GÖKHAN ZEYBEK : SÖZ VERDİK, YERİNE GETİRDİK

Zekeriyaköy, Kilyos, Uskumruköy’ u hatta İstanbul’u doğrudan doğruya yeni açılmış olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ne ve Yeni Havaalanına bağlayan bu ana cadde 30 aydır, yani neredeyse 3 yıldır bitmeyen inşaat faaliyetleri nedeniyle kullanılamıyor.

Vekil Haberleri 12.09.2019, 14:45 12.09.2019, 15:13
GÖKHAN ZEYBEK : SÖZ VERDİK, YERİNE GETİRDİK

Burada yaşayan insanlar toz toprak içinde 30 ay yaşamak zorunda kaldılar. Vatandaş tükendi, esnaf battı.

“CHP’YE %88 OY VEREN ZEKERİYAKÖY VE USKUMRUKÖY MAHALLELERİ AKP YÖNETİMİ TARAFINDAN CEZALANDIRILDI.”

Görüntü şu; burada mevcut iktidar tarafından vatandaş cezalandırıldı, bir haksızlık yapıldı. Zekeriyaköy ve Uskumruköy, Cumhuriyet Halk Partisine %87-88 oranında oy veren mahalleler. İdeolojik olarak bu bölge halkının cezalandırılmasına artık bir son vermemiz gerekiyordu. Geçtiğimiz günlerde Sayın Ekrem İmamoğlu Kısırkaya’da Hayvan Rehabilitasyon Merkezini ziyaret ettiğinde kendisini bizzat ben bu güzergaha getirdim. Ve bu cezayı, bu haksızlığı sonlandırmak için girişimlerimize başladık.

Biz hem Uskumruköy’de yaşayanlara hem Zekeriyaköy’de yaşayanlara bir söz vermiştik. “Bu seçimi Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu kazandığında göreceksiniz biz size bu yolun açıldığını, bu asfaltın yapıldığını müjdeleyeceğiz” diye. Ve sözümüzü tuttuk. Bir kaç güne kadar bu yolu açıyoruz.

“İSFALT NEDEN 9 YILDIR ASFALT YAPAMIYORDU?”

Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem Bey burada inceleme yaptıktan sonra Genel Sekreter Yardımcısı Murat Bey’e talimatını verdi ve onlar da İSFALT A.Ş. üzerinden ihaleyi gerçekleştirdiler. Şu an Büyükşehir Belediyesinin İSFALT A.Ş. si yani Büyükşehir Belediyesine bağlı olan ve bugüne kadar asfalt işini 9 yıldır yapamayan İSFALT şimdi asfalt yapmaya başladı.

Neden mi 9 yıldır asfalt işini İSFALT A.Ş. yapamıyordu?

Çünkü; İstanbul Büyükşehir Belediyesinin asfalt ihalesini kendi yan şirketi İSFALT A.Ş. şirketi değil MET-GÜN firması kazanıyordu. Çünkü ihaleleri yandaş MET-GÜN’ ün kazanması için o düzende şartname hazırlanıyordu. Yani Büyükşehir Belediyesinin kendi şirketi ihalelere girmekten yasaklı hale getiriliyordu. Orada da başka bir yanlış ve uygun olmayan bir düzenleme vardı.

“ESAS OLAN; KAMU KAYNAKLARINI DOĞRU, VERİMLİ KULLANMAK VE BAŞLAMIŞ OLAN YATIRIMLARI HIZLI BİR BİÇİMDE BİTİRİP HALKIN MUTLULUĞUNU VE REFAHINI ARTTIRMAKTIR.”

Biz bu konuları Cumhuriyet Halk Partili Belediyeler ya da Adalet ve Kalkınma Partili Belediyeler diye ayrım yaparak değerlendirmiyoruz. Öncelikli olarak başlamış ve yarım kalmış olan işlerin tamamlanması konusunda bir çaba içerisindeyiz. Sayın İmamoğlu ile yaptığımız toplantıda yeni hiç bir ihale açılmaması; önceliğin Adalet ve Kalkınma Partisi döneminde yapılmış olan ve imalatı durmuş projelerin bitirilmesi konusunda bir çalışma yaptık.

Bizim buradaki değerlendirmemiz şu;

İktidarlar süreklidir. Belediyelerin yapmaya başladığı işler, göreve gelen başkaları tarafından devam ettirilir. Esas olan; kamu kaynaklarını doğru, verimli kullanmak ve başlamış olan yatırımları hızlı bir biçimde bitirip halkın mutluluğunu ve refahını arttırmaktır.

“AYAZAĞA’DAKİ HAKSIZ VE EKSİK UYGULAMA DERHAL DÜZELTİLECEK.”

Ayazağa’da yaşayan yurttaşlarımıza da bir bilgi vermek istiyorum.

Ayazağa 'da İSKİ; Mustafa Kemal Atatürk caddesinde bir kanal çalışması yapmıştı. Bu kanal çalışmasını yapan müteahhit firmanın yanlış imalatları sonucunda caddenin asfaltı kimi yerlerde 20-30 cm çöktü. Bu haksız ve eksik uygulamayı yapan müteahhit firmayı çağırıp o bölgeyi derhal eski haline getirmesini isteyeceğiz ve sağlıklı biçimde teslim etmesi için de devletin caydırıcı gücünü kullanacağız.

CHP İKTİDARINDA MAĞDUR MÜTEAHHİT OLMAYACAK ANCAK İŞİNİ DOĞRU YAPMAYAN MÜTEAHHİDE DE TAVİZ VERMEYECEĞİZ.”

Biz şunu açık açık söylüyoruz;

Cumhuriyet Halk Partisinin İstanbul iktidarında hiçbir müteahhit yaptığı işin karşılığı olan parasının belediyede kalmayacağına emin olabilir. Ama belediye’ye iş yaparken şartnameye uygun olmayan imalatları yaptığında da belediyenin bu duruma müdahale edeceğini ve orayı yeniden yaptıracağını da bilmesi gerekir.

“İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, BİTİREMEYECEĞİ HİÇ BİR PROJEDE İHALEYE ÇIKMAYACAK. TERCİHLERİMİZİ VE ÖNCELİKLERİMİZİ HALKIN İVEDİLİKLE ÇÖZÜLMESİ GEREKEN SORUNLARI ÜZERİNDE ODAKLAŞTIRACAĞIZ.”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden geçmiş olan Sarıyer-Kilyos arasındaki yaklaşık 7 km’lik bir tünel planı vardı. Tekrar söylüyorum; İstanbul Büyükşehir Belediyesi bitiremeyeceği hiç bir projede ihaleye çıkmayacak. Şu an İstanbul’da başlamış olan yaklaşık 450 km’lik metro inşaatlarını tamamlamadan, siyasi şov uğruna ödeneği olmayan, bütçesi olmayan, karşılığı olmayan hiç bir temel atma işlemini yapmayacağız.

Bunun yanında; şu an İstanbul da çok sayıda spor tesisi yarım kalmış durumda, otoparklar yarım kalmış durumda, şehri birbirine bağlayacak olan yollarda problemler var. Tercihlerimizi ve önceliklerimizi halkın ivedilikle çözülmesi gereken sorunları üzerinde odaklaştıracağız. Sarıyer-Kilyos arasındaki tünel inşaatı hem bütçe büyüklüğü açısından çok yüksek bir maliyet getiriyor, hem de şu an öncelikli olarak yapılması gereken proje noktasında değil.

SARIYER’ DE 3 OKUL, OKULLARIN AÇILMASINA 1 HAFTA KALA DEPREM RİSKİ NEDENİYLE BOŞALTILDI. ADALET VE KALKINMA PARTİSİ İKTİDARI TOPLUMA KARŞI SORUMSUZ, ÖZENSİZ VE CİDDİYETSİZ.

Sarıyer’de 3 tane okul, okulların açılmasına 1 hafta kala deprem riski nedeniyle boşaltıldı. Öncelikle; Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarının topluma ne kadar sorumsuz ne kadar özensiz ve ciddiyetsiz yaklaştığını buradan görebiliriz. Bu okullar ile ilgili raporlar 1 yıl önce hazırlandıysa, siz Haziran başında okullar tatil olduğunda velilere bu okulların hangi gerekçeyle açılamayacağını bildirirdiniz ve veliler de böylelikle tedbirini alabilirlerdi.

Sarıyer Belediye Başkanımız Sayın Şükrü Genç bu okulların yeni öğretim yılında açılması için ciddi biçimiyle adımlar attı. Tuncay Artun İlköğretim Okulu ile ilgili şunu söyleyeyim; Belediye yaz döneminde bu okula çok ciddi biçimde bakım ve onarım yaptı. Ama AKP yönetimi Eylül ayının başında bu okulun eğitime kapatıldığını söylüyor. Bu hem Sarıyer Belediyesinin kaynaklarının verimsiz kullanılmasına yol açıyor hem de Reşitpaşa’da ve Emirgan’da oturan velilerimiz açısından ciddi bir mağduriyet yaratıyor.

“İYİ Kİ CANAN KAFTANCIOĞLU İLE BİRLİKTE YOL YÜRÜMÜŞÜZ.”

Ben İstanbul İl Kongresinde Sayın Canan Kaftancıoğlu’ nun İl Başkanı olması için destek vermiş, kendisini desteklemiş bir siyasetçiyim ve bununla gurur duyuyorum. İyi ki Canan Kaftancıoğlu ile birlikte yol yürümüşüz. Bu sayede de başta İstanbul olmak üzere bütün Türkiye’nin bu ülkenin vatandaşlarına yakışan biçimde yönetilmesi için hepimiz elimizi taşın altına koymuş bulunuyoruz.

Ben Canan Hanım’ın duruşu, mahkeme salonunda vermiş olduğu savunma, kendisine ceza verildikten sonra soğuk kanlılığını koruyuşu ve geleceği ilişkin verdiği mesajlar nedeniyle kendisine yürekten teşekkür ediyorum.

“BU MAHKEMELER BUGÜN VAR OLUP, YARIN OLMAYACAK MAHKEMELERDİR. BU MAHKEMELERİN ERGENEKON VE BALYOZ MAHKEMELERİNDEN BİR FARKI YOKTUR.”

Bu mahkemeler bugün var olup, yarın olmayacak mahkemelerdir. Bu mahkemelerin Ergenekon ve Balyoz mahkemelerinden bir farkı yoktur. Bu mahkemelerde ceza alan insanlar Türkiye’ de halkın gönlünde itibar kazanırken, bu cezaları veren insanlar yok olacaklardır. Bu mahkemelerin verdiği karar bizim açımızdan yok hükmündedir. Dilerim İstinaf Mahkemesi’nde gerekli düzeltmeler yapılır ve düşünce özgürlüğünü, ifade özgürlüğünü cezalandırma anlayışından artık vazgeçilir.

“CANAN HANIM BİZİM YOL ARKADAŞIMIZDIR.”

Canan Hanım bizim yol arkadaşımızdır. Cumhuriyet Halk Partimizin 1 milyon 200 bin’den fazla üyesinin hakkını, hukukunu, Türkiye’deki 82 milyon insanın hakkını hukukunu nasıl koruyorsak, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı’nın hakkını korumak için de elimizden gelen her çabayı göstereceğiz.

Yorumlar (0)