Kazan'dan 'gizlilik' talebi

TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a dilekçe ile başvuran Eski İstanbul Barosu Başkanı, Avukat Turgut Kazan, anayasa değişikliği teklifinin TBMM Genel Kurulu’ndaki oylamaları sırasında gizliliğe dikkat çekti.

GÜNDEM 20.12.2016, 09:44 20.12.2016, 09:44
Kazan'dan 'gizlilik' talebi

Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre, Eski İstanbul Barosu Başkanı, Avukat Turgut Kazan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a dilekçe ile başvurarak, anayasa değişikliği teklifinin TBMM Genel Kurulu’ndaki oylamaları sırasında “gizliliğin” sağlanmasını istedi. Kazan, daha önceki anayasa değişikliği oylamalarında AKP’li vekillerin, “evet” oyu verdiklerini ispatlamak için “hayır” ve “çekimser” oyunu yansıtan pulları hükümet komiserlerine gösterdiklerini anımsatarak, bu durumun önlenmesini, aksi takdirde anayasa değişikliğinin yapılamayacağını kaydetti. Kazan, TBMM Başkanlığı’na verdiği dilekçede, anayasanın 175. maddesine göre, anayasa değişiklik teklifleri için, “gizli oylama”nın mutlak bir yöntem kuralı olduğunu, bundan vazgeçilemeyeceğini vurguladı. Gizliliğin ihlalinin yargı denetimine tabi olduğunu kaydeden Kazan, Anayasa Mahkemesi’nin 7 Temmuz 2010 tarihli kararında, geçerli bir kabul için anayasaya uygun bir oylamanın şart olduğunu açıkça belirttiğini anımsattı.

 

Ama “dava dilekçesinde bu durumu ispatlayacak açık ve yeterli delil bulunmadığı gibi, bu usulsüzlük iddialarının….ikinci tur oylamalarda gerçekleştirildiği de belirtilmediğinden” iptal isteğinin reddedildiğini aktaran Kazan, şunları kaydetti: “Demek ki, geçerli bir kabul için, sadece evet oylarını saymak yeterli değildir. Oylamanın da, mutlaka anayasada öngörülen gizlilik kuralına uygun yapılması gerekir. Aksi halde, 5982 sayılı yasada yaşananlara benzer baskı ve kontrollerle gizlilik ihlal edilir ve durum fotoğraflama / tutanaklara bağlama gibi yollarla kanıtlanırsa, değişikliğin iptalle sonuçlanması mümkündür. Dolayısıyla tedbir alınmalıdır. Örneğin, içtüzüğün 139, 148 ve 149. maddeleri ışığında, komiserlik görevi üstlenen bazı milletvekillerinin oy kullanacak milletvekiliyle birlikte oy kabinine girmesi veya evet oyu olan beyaz pulun atılıp atılmadığını kontrol için, oy verildikten sonra yeşil ile kırmızı pulları görme girişimlerine başvurulması mutlaka önlenmelidir. Örneğin, zil çalarak çağırma sistemi, oy verme yerinde toplanılmasını, kuyruk oluşturulmasını, bu yolla baskıya dönük bir kontrol kurulmasını önleyecek şekilde uygulanabilir. Hatta, sorunsuz bir oylama için, kamera sistemi kullanılabilir.” Kazan, anayasa oylamasında vekaletle oy kullanmanın da mümkün olmadığını kaydetti.

Yorumlar (0)