GAMZE TAŞCIER: AŞI KARŞITLIĞI SUÇ KAPSAMINA ALINMALI

CHP Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Ecz. Gamze Taşcıer, koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini vurgulayarak devletin en önemli sorumluluğunun toplum sağlığını korumak olduğunu ifade ederek aşılamanın kontrollü bir biçimde yapılması ve aşı karşıtlığının önüne geçilmesi için Meclis’e yasa teklifi sundu.

Vekil Haberleri 14.03.2019, 13:00 14.03.2019, 13:00
GAMZE TAŞCIER: AŞI KARŞITLIĞI SUÇ KAPSAMINA ALINMALI

“DEVLETİN EN ÖNEMLİ SORUMLULUĞUDUR”
Meclis Başkanlığına sunduğu kanun teklifinde, Türk Tabipleri Birliği Etik Kurulu’nun konuyla ilgili görüşünü de hatırlatan Taşcıer, “TTB’nin de bize işaret ettiği gibi Anayasa’nın ve Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin ilgili maddeleri diyor ki, Devlet çocuğun üstün yararını gözetmekle yükümlüdür. Bu anlamda aşılama da çocuğun sağlığını ve hatta toplumun sağlığını koruyan bir koruyucu sağlık hizmeti olduğuna göre, aşılamayı teşvik etme konusunda da Devlet’in sorumlulukları vardır. Bu anlamda çalışmalar yapmak ve aşılamayı yaygınlaştırmak görevi Devlet’indir. Konuyla ilgili daha önce araştırma önergesi de verdim. Aşı karşıtlığında neden artış olduğunun araştırılmasını ve bunun önüne geçilmesi için çalışmalar yapılması gerektiğini ifade ettim fakat iktidar oralı olmadı” dedi.
 
“AŞI SAYESİNDE ÖNLENEBİLİR ALTI HASTALIKTA ÇOCUK ÖLÜMLERİ
 5 MİLYONDAN 100 BİNE GERİLEMİŞ”

Çocuklarda aşılamanın en önemli sağlık uygulamalarından biri olduğunu ifade eden Taşcıer, “Hastalıkların en çok etkilediği yaş aralıklarından olan çocukların özellikle salgın hastalıklardan korunması için aşılanması çok önemli. Tüm bilimsel veriler bize aşıların önlenebilir hastalıklarda büyük faydası olduğunu ve çocuk ölümlerini engellediğini gösteriyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) istatistiklerini paylaşan Taşcıer, “Önlenebilir altı hastalık, boğmaca, difteri, tetanos, kızamık, çocuk felci ve verem sebebiyle tüm dünyada gerçekleşen çocuk ölümleri 1989 yılında 5 milyon civarında iken, gelişen aşılama uygulamaları sayesinde bu oran günümüzde 100 bin dolaylarına gerilemiş. Gerçekleşen çocuk ölümlerinin çok büyük bir çoğunluğu da aşısız çocuklardan oluşmaktadır.” ifadelerini kullandı.
 
"İTALYA ÖRNEĞİNİ GÖRÜP HAREKETE GEÇMELİYİZ"
İtalya’da geçen yıl hızla artan kızamık vakalarına karşı önlem almak için harekete geçen İtalya Sağlık Bakanlığı’nı örnek gösteren Taşcıer, “İtalya’da kızamık vakaları artınca İtalya hükümeti harekete geçti. 6 yaşına kadar olan çocukların aşılandığına dair resmi belge yoksa çocuklar yuvalara ya da anaokullarına alınmayacak. Böylelikle hem aşılama teşvik edilmiş hem de diğer çocuklar koruma altına almış oluyor. Bu örneği göz ardı etmemek gerek. Aşılama sadece bireyi değil tüm toplumu doğrudan koruyan bir koruyucu sağlık hizmetidir.” dedi.
 
“AŞILAMA İLE İLGİLİ OLUMSUZ BİR ALGI YARATILMAYA ÇALIŞILIYOR” 
Bu yıl 23 bini aşkın ailenin çocuğuna aşı yapılmasına karşı çıktığını belirten Taşcıer, “Aşı ile ilgili hiç bir bilimsel gerçeğe ve veriye dayanmayan söylentilerden etkilenen ebeveynler ne yazık ki tamamen uydurma sözlere inanarak çocuklarına aşı yaptırmıyor. Bu durum toplum sağlığına karşı bir tehdittir. Sorun, bireyci bir anlayışla ‘çocuğa aşı yaptırmama hakkı’ gibi bir hakkın olduğu düşüncesidir. Halbuki bir çocuğun aşılanmaması, tüm çocukların sağlığını tehlikeye atıyor. Hiç kimsenin böyle bir hakkı yoktur. Örneğin kapalı alanlarda sigara içilmesi de yasaklandı. Çünkü kimsenin başkalarının sağlığını olumsuz etkilemeye hakkı yok. Aşılamanın da bu durumdan farkı yoktur.” ifadelerini kullandı. Söylentiler hakkında örnekler veren Taşcıer, “Aşıların otizme yol açtığı ile ilgili hiçbir bilimsel veri yok. Keza aşıların içinde domuz kanı olduğu da gerçek dışı. Aşının içindeki maddelerin insan vücuduna zararı olduğuna dair bir algı yaratılmaya çalışılıyor ki bu da doğru değil.” dedi.
 
“YASAL DÜZENLEME YAPILMALI”
Kanun teklifini Meclis Başkanlığına sunan Taşcıer, toplumda yayılan aşı karşıtlığının önlenmesi, söz konusu karşıtlığın toplum sağlığı ve bağışıklığı üzerinde yaratacağı olası sonuçların ortadan kaldırılması için teklifini sunduğunu ifade etti. Taşcıer, “Bu sorun öncelikli sorunlarımızdandır. Burada toplum sağlığından söz ediyoruz. Bu anlamda yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğu açıktır. 14 Mart Tıp Bayramı’nı da kutlayacağımız bu günlerde, ülkemizdeki en büyük sağlık sorunlarından biri olabilecek bu konudaki düzenlemeler de gündeme alınmalı ve hızlı bir biçimde Meclis’te görüşülüp kanunlaştırılmalıdır. Toplum sağlığı yararına sunduğum teklifin yine toplum sağlığını ve varlığını taahhüt eden tüm partiler tarafından olumlu karşılanacağı kanaatindeyim” dedi.
 
ÇOCUĞUNA AŞI YAPTIRMAYI REDDEDENLERE HAPİS CEZASI
Taşcıer’in Meclis Başkanlığına sunduğu kanun teklifine göre, kızamık, çocuk felci, kabakulak, kızamıkçık, difteri, boğmaca, tetanoz, suçiçeği, Hepatit A, Hepatit B, verem, pnomokok, hemafilus influenza aşıları ile toplumun ve belirli bir topluluğun sağlığını tehdit eden bulaşıcı hastalıklarda, Sağlık Bakanlığı’nın belirleyeceği aşıları yaptırmak zorunlu hale getiriliyor. Bu aşılarda veli veya vasinin rızasının aranmamasını kanunlaştıracak teklifte, bu aşıların ücretsiz olarak yapılacağı da hüküm altına alınıyor. Teklifte, zorunlu aşı uygulanmasını reddeden ebeveynlere ya da toplumun zorunlu aşıya olan güvenini sarsacak davranışlarda bulunan kişilere iki aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası, suçun tekrarı halinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilmesi öngörülüyor.

Yorumlar (0)