2010'da FETÖ'cü canilerle beraber 'evet' demiştiniz!

2010 yılında CIA destekli Gülencilerle beraber olup “evet” oyu çıkaranlar bugün “teröristler hayır diyor” propagandasında. Erdoğan’ın “okyanus ötesi”ndeki şahsa teşekkür ettiği 2010 referandumu ülkeyi adeta bir felakete sürükledi.

GÜNDEM 13.02.2017, 11:39 13.02.2017, 11:39
2010'da FETÖ'cü canilerle beraber 'evet' demiştiniz!

Birgün'den Deniz Coşan'nın haberine göre, İşte o “evet” sonrası yaşananlar:

 

12 Eylül 2010 referandumu sonrası referandumdan çıkan ‘Evet’ sonucunu değerlendirmek üzere yaptığı konuşmada birçok kesime ve kişiye teşekkür eden Recep Tayyip Erdoğan, ABD’de bulunan Fethullah Gülen’e de teşekkür etmişti. “Okyanus ötesinden bu sürece destek veren tüm kardeşlerimi kutluyorum” diyen Erdoğan, “Buradan okyanus ötesine mesajlar olduğuna göre bizim de bu mesajı verenlere bir cevabımız olması lazım” şeklinde konuştu.

2010 referandumu ile HSYK yapısı değiştirildi ve iktidarın yargıda kadrolaşmasının önü açıldı. Bu dinci kadrolaşma ile tarikatlar, cemaatler yargıya doluştu. Bu kadrolaşmada Fethullahçılar başı çekti. Erdoğan 5 Mart 2014’te, referandumda “evet” için birlikte mücadele ettikleri karanlık odağa dair şunları söyledi: “Bunların tek hedefleri vardı. İdari ve adli yargıyı ele geçirmek. Ve bunu başardılar.”

Suriye'nin kuzeyindeki El Bab'da hemen hemen her gün asker ölümleri yaşanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kez da Fırat Kalkanı Operasyonu'nun devamından yana olan ısrarını ortaya koydu. Erdoğan, "El Bab'tan sonra durmak... Böyle bir şey yok" dedi.

***

Genelkurmay'ın, IŞİD ile girişilen çatışma nedeniyle bir askerin daha yaşamını yitirdiği açıklamasından birkaç saat sonra Erdoğan, Bahreyn ziyareti için bulunduğu Atatürk Havalimanı'nda operasyona dair değerlendirmelerde bulundu.

El Bab'ın kuşatıldığını, IŞİD'in bölgeyi terk etmek üzere olduğunu savunan Erdoğan, "Öyle zannediyorum ki artık bundan sonrası an meselesidir. Planlama, planlanan uygulama da şu anda yürütülmektedir" dedi.

'Bundan sonrası an meselesi'
Güvenli bölge için çalışma yapıldığını açıklayan Erdoğan, şöyle devam etti; "Bu çalışmanın en doğu ayağında Cerablus vardır, en batı ayağında El-Rai vardır. Güneye doğru ilk etapta Dabık halloldu. Ondan sonra El-Bab şu anda hallolmak üzere. Bundan sonraki süreçte doğuya yönelik Münbiç ve Rakka olayı vardır." Erdoğan, 4-5 bin kilometre karelik güvenli bölgenin ardından ikinci hedeflerinin ise uçuşa yasak bölge olduğunu tekrarladı.
Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un Fırat Kalkanı Harekâtı'nın El Bab operasyonu sonrasında bitebileceğine dair ifadelerinin sorulması üzerine ise Erdoğan, şu yanıtı verdi; "El Bab'tan sonra durmak... Böyle bir şey yok. Orada bir iletişim sıkıntısı olabilir. DEAŞ’ın asıl merkezi El Bab değil Rakka. Bizim nihai hedefimiz DEAŞ'tan bu bölgenin temizlenmesi."

Rusya sorusunu ‘geçiştirdi’
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin, "Rusya askerlerimizi şehit ediyor, Pardonla geçiştiriyor. Şehitlerimizin hesabı mutlaka sorulmalıdır" sözleri de soruldu.

Soruyu 'geçiştirmeyi' tercih eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı; "Gerekli açıklamaları yaptık. Yaptığımız açıklama karşılıklı yapılmıştır. Gerek Genelkurmay başkanlarımızın karşılıklı olarak yaptıkları açıklama, bizim yapmış olduğumuz açıklamalar bu işin gerçek boyutudur. Bu süreç içerisinde bizlerin işleri daha hassas ve dikkatli şekilde götürme gayretlerimiz var. Zira CIA başkanının gelişiyle, bu arada ABD başkanı ile yaptığımız görüşme, bu arzu edilmeyen olay sonrası Putin'le yaptığımız görüşme; hepsi bu hassasiyetin nereden nereye vardığını göstermesi bakımından çok önemli."

‘Hayırcılar’ bu kez de darbeci oldu
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir diğer önemli gündemi ise 16 Nisan'da yapılacağı açıklanan anayasa değişikliği referandumuydu. 'Hayır' diyenleri 'terörden' sonra bu kez de 'darbeyle' özdeşleştiren Cumhurbaşkanı, şu yorumu yaptı; "Bölücü terör örgütü 'hayır' diyor. Dolayısıyla şu anda Kandil'de olanlarla beraber hareket edenler, uzantılarıyla beraber hareket edenler 'hayır' diyor. Öyleyse benim milletim o Kandil'dekilerle beraber, benim 248 şehidimi o şehadete gönderenlerle beraber, benim milletim hareket etmeyecektir. 16 Nisan, 15 Temmuz'un cevabı olacaktır. 'Hayır' diyenlerin konumu aslında 15 Temmuz'un yanında yer almaktır."

‘Sağlıklı bir anket dönemi değil’
Sonuçlarıyla AKP'yi mutlu etmediği bilinen anketlere de değinen Erdoğan ,"Şu anda sağlıklı bir anket döneminde değiliz. Bazı anketler gelmiyor dersem yalan olur ama asıl anketlerin bize akışı araziye çıkışla beraber daha da yoğunlaşacak. Halkımızın cumhurbaşkanlığı sistemini tam olarak anlama dönemine geldiğine ihtimal vermiyorum. Bunu anlatmamız lazım" dedi.

 

Yorumlar (0)