Özgürlük ve Demokrasi Partisi (ÖDP), iktidarın gerçekleştirdiği kayyum atamaları üzerine çarpıcı açıklamalar yaptı. Partinin açıklamasında, AKP’nin bayram arifesinde 28 belediyeye kayyum atayarak halka bir ceza verdiği ifade edildi. Atamalar, 12 Eylül darbesinin yıldönümüne bir gün kala gerçekleşmesi nedeniyle de darbeci zihniyetin devam ettiğini gözler önüne serdi.
Kayyum Atamaları ve Muhalefetin Tepkisi
ÖDP, kayyum atama önerisinin ilk olarak Meclis’in gündemine getirildiğini, ancak muhalefetin tepkileri sonrası bu önerinin geri çekildiğini belirtti. Yine de, KHK ile yapılan kayyum atamalarının, 15 Temmuz'da fiilen kapanan Meclis'in varlığını da hiçe sayarak demokratik işleyişe darbe vurduğunu vurguladı. Partinin açıklamasında, “15 Temmuz’da darbe püskürtüldü fakat demokrasi kazanan taraf olamadı. Darbe girişiminin ardından, OHAL döneminin sivil darbe sürecine dönüşmesi, demokrasiyi ciddi anlamda zayıflatmıştır.” ifadesi yer aldı.
AKP’nin Demokrasi Anlayışı ve Seçme Hakkı
Açıklamada, AKP'nin sürekli olarak milli iradeyi ön plana çıkardığı ifade edilse de, demokratik süreçlerin en temel unsurlarından biri olarak kabul edilen Seçme ve Seçilme Hakkı'nın kayyum atamalarıyla ihlal edildiği belirtildi. İktidarın, halkın seçtiği temsilcileri, atama yoluyla değiştirme hakkını kendinde görmesi, demokrasinin temel ilkeleriyle çelişiyor. ÖDP, bu durumun yalnızca Kürt sorununu değil, genel anlamda ülke içindeki tüm siyasi dinamikleri olumsuz etkileyeceğini dile getirerek halkın iradesinin hiçe sayılmaması gerektiğine dikkat çekti.
Halkın Hakkı ve Meşruiyet Meselesi
Halkın, kayyum atamalarına karşı demokratik iradesini koruma ve atanmış kişileri tanımama hakkının olduğunun altı çizildi. ÖDP, bu hakkın meşru olduğunu belirtirken, gayrimeşru olanın halk tarafından seçileni atama ile değiştirilmesi olduğunu vurguladı. Bu bağlamda, AKP’nin anayasa ihlali niteliğinde olan bu uygulamadan derhal vazgeçmesi gerektiği ve OHAL uygulamalarının sona erdirilmesi gerektiği ifade edildi. Parti, halkın iradesinin yok sayılmasına karşı durarak, demokratik değerlerin korunmasını savundu.