Gergerlioğlu: Türkiye’de Sağlık Bakanlığı işini çok iyi yapan bir kurum gibi gösterildi ama sonrasında gerçek dışı beyanlar apaçık ortaya çıktı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Ömer Faruk Gergerlioğlu ÖFG TV 99. Bölümde Harvard Üniversitesi öğretim görevlisi mikrobiyoloji uzmanı Doç. Dr. Emrah Altındiş ile Covid-19 Pandemisi Gündemini Değerlendirmiştir.

Vekil Haberleri 23.12.2020, 11:23 23.12.2020, 11:27
Gergerlioğlu: Türkiye’de Sağlık Bakanlığı işini çok iyi yapan bir kurum gibi gösterildi ama sonrasında gerçek dışı beyanlar apaçık ortaya çıktı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Ömer Faruk Gergerlioğlu ÖFG TV 99. Bölümde Harvard Üniversitesi öğretim görevlisi mikrobiyoloji uzmanı Doç. Dr.  Emrah Altındiş ile Covid-19 Pandemisi Gündemini Değerlendirmiştir.

Ö. F. Gergerlioğlu: Herkese iyi akşamlar değerli izleyenler ÖFG TV’nin yeni yayın programı ile karşınızdayız. Her hafta salı akşamı saat 21.00’de sizlerle birlikte oluyoruz. Bu hafta da çok önemli, değerli bir konuğumuz var. Amerika Birleşik Devletleri’nden kendisine online bağlanıyoruz. Hocamız bizim 2020’de hayatımızı alt üst eden, tüm dünyanın aslında, tüm dünyadaki insanların hayatını alt üst eden çok önemli bir konu ile ilgili konuşacak ve bu konuyu uzun süredir takip ediyoruz, sosyal medyadan hocamın twitlerini takip ediyoruz ve çok önemli değinilerde bulunuyor, Türkiye’nin sağlığı ve aşı konusunda son derece önemli görüşleri var kendisinin. Prof. Emrah Altındiş hocamız. Hocam hoşgeldiniz.

Emrah Altındiş: Hoşbulduk Ömer Faruk Bey çok teşekkür ediyorum beni davet ettiğiniz için.

Türkiye hazır mıydı?

Ö. F. Gergerlioğlu: Sağolun biz teşekkür ederiz programımıza katıldığınız için. Değerli hocam ilk önce ben size Türkiye’de ve Dünya’da yaygın bir şekilde halen yaşanmakta olan bu Korona Virüs (Covid-19) enfeksiyonu açısından görüşlerinizi sormak isterim. Türkiye hazır mıydı? İnsanlar hayatlarını kaybetti, hasta oldular, insanoğlu ve devletler, iktidarlar bu konuda ne durumdaydı Türkiye bilhassa tabi, bizi dünyanın dört bir tarafından izleyenler var ama özellikle Türkiye toplumu önemli şekilde izliyor bu konuda görüşlerinizi alalım, söz sizde hocam.

1.5 milyon kişi bu virüsten dolayı hayatını kaybetti. Muhtemelen bu tespit edilenler en az 2 katı ben ölüm olduğunu tahmin ediyorum

Emrah Altındiş: Aralık ayında ilk virüsün Çin’de Wuhan’da yavaş yavaş yayılmaya başladığını öğrendiğimizde bunun bir pandemiye dönüşüp, dönüşmeyeceğini bilmiyorduk, şimdi 1 sene geçti Çin’de ki ilk virüs haberlerini almaya ilk başladığımız günden bugüne, dünyadaki resmi rakamlara göre 1.5 milyon kişi bu virüsten dolayı hayatını kaybetti. Muhtemelen bu tespit edilenler en az 2 katı ben ölüm olduğunu tahmin ediyorum dünyada. Çok hızlı bir yıkıma yol açtı bu yeni tip Korona Virüs’ü. Pandemiler aslında siz de Ömer Faruk Hocam biliyorsunuz, virüslerin dönüşümü hep bizim yaşadığımız şeyler, insanlık olarak yaşadığımız olaylar. Yeni değil ve bundan sonra da başımıza gelecek insanlık, doğa ile kurduğu ilişkiyi bu şekilde sürdürdüğü sürece bu kadar yıkımlara yol açtığı sürece doğada, virüslerin dönüşümünü de hızlandırmış olacak, daha başka canlıları enfekte eden virüslerin bizi de enfekte edebilme koşullar yarattığımız için yeni pandemiler de önümüzdeki 100 yıl içinde yenilenecek. Bunlardan en önemlisi de grip pandemileri olacak muhtemelen, influenza. Buna çok hazırlıksız yakalandı dünya. Çünkü kaynakları bu canlı hep yıkıma harcıyor kurduğu düzen içerisinde yapıma değil. Işte silahlara harcanan paralar, hastanelere harcansaydı daha hazırlı olabilirdik. Virüs bir yanda bütün dünyaya yayıldı önce Avrupa’da İtalya’yı sonrasında İspanya’yı sonrasında Kuzey Amerika’yı şu anda Amerika Birleşik Devletleri’nde korkunç bir kriz sürüyor, günde 3 binin üzerinde insan ölüyor, 200 bin üzerinde vaka tespit ediliyor.

İtalya’da, Çin’de ne olduğunu görmüştük, virüs daha Türkiye’ye gelmek üzereydi bunu da biliyorduk, gerekli hazırlıklar yapılmadı, testler mesela çok uzun süre komik rakamlar da kaldı

Dünya’da da bu yıkım devam ediyor. Bu arada Çin, Yeni Zelanda, Avustralya, Güney Kore, Japonya bu ülkeler virüsü çok iyi kontrol edebilen ülkeler oldu, bir başarı konuşacaksak da onlardan konuşabiliriz. Türkiye’ye geleceksek Türkiye’nin biraz zamanı vardı. İtalya’da, Çin’de ne olduğunu görmüştük, virüs daha Türkiye’ye gelmek üzereydi bunu da biliyorduk, gerekli hazırlıklar yapılmadı, testler mesela çok uzun süre komik rakamlar da kaldı, 3-5 bin test yaptılar günde. Şu anda Türkiye 220 bin test kapasitesine çıkabildi, o günlerde çıkabilseydik, biz bu işi çok daha erken halledebilirdik. Türkiye İtalya’da, İspanya’da, Fransa’da, Amerika Birleşik Devletleri’nde, Çin’de uygulanan bu kapanmayı, karantinayı hiçbir zaman uygulamadı. Göstermelik, hafta sonu 2-4 günlük kapanmalar yaptı, onların da etkisi çok yetersiz oldu ama belki en talihsizi sayıların saklanması oldu.

30 bin vaka olarak açıklamaya başlamışlardı geçtiğimiz hafta fakat artık onların da rakamların da ne kadar doğru olup olmadığını bilmiyoruz fakat bugün yaşadığımız bu yangına sebep oldu.

 Sayılar saklandıkça toplumda bir rehavet oluştu bu nasıl olsa 85 Milyon ülkede bin kişiyi etkiledi diye düşündü insanlar ve hiç umursamadılar bu ölümcül virüsü bu da bugünlerde karşılaştığımız günde 30 bin vaka olarak açıklamaya başlamışlardı geçtiğimiz hafta fakat artık onların da rakamların da ne kadar doğru olup olmadığını bilmiyoruz fakat bugün yaşadığımız bu yangına sebep oldu. O yazın bulaşın bu kadar artarak devam etmesi, dolayısıyla şeffaflığın olmaması, gerekli önlemlerin alınmaması, sağlık çalışanlarının korunmaması dolayısıyla şu anda Türkiye’nin neredeyse her ilçesinde, her kasabasında Covid-19 yayılmış durumda, ölümler devam ediyor, ölümlerin 50 bin civarında olduğu tahmin ediliyor Covid-19’dan ötürü Türkiye’de geçen sene ile karşılaştırıldığında artmış ölümlere bakılarak. Dolayısıyla Türkiye’yi yönetenler bu pandemi yönetiminde sınavdan kaldılar ama o sınavdan kalmanın acısını toplum ödeyerek ya da hasta olarak geçiriyor.

Ö. F. Gergerlioğlu: Sizce etkin, radikal önlemler olarak ne yapılabilir?

Resmi rakamlara göre günlük 250 ölümü topluma kanıksattılar. Bu ayda 7500 ölüm eder.

Emrah Altındiş: Şu anda da aslında hala yapılabilir, yani yapılabilecek olan şeyler dünyada yapılanlar. Yazın kontrol edebilmişti Avrupa’da ki ülkeler çünkü onlar çok sert ilk geldi İtalya’ya ve İspanya’ya çok yoğun ölümlere yol açtı, orada karantinalar ile orada virüsün yükünü azalttılar sağlık sistemi üzerinde, yaz boyunca İspanya, İtalya, Almanya’da 100-200-300 seviyesindeydi günlük vakalar onlar da yavaş yavaş önlemleri bıraktılar ve kışın onlar bir daha ikinci dalga ile karşı karşıyalar. Biz hiç karantina ilan etmedik! Biz testleri yetersiz sayıda tuttuk. Benim pek çok akrabam da sağlık çalışanı, sağlık çalışanlarına test yapılmıyor Türkiye’de. Bu insanların enfeksiyona maruz kalma riski Türkiye’de ki sağlık çalışanlarının normal toplumun 3 ila 5 katı arasında, böyle bir gerçek varken, sağlık çalışanlarının testlenmemesi, risk altında olan insanların testlenmemesi test sayılarının sadece semptomlulara yapılıyor olması çok büyük sorunlardı, hala bizim bu sorunu aşmamız lazım test yapmamız lazım ama bazı şehirleri başından beri konuşuyoruz. İstanbul, Bursa, Gaziantep vb. Enfeksiyonun çok yayıldığı şehirlerde bizim karantina ihtiyacımız var. Bu karantina minimum 2 hafta olabilir fakat 4 hafta olması daha da yeterlidir, Türkiye bunu da yapmıyor. Şu anda sağlık çalışanlarına nefes aldıracak önlemleri de almıyorlar. Sadece hafta sonu 2 günlük yasaklar ile bunun çok az azaltabiliriz ama gerçekten azaltmak istiyorsak 4 hafta şu karantinayı uygulamamız bu esnada ihtiyacı olan tüm insanların devlet tarafından destek sağlanmasını sağlanması. Herkes tuzu kuru değil, herkes iyi koşullarda yaşamıyor, günü birlik çalışarak yaşayan insanlar var, onlara da sosyal devlet desteği ile karantina uygulanmalı. Bunu onları söylemeden düşünmüyorum. İnsanları açlık ile sınamamamız lazım ama virüsü durdurmamız için insandan insana bulaşıyı durdurabilmek için karantina uygulamamız gerekiyor yoksa bu ölümleri daha ne kadar sürdüreceğiz? Resmi rakamlara göre günlük 250 ölümü topluma kanıksattılar. Bu ayda 7500 ölüm eder. Hem de bu önlenebilir bir hastalık, bunu engellememiz için çok yoğun test yapmamız, çok yoğun önlemler alıp karantina uygulamamız gerekiyor, insanların birbiri ile kapalı alanlarda zaman geçirmesini engellememiz yoluyla olabilir.

Ö. F. Gergerlioğlu: Burada bizim gördüğümüz iktidar ekonomiyi çok kötü bir yere getirdi ve vatandaşlara ekonomik sağlama noktasında yetersiz olduğunu hissetmesi dolayısıyla vatandaşa bu işi yüklemesi gibi görünüyor hocam ve sonuçta da bir de yaz tatilinde bir siz de dikkat ettiniz mi bilemiyorum, ben ağustos ayından itibaren böyle bir artan ivme gördüm ve hani o zamanlardan itibaren sokağa çıkma yasaklarının aslında uygulanması gerekiyordu değil mi ne dersiniz bu konularda?

Sürekli rehavet mesajları verdiler ve Türkiye’ye hiçbir doğruluğu olmayan bir başarı hikayesi anlatılmaya başlandı, o dönem bu işin ciddiyetini anlayan bilim insanlarını biz uyardığımızda felaket tellalı olarak suçlanıyorduk

Emrah Altındiş: Biz şimdi ilk mart, nisan ayında virüs Türkiye’ye çattı ve ondan sonra önlemler alınmaya başlandı ve önlemler sonucunda gerçekten de sayılarda bir azalma oldu. 1 Haziran’a doğru yaklaşırken Türkiye’de ki sayılarda azalma olmuştu ama ondan sonra önce AVM’leri açtılar hatırlarsanız, AVM’leri açmanın ardından da bütün neredeyse kuralları ortadan kaldırdılar sürekli rehavet mesajları verdiler ve Türkiye’ye hiçbir doğruluğu olmayan bir başarı hikayesi anlatılmaya başlandı, o dönem bu işin ciddiyetini anlayan bilim insanlarını biz uyardığımızda felaket tellalı olarak suçlanıyorduk ya da kötü, olumsuzluk haberler pompalamak ile suçlanıyorduk halbuki maalesef sizin dediğiniz gibi ağustos ayında Türk Tabipleri Birliği açıklama yapmaya başladı ve Ankara’da mesela yoğun bakımların dolduğunu söylemişti. Türk Tabipleri Birliği tekrar Türkiye’de ki sayıları vermeye başlayınca hükümet üzerinde bir baskı oluşturdu bunun üzerine de bir sürü tehditler aldılar. Çok cesaretliler, toplumu bilgilendirmeye devam ettiler. Dediğiniz gibi biz yazın karantinayla sayıları azaltabilseydik bu toplum içinde ki bulaşıyı belli bir seviyeye indirebilseydik kışın bu kadar zorluk yaşamıyor olabilirdik fakat yazı biz sanki ortada bir pandemi yokmuş gibi yaşadık Türkiye’de bunun da sonuçlarını şu anda ölerek yakınlarımız ya da hastalanacak mı, ölecek mi diye yaşayarak yaşıyoruz. Orada çok ağır hatalar yapıldı maalesef ve bunlar ölümcül hatalar.

“Sen nasıl şu mahpusun hasta olduğunu açıklarsın?” Ben bu yüzden 2 tane fezleke yedim hocam burası böyle bir ülke.

Ö. F. Gergerlioğlu: Biraz da turizm sektörü noktasında bir beklenti vardı ve iktidar ekonomiyi bu gereken önlemleri almamak ile kurtarabileceğini sandı, bu çok açıktı, netti gerçekten tüm sağlıkçılar bunu görebiliyordu ama iktidar görmemeyi tercih etti ve maalesef bu vakalar, bu ölümler gerçekleşti. Biz Türkiye’de Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’nın çok önemli bir gizlilik politikası izlediğini görüyoruz hocam, siz de oralardan bunu görüyorsunuzdur. Vakalar, ölümler, cezaevlerinde vakalar açıklanmıyor bunları biz açıklıyoruz, kamuoyuna biz duyuruyoruz, ardından da bakanlar da bizi doğruluyor, veyahut ilk başlarda bize soruşturma açıyorlardı. “Sen nasıl şu mahpusun hasta olduğunu açıklarsın?” Ben bu yüzden 2 tane fezleke yedim hocam burası böyle bir ülke. Kişinin hasta olduğunu, daha sonra Covid tedavisi altında ölen bir kişinin hastaneye yattığını ilan ettim diye 2 tane fezleke geldi bize, öylesine garip bir ülkede yaşıyoruz maalesef. Hocam size şu anda çok önemli bir gündemimiz ile ilgili soralım, uzmanı olduğunuz bir alan aşılar. Uzun süredir dünya aşıyı bekliyor, aşılar konusunda bu çalışmalar konusunda, Türk bilim insanlarının çalışmaları oldu, dünyanın dört bir tarafında bu konuda bir gayret oldu ne diyorsunuz aşılar zamanında yetişti mi? Daha erken oluşturabilir miydi? Bu oluşan aşılar gerçekten tam anlamıyla bilimsel anlamda mı oluştu? Bazı tedirginilkler de var, insanlar “Acaba biraz aceleye mi geldi? Kobay mı olacağız?” diye düşünen insanlar var, ne dersiniz bu konuda?

Türkiye’nin hatası şu oldu: Bütün dünyadaki ülkeler farklı farklı yerlerden aşı alırken kendisini tek bir aşıya bağımlı kılmazken Türkiye’nin şu anda tek bir aşısı var Sinovac onun da henüz koruyucu olup olmadığını bilmiyoruz umarım koruyucu olacak umarım bu aşıyı hızla yapmaya başlayacaklar.

Emrah Altındiş: Ben bir bilim insanı olarak, ya da herhangi bir insan bu aşı çalışmaları ile gurur duymalı diye düşünüyorum buradan başlayalım. İnsanlık gerçekten çok hızlı bir yıkıma yol açan yeni tip virüse karşı çok hızla ve yanlış hatırlamıyorsam, Geomu 31 Ocak’da yayınlandı Çin tarafından bu virüsün ilk olarak, hemen hızla çalışmalara başlandı ve şu anda Amerika’da, İngiltere’de, Kanada’da uygulanan onay almış uygulanan, Avrupa Birliği’nden de ilk aşı onay aldı, aşıları yapmayı başardı dolayısıyla hepimiz mutlu olabiliriz özellikle risk altında yakınları olanlar olan 65 yaş üstü bireyler ya da kronik hastalığı olan bireyler için çok mutluyum ben buradan başlayalım. Şu anda dünyada Amerika’da onay almış 2 aşı var, Pfizer- Moderna şirketlerinin aşısı. Yeni teknolojik imkanlarla bu aşılar üretildi bundan dolayı bu aşılar üretildi. Önümde sayıları var, Pfizer aşısı 43 bin insan üzerinde denendi, ilk açıklamalara göre bu 43 bin insanı 2 gruba bölüyorlar, bir gruba aşı yapılıyor, bir gruba ise aşı yapılmıyor ama 2 grupta hangi grupta olduğunu bilmiyor. Aşı yapılan grupta sadece 8 kişi enfekte olurken aşı olmayan grupta 162 kişi enfekte oldu, bu aşının ne kadar koruyucu olduğunu gösteriyor, çok önemli ve çok sevindiriciydi, Moderna’da ise 30 bin kişi katıldı çalışmaya bu 30 bin kişi içerisinde aşı olan gruptan sadece 11 kişi enfekte olurken aşı olmayan grupta 185 kişi enfekte oldu. Yine bu da işte aşının ne kadar koruyucu olduğunu gösteriyor, dahası bu aşılar 65 yaş üstü bireylerde de denendi ve onlarda da koruyuculuğu ispatlandı, aşıyı olan grupta hasta olanlarda çok az sayıda kişilerde hiçbiri hastalığı ağır bir şekilde geçirmedi, dolayısıyla bir süre aşamada koruyuculuğu gösterildi. 3 aşı Oxford aşısı olarak da duyduğumuz bildiğimiz Astra Zeneca aşısı o aşı da yeni bir teknoloji ile üretiliyor bir virüs üzerinden o aşı da 11bin kişi üzerinde deneniyor Faz-3 de ve iki değişik doz deneniyor ve bunlardan bir tanesinde %90 koruyuculuk sağlanıyor. Şimdi bu çalışmalarda tabi ki güvenli mi değil mi diye de bakıyorlar, yan etkileri neler? Şimdi bu aşıların hiçbir etkisi görülmüyor, diğer aşılarda görülen yan etkiler, o aşının yapıldığı yerde ağrı, halsizlik, baş ağrısı kimi durumlarda belki ateş görülüyor sadece Pfizer aşısı için alerjik reaksiyonu olan kişilerde alerjiyi tetikleyebildiği gösterdi onlara dikkat edilmesi öneriliyor onun dışında ortada kıyametler kopartılıyor Türkiye’de “Çip takılıyormuş, insanların DNA’sını bu aşılar değiştiyormuş, Bill Gates bizi izliyormuş.” gibi saçma sapan şeyler dolaşıyor. Aşılar insanlığın daha 18. Y.Y.’dan beri 1794’de ilk modern aşı deneyi yapılıyor İngiltere’de o günden beri en önemli toplum sağlığı biliminin aradığı yüz binlerce hayatı kurtarmış bir araç. Benim kuşağımda tetanoz, difteri, verem, boğmaca hastalıklarını bilmez çünkü aşılar ile Türkiye’de bunlar kontrol edebilmiştir. Mesela bizim kolumuzda çiçek aşısı izi yoktur anne babamın var çünkü çiçek hastalığı tüm dünyada aşılarla tedavi edilmiştir, dolayısıyla aşılara güvenelim. Türkiye’ye gelirsek Türkiye Çin’de üretilen Sinovac şirketi tarafından üretilen bir aşıyı getirmeyi planlıyor, 50 milyon adet satın aldığı duyurulduğu önce 11 Aralık’ta geleceği sonra 24 Aralık’ta geleceği duyuruldu aşı bekleniyor hala. O aşının Faz-1 ve Faz-2 deneme aşamaları tamamlandı. Aşı güvenli mi diye bakıldı ve bağışıklıkta bir problem oluşturuyor mu diye bakıldı. Hem güvenli olduğu Faz-2 çalışması bu da bir dergide yayınlandı toplamda 700 üzerinde insanda deneniyor ve ağır bir etkisi olmadığı gösterildi % 83’ünde insanların bir bağışıklık oluşturduğu gösterildi. Biz Faz-3 çalışmasının sonuçlarını bekliyoruz, Endonezya, Brezilya ve Türkiye’de Faz-3 çalışmaları sürüyor bu aşının. Brezilya 23 Aralık’ta yani yarın bunun sonuçlarını açıklayacağını duyurdu ben de merakla bekliyorum o aşı koruyucu ise Türkiye’nin 25 milyon insanı aşılayacak kadar aşısı olacak demektir eğer koruyucu ise bunlarda başta sağlık çalışanları, zorunlu olarak temas kurmak zorunda olan işçiler, 65 yaş üstü bireylerde derhal uygulanmalı ve toplumda koruyuculuğu saklamak için adım atılmalı, Sinovac aşısı da böyle fakat Türkiye’nin hatası şu oldu: Bütün dünyadaki ülkeler farklı farklı yerlerden aşı alırken kendisini tek bir aşıya bağımlı kılmazken Türkiye’nin şu anda tek bir aşısı var Sinovac onun da henüz koruyucu olup olmadığını bilmiyoruz umarım koruyucu olacak umarım bu aşıyı hızla yapmaya başlayacaklar.

Ö. F. Gergerlioğlu: Siz sonuçlar tam netleşmeden kesin bir şey diyemeyiz Çin aşısı için diyorsunuz.

Çin’den gelen Sinovac aşınının güvenli olduğunu biliyoruz, antikor oluşturduğunu biliyoruz bu tek aşı ise yapacakları şu anda olmanın bir zararı olmaz. Bilmediğimiz yararı olup olmayacağı, koruyucu olup olmayacağı.

Emrah Altındiş: Çin’den gelen Sinovac aşınının güvenli olduğunu biliyoruz, antikor oluşturduğunu biliyoruz bu tek aşı ise yapacakları şu anda olmanın bir zararı olmaz. Bilmediğimiz yararı olup olmayacağı, koruyucu olup olmayacağı onu da birkaç gün içinde öğreneceğiz, bir sürü bilim insanları, Türk Tabipleri Birliği’de takip ediyor bu bilgileri de biz öğrenir öğrenmez paylaşacağız toplumda ben aşının aktif genel olarak aşılarda kullanılan metotlarla yapıldığı için umuyorum bu da bağışıklık yanıtı oluşturacak. Biz denek mi oluyoruz? Kobay mı oluyoruz? Diye düşünülmesin bu aşılar Faz-3 çalışması sonuçlanacak yakında umarım olumlu olacak, umarım topluma korumaya başlayacağız.

Ö. F. Gergerlioğlu: Bu konunun netleşmesini bekliyoruz. Son olarak hocam size Türkiye toplumu ne yapması gerektiğini soruyorum? Nelere dikkat etmeliyiz? Aşı gelene kadar ne yapmalı? Ne etmeli? Aşı olduktan sonra dikkat edilmeli mi? Bütün bunlar büyük bir tedirginlik ile kafalarda soru işareti.

Türkiye’de gerçekten şu anda bir yangın var! Türkiye dünyada günlük en fazla vaka bulan 3. ya da 2. ülke sırasındaydı geçen hafta neredeyse her gün, 30 bin vaka ile ayda 1 milyon kişi enfekte olur

Emrah Altındiş: Türkiye’de gerçekten şu anda bir yangın var! Türkiye dünyada günlük en fazla vaka bulan 3. ya da 2. ülke sırasındaydı geçen hafta neredeyse her gün, 30 bin vaka ile ayda 1 milyon kişi enfekte olur. Şu anda sayılar da ne kadar gerçek bilmiyoruz. Onun için şu önümüzdeki yaz aylarına kadar olan 6 ay çok kritik, şundan ötürü; aşılar zaten yavaş yavaş, Sinovac aşısının çalıştığı ve hemen 25 milyon kişiyi 1 günde aşılayamayacağız. Bu zaman alacak. Ayrıca 2 doz aşı vurmamız gerekiyor, koruyuculuk sağlanması için, bu da 14 gün ara ile yapılıyor. Yani bir insan aşıyı olacak, 2 hafta sonra tekrar aşıyı olacak 14 gün sonra orada işte muhtemelen korunmaya başlayacak artık virüse karşı ama bu da 85 milyonluk bu toplumun sadece 25 milyonu için yapılabilecek diğer 60 milyonu birbirine bulaştırmaya devam edecek.

Türkiye’de toplumun %80’i aşılanana kadar ondan ötürü özellikle risk grubundaki insanlar çok dikkatli yaşamaya devam etsinler

Onun için aşıları çok hızlı Türkiye’nin arttırması lazım, bu işi sürekli devlet topluma yıkıyor bu bir hata ama bireyler de çok dikkatli olmalı, mesela ben kaç aydır kendi tanıdıklarıma dahi söyledim, kimileri ev gezmelerine gitmeye devam ediyorlar, kapalı alanlarda birlikte oturmaya devam ediyorlar, bunlar çok riskli siz farketmeden asemptomatik olarak yani semptom göstermeden bu virüsü taşıyor olabilirsiniz sevdiklerinizi bu şekilde riske atmayın, bununla birlikte bu virüs daha başımıza bela olmaya devam edecek bizim Türkiye’de toplumun %80’i aşılanana kadar ondan ötürü özellikle risk grubundaki insanlar çok dikkatli yaşamaya devam etsinler, sigara içenler sigarayı bırakabilir, obez ve hipertansiyonu olan bireyler kilo vererek eğer doktorları tavsiye ediyorsa, obez bireylerde hastalığın ağırlığı daha fazla oluyor onlar bu şekilde bir tedbir alabilirler, onun dışında da kulaklarımızı kapatmamız gerekiyor dezenformasyona karşı, virüs ilk çıktığında saçmalıkları akademik insanlar söyledi. Türklük geni var diye bir saçmalık çıktı ya da “Çorba içeriz bize bir şey olmaz, gripten farklı değil.” diyenler oldu bunları Türkiye’nin en fazla izlenen kanallarında insanlara bunlar söylendiler.

Ö. F. Gergerlioğlu: Mucize formül paça.

Türk Tabipleri Birliği Türkiye’de bir şansımız bağımsız bir kurum olarak onlardan gelecek bilgileri ve bağımsız bilim insanlarını takip etmelerini öneririm

Emrah Altındiş: Bunlar konuşuldu, kulaklarımızı bilimsel olmayan şeylere tıkayalım, bilim insanlara bakalım, insanların devlete olan güvensizliğini de anlıyorum çünkü şeffaf davranılmadı süreç boyunca ama Türk Tabipleri Birliği Türkiye’de bir şansımız bağımsız bir kurum olarak onlardan gelecek bilgileri ve bağımsız bilim insanlarını takip etmelerini öneririm kendilerine dikkat etsinler, siz de hekimsiniz hocam bağışıklık sisteminin iyi olması için 8 saat uyku, iyi beslenme ve stressizlik gerektiriyor ama Türkiye’de bunların hepsi de zor tabi onun da farkındayım, bir de egzersiz tabi bunlar da tabi kişisel önerim olabilir bireylere.

Türkiye’de Sağlık Bakanlığı böyle çok iyi işini yapan bir kurum gibi gösterildi ama sonrasında maalesef gerçek dışı beyanlar apaçık ortaya çıktı

Ö. F. Gergerlioğlu: Çok teşekkür ederiz hocam, değerli bilgilerinizden çok istifade ettik, programımızı burada bitiriyoruz genel olarak, bize önemli bilgiler verdi Emrah Hocamız zaten uzun süredir kendisini sosyal medyadan takip ediyoruz maalesef ki dedikleri doğru çıktı ben mart ayından beri takip ediyorum, hani sürekli önlemlere vurgu yaptı, vaka sayıları artacak dedi ve grafikler verdi, dikkatle takip etti ve Türkiye’de de Sağlık Bakanlığı böyle çok iyi işini yapan bir kurum gibi gösterildi ama sonrasında maalesef gerçek dışı beyanlar apaçık ortaya çıktı asemptomatik vaka hasta değildir sözleri biz doktorları bile şaşırttı. İnanılmaz cümleler, çok rahat bir yöneticilerin olduğu bir ülkedeyiz maalesef bu ölümlerden çok önemli sorumlulukları var bunu çok iyi biliyoruz. Bunun vebali nasıl ödenir bilemiyorum? İnşallah görüşmeye devam edeceğiz hocam, aşılar konusunda netleşme olsun biz yine sizlerin görüşlerine başvuracağız, eklemek istediğiniz bir nokta varsa buyrun biz programımızı burada bitireceğiz.

İngiltere’den çıkan virüs mutantı çok konuşuluyor, bu aşıları etkileyecek mi ya da daha fazla ölüme yol açacak mı diye? Bu kadar telaşa gerek yok telaş edeceksek Türkiye’de ki hali hazırdaki bulaşın yoğunluğundan dolayı telaş etmeliyiz

Emrah Altındiş: Bir de bu İngiltere’den çıkan virüs mutantı çok konuşuluyor, bu aşıları etkileyecek mi ya da daha fazla ölüme yol açacak mı diye? Bu kadar telaşa gerek yok telaş edeceksek Türkiye’de ki hali hazırdaki bulaşın yoğunluğundan dolayı telaş etmeliyiz ona göre önlem almalıyız o İngiltere’den çıkmış olan, çıkma olasılığı olan mutantın aşıları etkileyemeyeceğini düşünüyor pek çok bilim insanı, aşıları etkilemeyecektir. Çok küçük bir mutasyon onun da daha bulaşıcı olup olmadığı henüz belli değil oradan da telaşa kapılmaya gerek yok bugünlerde paniğe kapılmadan ama önlemleri alarak, maskeyi takmayı artık öğreneceğiz ve o maskeyi yüzümüzde tutacağız önümüzdeki bir 6 ay, 1 sene daha maalesef aşılar toplumun %80’ine ulaşana kadar bu virüs bir şekilde etrafımızda dolaşacak fakat şu 25 milyon risk altındaki insanı yani kronik hastalığı olanları 65 yaş üstü bireylerin sağlık çalışanlarını biz aşılayabilirsek ölümleri çok azaltacağız onun için umutlu olalım.

Ö. F. Gergerlioğlu: Çok teşekkür ediyoruz hocam, değerli izleyenler haftaya salı günü tekrar birlikte olacağız biz izlemeye devam edin değerli hocamız Emrah Altındiş çok değerli bilgiler verdi haftaya salı günü tekrar birlikte olana kadar hayırlı akşamlar tekrar hoşçakalın hayırlı akşamlar.

Yorumlar (0)