CHP'Lİ YALÇINKAYA'DAN 4 ARALIK DÜNYA MADENCİLER GÜNÜ AÇIKLAMASI

Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya Dünya Madenciler Günü ile ilgili bir basın açıklaması yaptı.

MECLİS 04.12.2016, 13:00 04.12.2016, 13:00
CHP'Lİ YALÇINKAYA'DAN 4 ARALIK DÜNYA MADENCİLER GÜNÜ AÇIKLAMASI

 

 

CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya 4 Aralık Dünya Madenciler Günü ile ilgili bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

 

 

İşte Yalçınkaya'nın o açıklaması:

Madencilik, hiç şüphesiz Dünyadaki tüm mesleklerden en zorlu ve en kutsalı, gerçek anlamda emek kelimesinin hakkını veren bir meslektir.  Her türlü tehlike ve zorluk altında, doğa ile mücadele ederek emek veren, ürettiği yer altı kaynaklarını insanlığın hizmetine sunan madencilere tüm toplumun vefa borcu vardır. Toprağın binlerce metre altında insanlığa hizmet için canları pahasına çalışan maden emekçilerine hak ettikleri değerleri vermek bir insanlık görevidir.

Yeraltı zenginlikleri bakımından dünyanın sayılı ülkelerinden biri olan ülkemiz, bu anlamda çok önemli ekonomik potansiyele sahiptir.  Ancak, ülkemizin zenginliklerini yer üstüne çıkaracak madenciliğimizin ve madenlerimizi ekonomimize kazandıracak madencilerimizin durumu AKP iktidarının “kar hırsını” ve özelleştirmeleri önceleyen politikaları ve bu politikaların bir yansıması olan “rödovans” sisteminin sonucunda her geçen gün kötüye gitmektedir. Can güvenliği ve iş güvencesinden yoksun, taşeron sisteminin son derece güç koşulları altında evlerine ekmek götürmek isteyen madencilerimiz, ölüm ve işsizlik kıskacında boğulmak istenmektedir. Maden ocakları işleten işverenlerin, iktidar ile yakın ilişkileri ocakların denetimsizliğini ve bu denetimsizliklerin dikkatlerden kaçırılmasını, yaşanan iş cinayetlerinin üstünün örtülmesini,  her türlü usulsüzlük ve hukuksuzluğu beraberinde getirmektedir. Her defasında yaşanan bu acı süreç, ne yazık ki olası yeni iş cinayetlerine de davetiye çıkarmaktadır.

Türkiye’de bugün “maden” deyince akıllara ne yazık ki ya “iş cinayeti” ya da “çevre katliamları” gelmektedir. Ülkemizin ağır sanayisini omuzlarında taşıyan sektörde iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda bir iyileşme sağlanamamıştır. Soma’da, Kozlu’da, Ermenek’te ve son olarak Şirvan’daki felaketlere yas tutan ülkemizin iş güvenliği karnesi maalesef iyi değildir. Türkiye’de 2003-2014 yılları arasında 1075, 2014 yılında 354, 2015 yılında 67 ve 2016 yılı Kasım ayı başı itibarıyla 45 maden emekçisi iş kazalarında hayatını kaybetmiştir. Bu acı tablodan da anlaşıldığı üzere ülkemiz ölümlü kazalarda dünyada üçüncü, Avrupa’da ilk sıraya oturtmuştur.  Madencilikte özel, taşeron işletmecilik arttıkça, kalifiye işçinin ve iş güvenliğinin yerini “kar hırsı” aldıkça maalesef iş cinayetlerinin artacağını ön görmek kehanet olmayacaktır. 

Bir diğer önemli husus da ülkemiz ağır sanayisinin can damarlarından olan ve ülkemizin kalkınmasında çok önemli yeri ve rolü olan Türkiye Taş Kömürü Kurumu’nun (TTK) damarları bugün kesilmek istenmektedir. 1980’lerden sonra başlayan, TTK’yı küçültme ve psikolojik olarak çökertme sürecini, bugün mevcut siyasi iktidar daha ileri boyutlara taşımıştır. 

 

TTK, bugün tarihindeki en az çalışan işçi sayısıyla, yine tarihinin en az üretimini gerçekleştiren bir kurum durumuna düşürülmüştür. Türkiye’nin en stratejik kurumlarından biri olan TTK’da 2002 yılında 15 bin 761 olan toplam ortalama işçi sayısı 2015 yılında 8 bin 982’ye düşmüş, yıllık üretim (tüvenan) ise 3.2 milyon tondan 1.5 milyon ton düzeyine gerilemiştir. Kapasitesinin altında çalıştırılarak göz göre zarara ve kapatılmaya sürüklenen TTK’da zaman yitirmeden hak ettiği yatırımlar yapılmalı ve üretim işçisi açığı derhal giderilmelidir. Ağır sanayimizin lokomotifi TTK’nın ayakta kalarak, ülkemiz ve bölge ekonomisine katkı sağlayabilmesi için bu taleplerin karşılanması bir zorunluluktur. Bu talepler sadece bir istihdam sorunu olarak görülmemeli, aynı zamanda kurumda çalışan işçilerimizin iş güvenliği ve işçi sağlığı açısından, daha güvenli çalışma ortamına kavuşabilmeleri açısından da acil ve zorunlu bir ihtiyaç olarak kabul edilmelidir.

Mаdеnlеrimiz elbette ülkеmiz için çоk önеmlidir. Madencilik geliştirilmeli, bu sektörün karşı karşıya kaldığı sorunlar ortadan kaldırılmalıdır. Ancak bizim için еn büyük dеğеrimiz insаnımızdır. Dolayısıyla maden işletiminde asıl konu insana verilecek önem olmalıdır. Bu nedenle, yer altı ve yer üstü zenginliklerimizin ülke ekonomisine kazandırılmasında; iş güvenliği, işçi sağlığı ve çevresel değerler daima öncelikli olarak yer almalıdır.  Maden emekçisi kardeşlerimizin çalışma koşulları çağdaş ve gelişmiş ülkelerin standartlarına yükseltilmeli, emeklerinin değerini alması için bir an önce bütün hakları verilmelidir.

Bu duygu ve düşüncelerle, Dünya Madenciler Günü’nde insanlığa hizmet adına yerin binlerce metre altında ülkemize ışık olmak için kazmasını sallarken şehit olmuş tüm maden şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyor, çalışan madencilerimize esenlikli günler diliyor, ülkemizin ve bölgemizin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutluyorum. Güvenli, sağlıklı, doğa dostu ve ekonomiyi gözeten madencilik günlerini el birliğiyle sağlayacağımıza olan inancımla saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

 

Yorumlar (0)