Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Türkiye'nin ilk ulusal yarışma projesiyle 1964 yılında inşa edilen ve "depreme dayanıksız" olduğu gerekçesiyle yıkılması planlanan Antalya Arkeoloji Müzesi'nin taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilmesi için yapılan taleplerin Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından reddedilmesine itiraz etmek üzere dava açtı. Müze, aynı zamanda 1988 yılında Avrupa Konseyi Yılın Müzesi Özel Ödülü alarak önemini pekiştirmişti.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, bölgedeki önemli kültürel miras unsurlarından biri olan Antalya Arkeoloji Müzesi'nin yıkım kararının hemen sonlandırılması gerektiğini vurguladı. Müzede taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilmesi için yapılan itirazların kabul edilmediği ancak bu duruma rağmen, müzeye ilişkin yıkım ve taşınma ihalesinin 5 Haziran 2025'de yapılmasının haberi kamuoyuna yansıdı. Başyılmaz, müzenin 8 Temmuz 2025 tarihinde kapatılmasının planlandığını belirterek, bu durumun endişe verici olduğunu söyledi. Depreme dayanıksız olduğu iddia edilen bu müzenin, sosyo-kültürel hafızada önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çekildi.
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Derya Başyılmaz, yaptığı açıklamada, müzenin özgün mimari kimliğinin korunması gerektiğini ifade etti. Başyılmaz, müzenin yıkılmasının kültürel hafızayı silmek anlamına geleceğini savunarak, bu gibi değerli yapıların modern mimarinin bir parçası olarak restore edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Yüzyıllardır süregelen bir geçmişe sahip olan Antalya Arkeoloji Müzesi, ünlü mimarlar Doğan Tekeli, Sami Sisa ve Metin Hepgüler tarafından tasarlanmıştır. Böyle önemli bir yapının yıkılmasına izin verilmemesi gerektiği vurgulandı.
Başyılmaz, yıkımın mali açıdan da yakından incelenmesi gerektiğine değinerek, güçlendirme çalışmalarının çok daha az bütçeyle gerçekleştirilebileceğini ifade etti. Müzenin turizm sezonunun ortasında yıkılmak istenmesinin mantıksız olduğunu belirten Başyılmaz, bu kararın gözden geçirilmesi gerektiğini savundu. Ayrıca, ortaya atılan büyük bir otel yapılacağına dair söylentilerin de endişe kaynağı olduğu ifade edildi. Şube Başkanı, restorasyon maliyetinin yeni bir müzenin inşasından daha düşük olacağının altını çizerken, bu tarihi yapının korunması için gerekli adımların atılmasını talep etti.
Başyılmaz, tüm bu gelişmelerin büyük bir kaygıyla takip edildiğini belirtirken, Antalya Arkeoloji Müzesi'nin kültürel miras niteliğinin korunması gerektiğini yineledi. Müzeyi tescil talebinin reddine dair Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararının iptali için dava açıldığını da ekledi. Mimarlar Odası Genel Merkezinin, müzenin kültürel varlık olarak daha geniş bir kamuoyunda tanınmasını sağlamak için üzerlerine düşeni yapma kararlılığında olduklarını vurguladı. Gelecek kuşaklara aktarılan bu tarihi yapının öneminin bilince çıkarılması gerektiği ifade edilirken, sürecin dikkate alınması gerektiği söylendi.