın artması, Cumhuriyet'in temel taşlarının korunması açısından önem taşıyor. Uzmanlar, bu tür tartışmaların yüzyüze gelinmesi gereken önemli meseleler olduğunu belirtiyor. Cumhuriyet’in kazanımlarına yönelik eleştirilere karşı toplumsal bilincin güçlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Böylece gelecekte benzer durumların yaşanmaması ve Cumhuriyet değerlerinin daha güçlü bir şekilde savunulması sağlanabilir. Bu süreçte, ADD'nin attığı adımlar ve kamuoyunun tepkileri, sosyal uzlaşı ve tarih bilincinin yeniden tartışılmasına zemin oluşturması açısından dikkatle izlenmektedir.
