Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, konut kiralarındaki anormal artışları değerlendirirken kira belirlemede kullanılan yöntemlerin yetersizliğine dikkat çekti. Akçam, günümüz Türkiye'sinde kira bedellerinin belirlenmesinde sadece Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) kritik bir kriter olarak görülmediğini, bunun yerine döviz kurlarının daha belirleyici hale geldiğini savundu. Ayrıca, büyük şehirlerdeki kira fiyatlarının önemli ölçüde yükseldiğine işaret etti. Örneğin, İstanbul gibi metropollerde üç odalı dairelerin kiralarının 2020 yılında 600 dolar civarında iken, günümüzde 1700 dolar seviyesine ulaştığını belirtti.
Hakan Akçam, kiralardaki artışların yalnızca ekonomik koşullarla açıklanamayacağını ifade etti. Kiraların belirlenmesinde piyasa psikolojisinin de önemli bir rol oynadığını vurguladı. Örneğin, bir mahallede bir konut 20 bin TL’ye kiralanıyorsa, komşu konut sahiplerinin de benzer bir artışla fiyat belirleme eğiliminde olduğunu kaydetti. Bu durumun, arz ve talep dengesinin ötesine geçtiğini ve daha karmaşık bir fiyatlama mekanizması oluşturduğunu dile getirdi.
Boş konut sayısının artmasına rağmen kira ücretlerinin düşmemesi, Hakan Akçam tarafından "fırsatla belirlendiği" şeklinde değerlendirilmekte. Bu durumun şehirlerin sosyolojik yapısında köklü değişikliklere yol açtığını ifade eden Akçam, düşük gelirli kiracıların sistem dışına itilmesine ve orta gelirli bireylerin kentsel merkezlerden uzaklaştırılmasına dikkat çekti. Barınma hakkı gibi temel bir ihtiyacın, piyasa dinamikleri ile baş başa bırakılmasının kabul edilemez olduğunu savundu.
Akçam, kira sorununun çözümüne dair bir dizi öneri sundu. Öncelikle sosyal konut seferberliği kapsamında devletin konut üretimini hızlandırması gerektiğini vurguladı. TOKİ gibi kurumların sadece mülkiyet projeleri değil, uzun vadeli kiralama modelleri ile de piyasaya müdahale etmesi gerektiğini söyledi. Bunun yanı sıra, yatırım amaçlı boş bekletilen konutlara kademeli vergi uygulamasının piyasada oluşturulan yapay arz daralmasını ortadan kaldırabileceğini belirtti.
Akçam, ayrıca kiralardaki artışların sadece TÜFE’ye bağlı olarak çözülemeyeceğini, bölgesel değerleme sistemlerinin yanı sıra konutun yaşının ve metrekaresinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguladı. Bu tür bir denetim mekanizması kurulmasının şart olduğunu düşündüğünü dile getirdi. Kısa dönem kiralamalara, özellikle Airbnb gibi platformların denetimine de ihtiyaç olduğunu belirten Akçam, bu alandaki ruhsatsız kiralamalara sınırlama getirilmesi gerektiğini ifade etti.