OYA ERSOY: Mülteci/göçmen kadın ve çocuklar sağlık ve barınma hakkına ulaşabiliyor mu?

İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, ülkede yaşayan mülteci/göçmen kadın ve çocukların sorunlarını meclis gündemine taşıdı.

GÜNDEM 27.06.2022, 12:23
OYA ERSOY: Mülteci/göçmen kadın ve çocuklar sağlık ve barınma hakkına ulaşabiliyor mu?

İşte o soru önergesi:

Ülkede kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri devam ederken bir yandan da kadın katillerinin iyi hal indirimleri ile cezasızlık politikaları yaşanmaktadır. Kadınların toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklı yaşadıkları istahdam sorunları, güvencesiz iş koşullarında çalışmalarının yanı sıra taciz, istismar ve tecavüz gibi hayatlarını yok edecek filli saldırılar ile de karşılaşmaktadırlar. Sadece basına yansıyan haberlerde 2022 yılında yani ilk altı ayda 178 kadın katledilmiştir. İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararı sonrasında kadınlar ve çocuklar üzerinde koruma kalkanının da kalkmış olduğu yaşanan kadın cinayetlerindeki artış ve çocuğa yönelik istismardan da anlaşılmaktadır.
Bir yanda ülkede hemen hemen her gün bir kadın katledilirken,  kadına yönelik şiddet artarak devam ederken, yanı başımızda yaşanan diğer bir sorun da mülteci konumunda olan kadın ve çocukların yaşadığı şiddet, tecavüz ve maruz kaldıkları saldırılardır. Kadına yönelik şiddetin cezalandırılmaması, önlem mekanizmalarının işletilmemesi, kadınları korumak için devlete sorumluluk yükleyen uluslararası sözleşmeden çekilme kararının sonuçlarından mülteci kadınlar da etkilenmektedir. Mülteci kadınların, ucuz işgücü olarak sigortasız çalıştırılmaya mahkum edilmesi, göçmen ve mülteci oldukları için şiddete daha açık halde olmaları, sağlık hizmetlerine erişememeleri, barınma ve eğitim gibi bir dizi çözülmesi gereken sorunların varlığı inkar edilemez boyuta ulaşmıştır. 
Kadınların kadın oldukları için bedeli, maalesef şiddet ve ölüm olmaktadır. Eşitlikçi politikaların hayata geçmemesi, erkek egemen bakış açısı ile hazırlanan yasalar, katillere uygulanan iyi hal indirimleri, katledilen kadınların suçlandığı sistem sonrasında kadınlar iş yerlerinde, sokaklarda, toplu taşımada tacize uğrarken, suçların failleri yerine kadınlar sorgulanmakta faillere adeta teşvik gibi düşük cezalar verilmektedir.
Bu bağlamda;
 1.    2021-2022 yılları arasında, kaç göçmen/mülteci kadın sığınma evlerine başvuru yapmıştır? Bu yıllar arasında başvuru yapıp sığınma evinde kalan kadın sayısı kaçtır? 
 2.    2021-2022 yılları arasında kaç göçmen/mülteci kadın ve çocuk şiddete, istismara maruz kalmıştır? 
 3.    2022 Haziran ayı son veri olarak alındığında ülkede yaşayan mülteci/göçmen kadın ve çocuk sayısı kaçtır?  
 4.    İstanbul Sözleşmesi'nde yer alan 59, 60 ve 61. maddeler mülteci kadınlara ve çocuklara yönelik şiddete dair önlemler alınmasını sağlamakta iken, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesiyle birlikte mülteci ve göçmen kadınların tek güvencesinin ortadan kalkmasının sonuçları hakkında bakanlığın herhangi bir çözüm politikası var mıdır? 
 5.    Göçmen ve mülteci kadınların, çocukların şiddeti, istismarı ana dillerinde şikâyet edebilecekleri mekanizmalar var mıdır? Karakol, adliye, adli yardım büroları gibi yerlerde tercüman desteği sağlanmakta mıdır?
 6.    Göçmen ve mülteci kadınların kamusal yaşama ve iş yaşamına katılımının önündeki engellerin kaldırılması ve güvencesiz çalıştırılmanın engellenmesine yönelik bakanlığın herhangi bir çalışması var mıdır? 
 7.    Şiddete maruz kalmış göçmen ve mülteci kadınlara yönelik bakanlığın görevlendirdiği ayrı bir birim var mıdır?
 8.    Çalışmayan, sağlık güvencesi olmayan göçmen ve mülteci kadınlar sağlık hizmetlerinden nasıl faydalanmaktadır? 
 9.    Mülteci kadınlar, göç etme kararını aldıkları andan itibaren tüm tehlikelere, şiddete karşı daha savunmasız hale gelmektedirler. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak, ülkeye girişlerinden itibaren, mülteci/göçmen kadın ve çocukların yaşayabilecekleri istismar, şiddet vakalarına karşı nasıl önlemler almaktasınız?

Yorumlar (0)