CHP'li Gökçen:“Uyuşturucu baronları için cennet olan bu vatan; bu ülkenin öz evlatları, gençleri için bir cehennem haline geliyor”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, iktidarın politikalarının gençlere etkisiyle ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Gökçen’in açıklaması şu şekilde:

“Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu’nu, AKP Genel Başkanı Erdoğan’ı dinlediğimizde başka bir ülkede yaşadığımızı düşünmeye başladık. Biri bütün öğrencilerin yurt ve barınma ihtiyaçlarını karşıladığını iddia ediyor, diğeri gençlerin sanat ve teknolojiye kadar bütün alanlarda geleceğe umutla baktığından söz ediyor.

Bu sırada İzmir’de KYK yurdunda bir öğrenci aynı gün içerisinde iki yemekten de böcek çıktığını, görevlilere söylediklerinde ‘olabilir böyle şeyler’ cevabını aldığını anlatıyor. Isparta’da KYK yurdunda bir saldırgan elindeki satırla dehşet saçıyor. Çankırı’da, Gaziantep’te KYK yurdunda kurtlu yemekler veriliyor. Yalova’da KYK yurdunda musluklardan çamurlu su akarken Mersin yurdunda sifonların bir kısmı çalışmıyor. Ranzaların doldurulduğu KYK yurtlarında öğrenciler nefes alamıyor, teknoloji devrimlerinden bahsedilen bir dönemde gençler bu yurtlardainternetten bile yoksun yaşıyor. ‘Bütün öğrencilere yurt sağlandı’ iddiasının yanında tarikat yurtlarına mecbur kalmak istemedim diyen Enes Kara, gencecik yaşında canına kıyıyor.Küçücük öğrencilerinin açlıktan başlarının ağrıdığını, yemek isteyemeyecek kadar gururunun kırıldığını gören öğretmenler isyan ediyor.

Devletin üstlenmesi gereken eğitim masraflarını karşılayamayan, iş de bulamayan gençler ve çocuklar uyuşturucuya sürükleniyor. Uyuşturucu baronları için cennet olan bu vatan; bu ülkenin öz evlatları, gençleri için bir cehennem haline geliyor. Uyuşturucuyla birlikte ev içi şiddet ve suç oranları artıyor, anne-babalar tedirginlik içinde çocuklarının o gün kendine zarar verip vermediğini anlamaya çalışıyor. Bu kadar dehşet verici bir ortamda Erdoğan, gençlerin gelecekten umutlu olduğundan bahsediyor. Biz Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında bambaşka bir anlayışla yönetmekten bahsederken onlar, bu yüzyılın içinden harflerimizi, dilimizi ve Cumhuriyetimizi koparıp alma planları yapıyor. 

Biz iki buçuk yıldır Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına dair hedeflerimizi anlatıyoruz, onlar ise Cumhuriyet’i sildikleri bir yüzyıldan bahsediyor.