CHP'Lİ SEZGİN TANRIKULU'NDAN 10 EKİM MESAJI

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu 10 Ankara Garı Katliamı'nın 3. yıl dönümünde yazılı bir basın açıklaması yaparak ''Bizler 10 Ekim’de sadece barış ve demokrasi isteyen masum insanların cenazelerini kaldırdık. Aralarında çocuklar da vardı, yaşlılar da. Onların hepsi bu ülkenin barışı için yürüdüler. Onların izin verilmeyen yürüyüşlerini Türkiye demokratikleşene, barışa kavuşana kadar sürdüreceğiz'' ifadelerini kullandı.

Vekil Haberleri 10.10.2018, 09:18 10.10.2018, 09:18
CHP'Lİ SEZGİN TANRIKULU'NDAN 10 EKİM MESAJI

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu 10 Ankara Garı Katliamı'nın 3. yıl dönümünde yazılı bir basın açıklaması yaparak ''Bizler 10 Ekim’de sadece barış ve demokrasi isteyen masum insanların cenazelerini kaldırdık. Aralarında çocuklar da vardı, yaşlılar da. Onların hepsi bu ülkenin barışı için yürüdüler. Onların izin verilmeyen yürüyüşlerini Türkiye demokratikleşene, barışa kavuşana kadar sürdüreceğiz'' ifadelerini kullandı.

''Cumhuriyet tarihinin en kanlı terörist saldırısı olan 10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nın üzerinden üç yıl geçtiği halde, bu katliamın hesabı sorulmamıştır. Katliamı organize edenlerin hiçbir engelle karşılaşmadan Ankara’nın göbeğine kadar gelebilmiş olmaları, başta istihbarat ve kolluk olmak üzere ilgili tüm birimlerin açık ihmalinin bulunduğunun bariz kanıtıdır. Söz konusu “ihmalkarlığın” somut delilleri de bulunmaktadır.'' dedi.

İnsan Hakları Aktivisti, Hukukçu ve CHP İstanbul Milletvekili olan Sezgin Tanrıkulu açıklamalarına şöyle devam etti;

Katliam öncesinde istihbarat birimlerinden kolluk güçlerine gelen sayısız ihbara, eldeki somut delillere rağmen tedbir almayan, katliamın yapılacağı alana girişlerde arama yapmayan, şehre girişlerdeki aramaları, katliamcıların Ankara’ya giriş saati sırasında askıya almış bulunan kolluk güçlerininki ihmalden öte bir tutuma işaret etmektedir.

Ancak 103 cana mal olan bu katliamı engellemekle yükümlü olan ilgili birimlerin sorumluları bırakın adalet karşısına çıkarılmayı, soruşturulmamıştır bile. 

 Keza katliamdan saniyeler sonra, Gar önündeki ağır yaralıları hastanelere taşımak yerine yaralıların üzerine tazyikli su ve gaz sıkan, bu uygulamanın emrini veren, bu emri yerine getiren hiçbir kolluk mensubu da yargılanmamıştır. 

 Patlamadan sonra hayatını kaybedenler içinden kaç yaralının sıkılan biber gazı yüzünden hayatını kaybettiğine ilişkin de gerekli araştırma yapılmamıştır.

 Aynı şekilde bu katliamı, 20 gün sonra gerçekleştirilen 1 Kasım seçimlerinin malzemesi yapmaktan, katliam sonrasında anket yaparak oylarının arttığını ifade etmekten çekinmeyen AKP iktidarı da hesap vermemiştir. 

 10 Ekim katliamı, baştan sona kadar göz göre göre gelmiş, ancak sorumlular gözlerini kapatmıştır.

Katliam sonrası yapılan basın toplantısında, dönemin geçici hükümetindeki bakanlardan birinin gülümsemesi, AKP iktidarının bu katliamın hesabını sorma konusundaki “isteksizliğinin” fotoğrafı olarak hafızalara kazınmıştır.

 Bizler 10 Ekim’de sadece barış ve demokrasi isteyen masum insanların cenazelerini kaldırdık. Aralarında çocuklar da vardı, yaşlılar da. Onların hepsi bu ülkenin barışı için yürüdüler. Onların izin verilmeyen yürüyüşlerini Türkiye demokratikleşene, barışa kavuşana kadar sürdüreceğiz. 

Bu vesileyle, katledilen tüm barış sevdalılarını saygıyla anıyorum…

 

Yorumlar (0)