Mehmet Göker:Çiftçinin borcu 222 kat arttı

Burdur’un yayla seracılığındaki en önemli üretim merkezi olan Söğüt beldesinde bulunan domates üreticilerimiz sıkıntılar yaşadığını belirten GÖKER,“Sebzelerinin para etmediğinden dert yanan çiftçilerimiz gübre, mazot, ilaç ve fide fiyatlarından şikâyet etmekte ve devletten yardım istemektedir. Fide ve gübre fiyatlarında yüzde 50’lik bir bütçe desteği, ÖTV’siz mazot ve tarımsal elektrik ücretlerinde destekleme bekleyen üreticilerimiz söz konusu bu sorunlarının bir an önce çözüme kavuşmasını beklemektedirler” dedi.

AKP’nin iktidar olduğu 17 yıllık süreçte diğer stratejik sektörler gibi tarımın da hak ettiği değeri bulamadığını ve bir çöküşün içerisine doğru sürüklendiğini söyleyen CHP’li Vekil, “Çiftçimiz, üreticilerimiz yoksulluğa itilerek, tarım kesimi yok edilmeye çalışılmıştır. 2006 yılında çıkarılan Tarım Kanunu’nda, tarımsal destekleme için bütçeden ayrılması gereken kaynağın milli gelirin yüzde 1’inden az olamayacağı hükmü bulunmasına rağmen Tarıma ayrılan destek milli gelirin yüzde 0,36'sı ile 0,63’ü aralığında kalmıştır. Yani AKP iktidarı kendi çıkardığı kanuna bile uymamaktadır.” diyerek serzenişte bulundu.

Sonuç olarak, yeterli destek göremeyen ve ürettiğinden para kazanamayan çiftçimiz borç batağına saplanmıştır tespitinde bulunan GÖKER,“AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılında 2,8 milyon çiftçinin o günkü borcu 530 milyon lira civarındaydı. Bugün ise çiftçi sayısı 2,1 milyona gerilemiş ve çiftçilerin toplam borcu 118 milyar liraya yükselmiştir. Çiftçimizin borcu 222 kat artmış ve söz konusu bu borçlar yapılandırılmazsa, çiftçimizin gelecekte bu borcu ödemesi ve tekrar üretimde kalması mümkün olmayacaktır” diyerek Bakanlığa bazı sorular yöneltti.

CHP Burdur Milletvekili Dr. Mehmet GÖKER yazılı soru önergesinde şu sorulara yer verdi.

Üreticilerimiz için, fide ve gübre fiyatlarında yüzde 50’lik bir bütçe desteği, ÖTV’siz mazot ve tarımsal elektrik ücretlerinde destekleme konusunda Bakanlığınızca yürütülen bir çalışma var mıdır?

Üreticilerimizin zarar etmesini engellemek adına, ürün ekiminden önce arz-talep dengesinin gözetilmesi ve tarım planlaması konularında düşünceleriniz nedir?

2006 yılında çıkarılan Tarım Kanunu’nda, tarımsal destekleme için bütçeden ayrılması gereken kaynağın milli gelirin yüzde 1’inden az olamayacağı hükmü bulunmasına rağmen tarıma ayrılan desteğin yüzde 1’den az olmasını nasıl karşılıyorsunuz?

AKP’nin iktidarda olduğu 17 yıl boyunca çiftçinin borcunun 222 kat artmış olması hususunu nasıl değerlendiriyorsunuz?