KADIGİL: AKP’NİN YENİ SANSÜR İCADI; MUZIR NEŞRİYAT

CHP Milletvekili Av. Sera Kadıgil, son dönemde pek çok kitabın muzır neşriyat kapsamına alınmasını Meclis gündemine taşıdı.

Vekil Haberleri 24.08.2020, 16:02
KADIGİL: AKP’NİN YENİ SANSÜR İCADI; MUZIR NEŞRİYAT

Kadıgil, “muzır neşriyat” uygulamalarının “Sansür ve baskılar konusunda
oldukça yaratıcı olan AKP’nin son dönem icadı” olduğunu belirterek. “Bütün
dünyada onlarca dile çevrilmiş, yüz binlerce baskı yapmış olan kitaplar, hangi
kriterlere göre karar verdiğini bilmediğimiz bir Kurul tarafından “fikri içtimai,
ilmi ve bedii” olmadığına hükmedilerek “müstehcen” bulunabiliyor. 5 kişi,
‘Hangi kitap, fikri, toplumsal, bilimsel ve güzeldir biz biliriz’ diyor. Üstüne de
eserin okuyucusuyla buluşmasına her yoldan engel olunuyor ama bunun sansür
olmadığı iddia ediliyor.” dedi.

“AÇIK OLARAK SATILAMAZ, SERGİLENEMEZ, SİPARİŞ ALINAMAZ, HEDEF
KİTLESİNİN OKUMASINA İZİN VERİLEMEZ, REKLAMI YAPILAMAZ” AMA
ÖZGÜRDÜR!”


Kadıgil’in, son yıllarda muzır neşriyat ilan edilerek aslında fiili olarak
sansürlenen kitaplara ilişkin Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na
verdiği soru önergesine gelen yanıtta, Bakanlık uygulamanın “ifade, bilim, sanat
ile açıklama ve yayımlama özgürlüğü” açısından bir sorun teşkil etmediğini öne
sürdü.


Bir eserin muzır ilan edilmesinin ardından, eserin tabi olduğu uygulamayı ;
“Küçüklere zararlıdır” ibaresinin herkesin kolayca görüp okuyabileceği şekil ve
büyüklükte yazılması zorunludur. Bu tür eserler açık sergilerde ve seyyar
müvezziler tarafından satılamaz, dükkânlarda, cemakanlarda ve benzeri
yerlerde teşhir edilemez, bir yerden bir yere teşhir maksadıyla açık bir surette
nakledilemez ve müvezziler tarafindan bunlar için sipariş kabul olunamaz,
gazeteler, mecmualar, duvar ve el ilanları, radyo ve TV ile veya diğer suretlerle
ilan edilemez, satışı için reklam ve propaganda yapılamaz, para mukabili veya
parasız küçüklere gösterilemez, verilemez ve hiçbir suretle okul ve benzeri
yerlere sokulamaz.” şeklinde anlatan Bakanlık, tüm bunların ifade ve yayımlama
özgürlüğü açısından sorun teşkil etmediğini öne sürdü. Bakanlık “1117 sayılı
Kanunun kapsamında Kurulca tetkik edilerek küçükler için muzır olduğuna karar
verilmiş basılmış eserler bazı sınırlamalara tabi olurlar. Bu sınırlamalar
yayımlama özgürlüğünü kısıtlama ile ilgili değil eserin satışına ilişkin
yöntemlerle ilgilidir” ifadelerini kullandı.

Kadıgil, tüm bu anlatılanların Bakanlığın yayımlama özgürlüğünün engellenmesi
olarak görmediği açıklamasının oldukça vahim bir akıl tutulması olduğunu
söyleyerek “ Açık olarak satamazsın, sergileyemezsin, sipariş alamazsın, hedef
okuyucu kitlesine ulaştıramazsın, reklamını yapamazsın ama özgürsün! Yani
Bakanlık bu yanıtıyla yayın evlerine ‘biz sizi sansürlemiyoruz kitabı kendin için
yayımlayabilmene izin veriyoruz’ diyor ve bir sorun görmüyor”


“ÇOCUKLARIN ÖZGÜR BİREYLER OLARAK YETİŞMESİNE ENGEL OLUNUYOR”


Bakanlığın, özellikle çocuk kitapları üzerinde aldığı “muzır” kararının bilimsel ve
toplumsal cinsiyet eğitimi açısından ciddi bir sorun teşkil ettiğini belirten Kadıgil
“Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi” “Kız Çocuk Hakları Bildirgesi” “Asi Kızlara
Uykudan Önce Hikâyeler Olağanüstü 100 Hikâye” ,“Sünnetçi Kız” gibi toplumsal
cinsiyet eşitliğini önceleyen, çocukların öngörülen geleneksel rollere göre değil
kendi niteliklerine göre var olmasını anlatan kitapların sansürlenmesi,
çocuklarımızın özgür bireyler olarak yetişmesini engellemektir” dedi. Söz
konusu kitapların hangi gerekçe ile muzır ilan edildiği, değerlendirmeyi yapan
kişilerin mesleki formasyonlarının ne olduğu ve bu güne kadar kaç kitabın bu
kapsama alındığı sorularını ise Bakanlık yanıtsız bıraktı.


Bakanlık ayrıca Kadıgil’in aynı kapsamda verdiği, 34 yıl önce 1986’da
yayımlanan ve bugüne kadar 19 baskı yapan Buket Uzuner’in “Ayın En Çıplak
Günü” kitabına ve Almanya’nın önde gelen bir yayın grubu olan
Ravensburger’un Almanya’da 350 bin kopya sattığı, 10 dile telif hakları satışını
yaptığı, ödüller almış “Bebekler Nereden Gelir?” kitaplarının neden “muzır”
bulunduğuna ilişkin önergelerine ise henüz yanıt vermedi.

KUTU


MUZIR NEŞRİYAT KURULU


1927’de çıkarılan 1117 sayılı kanunla kurulan Küçükleri Muzır Neşriyattan
Koruma Kurulu, 2.7.2018 tarihli, 703 sayılı KHK’nin 38’inci maddesiyle kanunda
yapılan değişiklikle Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı’na bağlandı..
Aynı yasa değişikliğiyle; daha önce Başbakanlığa bağlı çalışan ve Milli Güvenlik
Kurulu (MGK),Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Sağlık ve Sosyal

Yardım Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK),
Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gazeteciler Cemiyeti’ne bağlı çalışan 11 üyeden
oluşan kurulun üye yapısı da değiştirildi. Kurul’un, Çalışma, Sosyal Hizmetler ve
Aile Bakanının belirleyeceği biri başkan olmak üzere bakanlığın beş birim
amirinden oluşmasına karar verildi.

Yorumlar (0)