Oya Ersoy: TBMM 10 Ekim Gar Katliamını Araştırmalıdır!
İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, 10 Ekim 2015 tarihinde IŞİD terör örgütü tarafından gerçekleştirilen canlı bomba saldırısında 103 yurttaşımızın hayatını kaybettiği, yüzlerce yurttaşımızın da yaralandığı “Ankara Gar Katliamı”nın öncesinde ve sonrasında ortaya çıkan ihmallerin araştırılması ve sorumlu olan kişi/kişilerin hesap vermesi amacıyla Meclise araştırma ve soru önergesi verdi.
Ankara Garında IŞİD tarafından yapılan bombalı saldırı öncesinde, saldırıyı yapanlar ve bağlantılı olduğu kişiler hakkında bilgiler emniyet birimlerine geldiği halde bu bilgiler neden dikkate alınmayarak saldırı engellenmedi!
Ersoy, “IŞİD terör örgütünün 2015 yılında Ankara’da düzenlenen “Emek, Barış ve Demokrasi” mitingine gelen yurttaşlara bombalı saldırı gerçekleştirdiğini ve bu saldırıda 103 yurttaşımızın hayatını kaybettiğini, yüzlerce yurttaşımız da ağır yaralandığını söyleyerek bu saldırı barışa ve kardeşliğe yapılan bir saldırıdır” değerlendirmesinde bulundu.
Ersoy, “üzerinden 5 yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen ne sanıklar ne de yardım eden kişi/kişilerin tümü yakalanmıştır. Bağlantıları kimlerdi, neden saldırı öncesi yakalanmamışlardır, katliam yapılmadan önce alınan istihbaratların hiçbirinin yetkililer tarafından etkin bir biçimde dikkate alınmayıp engellenmesi için herhangi bir harekete geçilmediği daha sonra basına yansımıştır. Hem katliamın sanıklarının takibe alınıp tekrar bırakıldığı ihmali yetmezmiş gibi şimdi de yargılama süreci şeffaf ve hukuka uygun yürütülmemektedir” dedi.
Gar katliamının sanıkları bir türlü yakalanamadı! Ancak iş; öğrenci ve kadınlara, muhaliflere gelince gece gündüz demeden, haksız yere kapı duvar kırılarak gözaltı işlemi yapılıyor!
Ersoy, “5,5 yıldır mahkeme salonlarında yakınlarını kaybeden ailelerin ve yurttaşların “adalet” arayışı devem etmektedir. Ancak gelinen noktada mahkeme heyeti sürekli değiştirilerek, dava süreci uzatılmaktadır. Ülkemizde mahkemeler, önlerine gelen dosyanın içeriğine göre hareket etmektedir. IŞİD terör örgütünün üyeleri ve bağlantılı olduğu kişilere hala ulaşılamamış, sanık sandalyeleri boş durmaktadır. Ama bugün görüyoruz ki öğrenciler, kadınlar, aranıp ta ulaşılamayan “kişiler” hiç olmamışlardır” dedi.
Son olarak Ersoy, “19 Mart Cuma günü 10. duruşması görülecek dava da tüm sanıklar ve ilgili kişiler bulunarak yargılanmalıdır” dedi.
Ersoy, Cumhurbaşkanı Fuat Oktay’a yanıtlanması talebi ile şu soruları yöneltti;
Bu bağlamda;
1. Ankara Gar Katliamının üzerinden 5 yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen, neden katliamı planlayan, yardım eden kişi/kişiler yakalanmamıştır? IŞİD terör örgütü, üyelerinin önce takibe alınıp sonra bırakılmalarının nedeni nedir?
2. Katliamı gerçekleştiren IŞİD üyeleri, Ankara girişlerinde rutin olarak uygulanan kontrol-arama noktalarını nasıl geçmişlerdir? Bu şahıslar hakkında herhangi bir istihbarat alınmamış mıdır?
3. Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’nın 10 Ekim katliamının gerçekleştiği sabah TEM Daire Başkanlığı’na aralarında bombacı Yunus Emre Alagöz’ün de bulunduğu 3 ismin sansasyonel eylemler yapabilecekleri yönündeki 'Gizli' ibareli yazı gönderdiği ortaya çıkmıştır. 8 Ekim günü elde edilen istihbarata dayanarak hazırlanan yazı, 10 Ekim sabahı TEM Daire Başkanlığı’na iletilmiştir. Bu yazı neden patlamadan sonra Ankara TEM Şube Müdürlüğü’ne iletilmiştir?
4. 10 Ekim Ankara Gar Katliamında, ilgili kişi/kişilerin istihbarat bilgilerini eksik ve zamanında ilgili kişilere aktarmadığına ilişkin herhangi bir soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatılmadıysa sebebi nedir?
5. Nizip Cumhuriyet Savcılığının, 30 Eylül 2015 tarihinde şüpheli, Yakub Şahin ile onunla birlikte hareket eden Hüseyin Tunç’u ve olayda kullandıkları araçları kısa sürede tespit etmiştir. Nizip Emniyet Müdürlüğü, 2/10/2015 tarihinde (katliamdan 8 gün önce) kimliğini tespit ettikleri Yakub Şahin’i Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şube Müdürlüklerine bildirerek hakkında gerekli araştırmanın yapılmasını istemiştir. Ancak Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Yakub Şahin hakkında neden herhangi bir işlem yapmamıştır? Neden, ihmali olan yetkililer hakkında herhangi bir soruşturma başlatılmamıştır?
