CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan, Göcek ve Dalaman koylarında Türkiye Çevre Ajansı tarafından başlatılan Mapa-Şamandıra Sistemleri Projesine sert tepki gösterdi. Projenin kıyı ekosistemine ciddi zararlar verdiğini belirten Özcan, konuyu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle Meclis’e taşıdı.
Özcan, projeye ilişkin “ÇED Gerekli Değildir” kararının bilimsel dayanağının olmadığını, sürecin hukuksuz biçimde ve yargı süreci beklenmeden işletildiğini vurguladı. Yargı süreci devam ederken deniz tabanına beton döküldüğüne dikkat çeken Özcan, “Bu uygulama çevre hukukunu ihlal ettiği gibi, fiilen yargıyı da etkisiz kılmaktadır” dedi.
Deniz Çayırları, Kaplumbağalar ve Foklar Tehlikede
Projenin, Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi içinde yürütüldüğünü belirten Özcan, inşa faaliyetlerinin deniz çayırlarının, Akdeniz foklarının ve deniz kaplumbağalarının yaşam alanlarını tehdit ettiğini söyledi. Proje kapsamında 918 mapa, 891 şamandıra, 857 tonoz ve 22 yüzer iskele kurulması planlanıyor. Böylece bölgedeki yat bağlama kapasitesi 1142’den 2006’ya çıkarılacak.
Ancak, bu kapasite artışına rağmen atık yönetimi, altyapı kapasitesi ve ekolojik dengeye ilişkin herhangi bir açıklamanın bulunmadığını vurgulayan Özcan, yerel halk ve küçük teknecilerin dışlandığını ifade etti.
"Yargı Süreci Yok Sayılıyor"
Muğla 2. İdare Mahkemesi’nde açılan dava kapsamında bilirkişi keşfi kararı alınmasına rağmen, keşif günü hala belirlenmedi. Özcan, yürütmenin durdurulması taleplerinin de yanıtsız bırakıldığını, bu durumun “fiili yargısal pasifliğe” neden olduğunu söyledi. Özcan, “İdari işlemler yargı denetimine tabidir, ancak burada yargı devre dışı bırakılarak geri dönülmez çevresel zararlara yol açılıyor” dedi.
"Kamusal Alan Özel Şirket Lehine mi Kullanılıyor?"
Gizem Özcan, projeyle birlikte kıyıların kamusal niteliğini kaybetme tehlikesine dikkat çekerek şu soruları yöneltti:
“ÇED Gerekli Değildir” kararı hangi bilimsel verilere dayanılarak verildi?
Deniz tabanına beton dökülmesi gibi müdahaleler, neden çevresel değerlendirmeye tabi tutulmadı?
Yerel halkın, sivil toplumun, kooperatiflerin görüşüne neden başvurulmadı?
Yargı süreci devam ederken faaliyetlerin başlatılması Bakanlığın bilgisi dahilinde mi oldu?
Deniz ekosistemi ve halk sağlığına etkiler konusunda hangi bilimsel çalışmalar yapıldı?
Bu projeyle tüm koyların marinalaşmasının önü mü açılıyor?
“Çevre Ajansı Eski MUÇEV Uygulamalarını mı Devralıyor?”
Özcan, geçmişte benzer bir sistemin MUÇEV üzerinden ihaleye açıldığını, ancak açılan davalar sonucunda ihalenin iptal edildiğini hatırlattı. Şimdi ise aynı modelin Türkiye Çevre Ajansı aracılığıyla, kamuoyundan gizlenerek tekrar hayata geçirilmeye çalışıldığını savundu.
“Doğayı da, Hukuku da Koruyun”
CHP’li Özcan, açıklamasının sonunda, “Bu proje sadece doğayı değil, hukukun üstünlüğünü de tehdit ediyor. Geri dönülemez çevresel tahribat yaşanmadan önce projeyi durdurun” çağrısında bulundu.
