CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in duruşmasının ardından açıklamalarda bulundu. Günaydın, Esenyurt’un hukuksuz bir şekilde kayyum ve memurlar tarafından yönetildiğini belirterek bu durumun sona ermesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, hükümetin siyasi baskıları aracılığıyla adalet sistemini etkilediğini söyleyerek, bu durumun sadece tutuklananlara değil, tüm Türkiye'deki demokrasiye zarar verdiğini ifade etti.
Esenyurt'un Yönetim Problemi
Gökhan Günaydın, Esenyurt'un şu anda haksız bir şekilde kayyum ve 3 memur tarafından yönetildiğini dile getirdi. Belediye Başkanı Ahmet Özer'in duruşmasının ardından bir kez daha bu durumun sona ermesi gerektiğini belirtti. Yönetim boşluğunun, yerel halkın iradesini hiçe saydığını ve Esenyurt halkının seçtiği temsilcisinin geri dönüşünün acil olduğunu savundu. Günaydın, bu durumun yalnızca kişisel bir mesele olmadığını, daha geniş bir hukuksuzluk ve adaletsizlik örneği olduğunu ifade etti. Esenyurt’un iradesinin geri verilmesi gerektiğini söyleyen Günaydın, bu konunun çözümü için siyasi mücadelelerinin süreceğini belirtti.
Hukuki Temellerin Sorgulanması
Günaydın, tutuklu bulunan Ahmet Özer'in davasının hukuki temellerinin bulunmadığını ve bunun açıkça ortada olduğunu ifade etti. Duruşmada dinlenen tanıkların ifadelerinin dava ile ilişkilendirilmesinin güçlüğüne dikkat çeken Günaydın, bu durumu eleştirerek, hukukun aslında ne denli saptırıldığını ortaya koydu. Duruşmada yer alan ifadelere atıfta bulunarak, tanıkların çoğunun Ahmet Özer'le olan ilişkilerinin basit sosyal temaslardan ibaret olduğunu ve bunun açılan davada yeterli bir delil oluşturmadığını vurguladı. Bu durumun, Türkiye'deki hukukun ne denli baskı altında olduğunu gösterdiğini belirtti.
Siyasi Saldırı ve Adalet Arayışı
Günaydın, 30 Ekim tarihinden bu yana Esenyurt Belediyesi'nin kayyum tarafından yönetildiğini hatırlatarak, bu süreçte adaletin nasıl tahrip edildiğini tekrar gözler önüne serdi. "Bir meczubun iftiralarına dayanarak yürütülen bir dava var" diye belirterek, siyasi konjonktürün bu tür davaları nasıl etkilediğini aktardı. Adaletin yerini bulması için mücadele vermeye devam edeceklerini ifade eden Günaydın, her türlü hukuksuzluğa karşı dimdik duracaklarını belirtti. Bu durumların yalnızca kişisel meseleler olmadığını, tüm toplum için adalet arayışının bir simgesi olduğunu vurguladı.
Özgürlük ve Adalet Talebi
Belediye Başkanları’nın haksız yere tutuklandığını ve Türkiye’deki hukuk sisteminin olağan bir durumda olmadığını belirten Gökhan Günaydın, içerideki belediye başkanlarının serbest bırakılması gerektiğini ifade etti. Ahmet Özer’in durumu üzerinden yola çıkarak, Türkiye'nin özgürleşmesi ve adaletin geri kazanılması için bir mücadele daha başlatmakta olduklarını söyledi. Günaydın son olarak, "Hücreler boşalacak, Silivri’den Türkiye özgürleşecek" ifadesini kullandı. Bu sözler, hukukun üstünlüğünün sağlanmasına yönelik güçlü bir talep niteliği taşıyor, aynı zamanda siyasi tutuklamaların sonlandırılması konusunda kamuoyuna mesaj verme amacı güdüyor.