Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in avukatları, belediyeye yönelik birkaç gün önce verilen tutuklama kararına itiraz işlemini başlattı. İtirazda, bu durumun bir dolandırıcılıkla ilgili olmadığı, aksine yerel yönetimin halkın sosyal ihtiyaçlarını karşılama çabası olduğu vurgulandı. Avukatlar, Soyer’in tutuklanma gerekçelerinin gerçek dışı olduğunu belirtti.
Eski başkan Tunç Soyer’in temsilcileri Murat Aydın, Özkan Yücel ve Haluk İsmet Köymen, İzmir 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne sundukları dilekçede, "Soyer hakkında ortaya atılan hileli eylemler veya desiseler mevcut değildir. Bu durumu dolandırıcılıkla ilişkilendirmek yanıltıcıdır; zira Soyer’in çabaları bütünüyle toplumun konut ihtiyacını güvenli ve uygun fiyatlarla karşılamak üzerine kurgulanmıştır" ifadelerine yer verdi. Ayrıca, Belediye’nin "Halk Konut" modeli üzerinden yürüttüğü çalışmaların ele alınmış olduğu vurgulandı.
Dilekçede, "30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen deprem sonrasında Bayraklı’da uygulanan 'Halk Konut' projesi ile kooperatifçilik anlayışının temel ilkeleri hayata geçirilmiştir. Bu model, inşa edilen konutların, sözleşmeler doğrultusunda hak sahiplerine devredilmesini esas almaktadır" denildi. Yeni yapılar kooperatifler aracılığıyla oluşturulur ve bu süreçte İZBETON, minimum kar ile vatandaşların konut edinmesine yardımcı olmaktadır. Bu çerçevede, pek çok apartman için sözleşmeler imzalanmış olup, inşaat süreçleri ilerlemekte ve tamamlanma aşamasına gelmektedir.
İtiraza dair dilekçede, "Soruşturma sürecinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından üç ayrı inceleme, Mülkiye Müfettişliği tarafından bir inceleme ve İzmir Büyükşehir Belediyesi İç Denetim Birimi tarafından bir inceleme gerçekleştirilmiştir. Bu incelemeler sonucunda, raporlarda belirtilen hukuki değerlendirme hataları ve eksik bilgiler, suç unsuru oluşturacak yeterlilikte değildir" denildi. Ayrıca, savcılığın talebiyle alınan bilirkişi raporlarının da önemli ölçüde Soyer lehine olduğu belirtildi.
Dilekçenin sonuç kısmında, avukatlar "Müvekkilimizin haksız yere tutuklu kalmasıhukuka aykırıdır" diyerek tutuklama kararının kaldırılmasını talep ettiler. Ayrıca, itirazlarının değerlendirilmediğini vurgulayan avukatlar, belirtilen konuların detaylı bir inceleme ile yeniden ele alınmasını istediklerini dile getirdiler. İzmir 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin daha önceki tutuklama kararının herhangi bir yasal dayanağı olmadığı, bu nedenle Soyer’in tahliyesinin gerekliliği de vurgulandı.
