Ferit Şenyaşar: Adalet Bakanı ile de Meclis Başkanı seçiminde yan yana geldik, başını kaldırıp bakamadı

Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın seçim çalışması sırasında, Şenyaşar ailesinin işlettiği dükkâna girmesi ve başlayan tartışmanın silahlı kavgaya dönüşmesinin ardından meydana gelen olaylarda milletvekilinin korumalığını yapan kardeşi Mehmet Şah Yıldız ve hastaneye sevk edilen Esvet Şenyaşar ile iki oğlu, Celal ve Adil Şenyaşar hayatını kaybetmiş, sekiz kişi de yaralanmıştı.

Yeşil Sol Parti Şanlıurfa Milletvekili Ferit Şenyaşar, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Şenyaşar, şunları söyledi:

“SİYASETE GİRMEMDEKİ AMACIM ADALET”

“Herkes bir amaç için siyasete girer. Benim de siyasete girmemdeki amacım; birincisi adalet, ikincisi Urfa halkının sorunlarını Meclis kürsüsüne taşımaktır.

28. Yasama Dönemi, yemin töreni ile başladı. Bütün milletvekilleri hukukun üstünlüğü ve adalet anlayışı üzerine yemin ettiler. Yeniden Cumhurbaşkanı olan Erdoğan ve yeni Meclis Başkanı da yeminlerden sonra halka seslendiler, 85 milyonla kucaklaşmaktan bahsettiler, eşit yurttaşlıktan bahsettiler, adaletten bahsettiler. Biz bu cümleleri önemsiyoruz, değerli buluyoruz, kıymetli buluyoruz. Ancak bizim talebimiz bu cümlelerin sözde kalmaması gerekiyor. Pratik hayatta da görmek istiyoruz.

27. Yasama Dönemi, adaletsiz bir süreç olarak tarihe geçti. Biz de maalesef bu sürecin kurbanı olduk. 14 Haziran 2018 tarihinde iş yerimize silahlı bir saldırı yapılıyor, akabinde yaralı olarak bizi Suruç Devlet Hastanesi’ne kaldırıyorlar. Suruç Devlet Hastanesi’nin içinde İbrahim Yıldız öncülüğünde, Yıldız ailesi tarafından, devlet hastanesinin içinde üç insanımız linç edilerek, ateşli silahlarla katlediliyor. Bu yetmezmiş gibi bir kardeşimiz de hala tek kişilik hücrede, cezaevinde tutuklu bulunuyor.

“BEŞ YILDIR ANNEMLE BİRLİKTE ADALET MÜCADELESİ YÜRÜTÜYORUZ”

Beş yıldır, adil bir yargılama talebiyle, annemle birlikte bir adalet mücadelesi yürütüyoruz. 809 gündür de Urfa Adliyesi önünde, annemle birlikte, mücadelemizi ‘Adalet Nöbeti’ şeklinde sürdürüyoruz. Adliye önünde nöbetimizi sürdürürken; defalarca gözaltına alındık, nezarete atıldık, darp edildik; hiçbir zaman mücadelemizden vazgeçmedik. Nöbetimiz süresince, annem hakkında bugüne kadar 31, benim hakkımda da 14 tane; hakkımda 45 tane soruşturma açılmıştır. Bunlar peyderpey davaya dönüşmektedir. Dün de annemle ilgili yargılama yapıldı. Heyet, 8 bin TL ceza kesti. Biz bu hukuksuzluğu, adaletsizliği kabul etmiyoruz.

“NÖBETİMİZ SÜRESİNCE, ÜÇ ADALET BAKANI ATANDI”

809 gündür Urfa Adliyesi nöbetimiz süresince üç adalet bakanı atandı. Nöbetimize başladığımız ilk aylarda, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’dü. Sorulduğunda, ‘Bu durumdan üzüntü duyduğunu, takip ettiğini’ söyledi. Sonra da yerine Bekir Bozdağ atandı. Bekir Bozdağ da Urfa’ya geliyor, bilmediğimiz bir konu hakkında Urfa Başsavcısı ile görüşecek, ama Adliye’nin ana kapısında, annemin adalet mücadelesi de bu süreçte devam ediyor. Bekir Bozdağ, anne adliye önünde olduğu için, adliye içine giremedi. Buna çözüm olarak başsavcılık devreye girdi. Urfa Adliyesi’nin arka tarafından yeni bir kapı açıldı ve Bekir Bozdağ Adliyeye bu kapıdan girip, çıktı.

“YENİ ADALET BAKANI’NA ÇAĞRIMIZI YAPIYORUZ. ACİLEN BU OLAYA EL ATMASI GEREKİYOR”

Türkiye ve dünya kamuoyunun takip ettiği, annemin mücadelesi Adliye önünde devam ediyor. Yeni Adalet Bakanı atandı, görevinde başarılar diliyoruz. Şimdiye kadar olumsuz bir durum görmedik, olumsuz bir eleştiri yapmıyoruz. Ama yeni Adalet Bakanı’nı da göreve çağırıyoruz, görevine sadık kalmaya davet ediyoruz. Evet, biz diyoruz, üç insanımız Suruç Devlet Hastanesi’nde katledildi, bir kardeşimiz hala üstünlerin talimatı ile tutukludur. Yeni Adalet Bakanı’na çağrımızı yapıyoruz. Acilen bu olaya el atması gerekiyor. Bu adaletsizliği gidermesini istiyoruz.

Eğer Adalet Bakanı, bizimle görüşme talebini kabul etmeyecekse hastane katliamının tanığı dönemin Urfa Valisi’dir. Hastane katliamının tanığı Şanlıurfa Emniyet Müdürü’dür. Hastane katliamının tanığı dönemin Tarım Bakanı’dır ve hastane katliamının ilk savcısı Sadi Doğan’dır, şu an Ankara’da bulunmaktadır.  Acil bir çağrı yapıyoruz: Anne 67 yaşında, artık ayakta duramıyor, ama söylediği cümle; ‘Adalet sağlanmadan da ben Urfa Adliyesi önünden ayrılmayacağım’ diyor. Biz de buradan Adalet Bakanı’na çağrı yapıyoruz: Lütfen acilen göreve davet ediyoruz. Bu adaletsizliğin giderilmesini istiyoruz.”

Şenyaşar, gazetecilerin sorusu üzerine, şunları söyledi:

“Meclis’e ilk girdiğimde, ilk İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı’nı gördüm, bunlarla aynı çatı içinde olduğum için, kendimi en basit kelimeyle kötü hissettim. Adalet Bakanı ile de Meclis Başkanı seçiminde yan yana geldik. Bu süreci bildiği için, bu adaletsizliğe sebep olduğu için başını kaldırıp bakamadı. Biz mücadelemizi sonuna kadar, kararlılıkla sürdüreceğiz. Ve adalete olan inancımızı da kaybetmeyeceğiz.”

NE YAŞANMIŞTI?

Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız, seçim çalışmaları sebebiyle iş yerlerini ziyaret etmiş ve taraflar arasında çıkan kavgada Celal, Adil, Mehmet, Fadıl ve Ferit Şenyaşar kardeşler ağır yaralanarak Suruç Devlet Hastanesi’ne kaldırılmıştı. AKP'li Yıldız'ın yakınları, Şenyaşar ailesine kaldırıldıkları hastanede de saldırmış ve tekrar çıkan kavgada Hacı Esvet Şenyaşar, oğulları Celal Şenyaşar ve Adil Şenyaşar ile milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın kardeşi Mehmet Şah Yıldız hayatını kaybetmiş, 8 kişi yaralanmıştı.

Hastanede yaşanan linç ve ölümler esnasında dönemin Urfa Valisi Abdullah Erin, Suruç Kaymakamı Tarık Açıkgöz ve dönemin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba hastane bahçesinde bulunuyordu. Olay sonrası Fadıl Şenyaşar, tutuklanmıştı.

KİMLER TUTUKLU?

Şenyaşarların işyerinde yaşanan saldırıya ilişkin davada, saldırı sırasında ağır yaralanan Fadıl Şenyaşar’a 37 yıl 9 ay hapis, olaydan 15 ay sonra, 50 kişi ile adliyeye gidip teslim olan AKP’li vekilin ağabeyi Enver Yıldız’a ise ‘haksız tahrik altında suç işlediği’ gerekçesiyle 18 yıl hapis cezası verildi.

Kısa süre önce günlerde AKP'li Yıldız'ın ailesinden 11 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 4 kişi tutuklu 7 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.