İYİ Partili Subaşı: “Geç hazırlanan iddianameler masum vatandaşın hayatını altüst ediyor”

Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Cumhuriyet Savcıları tarafından açılan soruşturmalarda, iddianame hazırlığının yıllar sürmesine dikkat çekerek, 5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununda yapılacak değişiklikle, Savcılara iddianame hazırlığı konusunda belli bir süre verilmesi gerektiğini dile getirdi.

Vekil Haberleri 30.09.2020, 11:55
İYİ Partili Subaşı: “Geç hazırlanan iddianameler masum vatandaşın hayatını altüst ediyor”

Subaşı, ‘’yıllar süren iddianame hazırlığı; masum vatandaşların hayatlarını alt üst edilebilmektedir’’ dedi.

Hasan Subaşı, 5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini TBMM Başkanlığına verdi.

Değişiklikle ilgili gerekçelerini de anlatan Subaşı, ‘’Yürürlükte olan 5271 Sayılı Kanuna göre; suç şüphesi üzerine soruşturma dosyası oluşturulur, soruşturma evresinde yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilirse iddianame düzenlenir, aksi halde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilerek soruşturma sona erdirilir’’ dedi ve soruşturma aşamasını yürütecek ve iddianame hazırlayarak Hakim’e sunacak olan Savcı’nın söz konusu iddianameyi hazırlaması için kesin bir süre belirlenmemiş olduğunu, bu konunun yasada açık bırakıldığını anlattı.

Ülkemizde, şüpheli olarak değerlendirilip soruşturma başlatılan kişiler hakkında yıllarca iddianame düzenlenmeden soruşturma dosyası bekletilebildiğini, tutuklu kaldığını söyleyen Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, bir de örnek vererek şöyle devam etti:

“Özellikle muhalefet söz konusu olduğunda bu soruşturma dosyaları siyaseten yıpratıcı bir araç haline getirilmek isteniyor. Öyle ki, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener hakkında başlatılan soruşturma, 5 yıla yakın süre geçmesine rağmen ifadeye çağırılmamış, iddianame düzenlenmemiş, dosyası da kapatılmamıştır.

Soruşturma dosyasının oluşturulmasından sonra belirli bir süre içerisinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilerek soruşturmanın sona erdirilmesi kişilerin lekelenmeme hakkı ve masumiyet karinesi ilkelerinin de bir sonucudur. Aksi halde, uzun yıllar boyunca bekleyen soruşturma dosyaları sebebiyle kişiler şüpheli görülmektedir.

İş arayan iş bulamamakta, olumsuz güvenlik raporları nedeniyle kamuda görev alamamakta, toplumda adeta suçlu muamelesi görerek dışlanmaktadır. Keyfi bir şekilde hazırlanacak ve yıllarca bekletilecek bir soruşturma dosyasıyla masum vatandaşların hayatları alt üst edilebilmektedir”

İş insanı Osman Kavala örneğini veren Subaşı; "görüleceği üzere yıllardır iddianamesi hazırlanmadan neyle suçlandığını bile bilmeden birçok yurttaşımız yıllarca tutuklu kalmaktadır. Kişi hak ve özgürlüklerinin güvencesi olan hukuk kurumlarımız siyasi iradenin yönlendirmeleri sonucu talimatlar çerçevesinde yaşamları karartıp siyasetin elinde baskı aracı olarak kullanılabilmektedir. Yeterli delil yok ve salıverilmesi gereken hallerde bile yıllarca delil topluyoruz gerekçesiyle savcılar kişileri özgürlüğünden mahrum bırakmaktadır. Hukuk adamları eliyle hukuk ve adaleti yok sayamayız." dedi.

Subaşı, Bu gerekçelerle ceza yargılamasının temeli olan soruşturma evresinde hedef süre uygulaması getirilmesi bir zorunluluk haline geldiğini de hatırlatarak, Yasa Teklifi maddelerini de şöyle açıkladı:

MADDE 1- Ceza Muhakemeleri Kanununun Soruşturma başlıklı İkinci Kitabı altında yeni bir madde ihdas edilerek soruşturmaların sonlandırılması için hedef süre belirlenmiştir. Böylece, suça ilişkin ihbar veya şikâyet, resmi makamlara bildirildikten sonra 3 ay içerisinde Savcılık makamı soruşturmayı sonlandırarak iddianame düzenler ya da kovuşturmaya yer olmadığı kararı verir. Bu süre, zorunlu nedenler bulunması halinde 3’er aylık sürelerle en fazla 12 aya kadar uzatılabilir.

MADDE 2- İhdas edilen yeni madde uyarınca iddianame düzenlenmesini içeren 170. Maddede uygun değişikliğin yapılması önerilmiştir.

MADDE 3- İhdas edilen yeni madde uyarınca Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar düzenlemesini içeren 170. Maddede uygun değişikliğin yapılması önerilmiştir.

CEZA MUHAKEMELERİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ

MADDE 1- 4.12.2004 tarih ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununun Soruşturma başlıklı İkinci Kitabı altında yeni bir madde ihdas edilmiş sonra gelen madde numaraları teselsül ettirilmiştir.

Soruşturma Süresi

Madde 157 – Suça ilişkin ihbar veya şikâyet, resmi makamlara bildirildikten sonra 3 ay içerisinde Savcılık makamı soruşturmayı sonlandırarak iddianame düzenler ya da kovuşturmaya yer olmadığı kararı verir. Bu süre, zorunlu nedenler bulunması halinde 3’er aylık sürelerle en fazla 12 aya kadar uzatılabilir.

MADDE 2- 4.12.2004 tarih ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununun 170. Maddesi 2. Fıkrasında yer alan “Soruşturma evresi sonunda” ibaresinde sonra gelmek üzere;

“suç şüphesinin öğrenilmesinden sonra 3 ay, zorunlu nedenler bulunması halinde en çok 12 ay içerisinde sonuçlandırılacak” ibaresi eklenmiştir.”

MADDE 3 - 4.12.2004 tarih ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununun 172. Maddesi 1. Fıkrasında yer alan “Cumhuriyet savcısı” ifadesinden sonra gelmek üzere;

“suç şüphesinin öğrenilmesinden sonra 3 ay, zorunlu nedenler bulunması halinde en çok 12 ay içerisinde sonuçlandırılacak” ibaresi eklenmiştir.”

MADDE 4 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5 - Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.

Yorumlar (0)