Dr. Gergerlioğlu: OHAL Komisyonu Yüz Binlerce KHKlının Kaderi Üzerinde Hukuksuz Kararlar Veriyor!

HDP Kocaeli Milletvekili Dr. Gergerlioğlu:Uzun süredir OHAL Komisyonu yüz binlerce KHKlının kaderi üzerinde kararlar veriyor ve hukuksuz kararlar veriyor

Vekil Haberleri 31.12.2018, 11:06 31.12.2018, 11:06
Dr. Gergerlioğlu: OHAL Komisyonu Yüz Binlerce KHKlının Kaderi Üzerinde Hukuksuz Kararlar Veriyor!
Biz bu kararları uzun süredir sorguluyoruz uyarıyoruz ancak gereken adımlar atılmıyor. OHAL Komisyonu uzun bir süredir çeşitli gazetecileri bazı yetkilileri çağırarak bilgiler verilmektedir. Ancak bu çağırdığı gazeteciler ana akım medyasından havuz medyadan gazeteciler oluyor muhalif medyadan tek bir ses bile çağırılmıyor gazeteci çağırılmıyor tek bir köşe yazarı bile muhalif medyadan bile muhalif medyadan çağırılmıyor tek bir milletvekili bile şu ana kadar çağrılmamıştır. Yoğun bir şekilde gayret sarf ettik kırk gündür OHAL Komisyonundan randevu talep ediyordum randevu vermiyorlardı. Defalarca randevu talep ettik vermediler en sonunda sosyal medyadan randevu neden vermediklerini sorduk ve İnsan Hakları İnceleme Komisyonuyla beraber bize randevu verdiler. Dün de İnsan Haklarının Ve İnceleme Komisyonun Üyeleriyle beraber OHAL Komisyonuna gittik ve onları dinledik ve sorularımızı sorduk. 
Değerli arkadaşlar OHAL Komisyonunu meşru bir komisyon olarak tanıdığım için buraya gitmiş değilim. kendilerinin yüzüne de söyledim. OHAL Komisyonu anayasal sınırların dışına çıkmış, meşruiyetin dışına çıkmış bir kurumdur. Niye o halde oraya gittik çünkü kararları cari olarak veren onlardır ve bu konuda onları sorgulamak ve uyarmak görevi de milletin vekillerine düşmektedir. değerli arkadaşlar biz OHAL Komisyonu başkanına verdikleri yanlış kararlarla insanların nasıl mağdur edildiğini anlattık. Sorgusuz sualsiz ihraç edilen hiç bir ifadesi alınmadan ihraç edilen yüz binlerce kişinin halini anlattık ve bu ihraçtan sonra iki buçuk yıl boyunca yargıya ulaşamadığını hukuka ulaşamadığını anlattık ve bunu sorduk. Çünkü şu anda OHAL Komisyonu mağdurların yargıya ulaşmasını engelleyen bir komisyondur. İki buçuk yıl geçmiş idari bir komisyon olan OHAL Komisyonundan insanlar geçememiş yargısal bir yolda haklarını arayamamaktadır değerli arkadaşlar. olacak şey değildir hukuk devleti olduğumuz ilan edilmektedir. Ancak insanlar hukuk yollarına ulaşamamaktadır. İhraç tan sonra mağdurlar, KHKlılar idare mahkemesine gitti evrakları reddedildi. Anayasa mahkemesine gitti evrakları reddedildi. AİHM’e gitti evrakları reddedildi. İç hukuk yolu olarak Avrupa Konseyi ve AİHM’İN uygun bulmasıyla OHAL Komisyonukuruldu ve sonunda 2017 yılında eylül ayında değerlendirmelere başladıOHAL Komisyonu. 23 Ocak 2017 de kurulmasına karar verilmişti. temmuz 2017 de başvuruları aldı Eylül 2017 de başvuruları değerlendirmeye başladı ve iki yıl içinde 23 ocak 2017 den itibaren iki yıl içinde başvuruları bitireceğini ilan etmişti ancak şurada 23 ocak 2017 ye 20-25 gün var başvuruların ancak %40’ı bitirebilmişti değerli arkadaşlar. Demek ki OHAL Komisyonu insanların hukuka ulaşması yönündeki büyük bir engel şu anda çünkü ardından idare mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri, Danıştay, anayasa mahkemeleri, AİHM gibi uzun bir hukuk yolu var bu da en az 10 15 yılık bir süreyi gösteriyor Türkiye şartlarında bize. 
Biz OHAL Komisyonuna aldıkları hukuksuz kararlar ağır kanlı işleme tarzı. Ve alınan kararlardaki yanlış fonksiyonlardan dolayı eleştirilerle ilgili sorular yönelttik. Bir başka bunun dünyevi bir iş olmadığını aynı zamanda uhrevi bir meselde olduğunu bu dünyada bir takım kararlar alarak işten sıyrılamayacaklarını bunların hesabının hem bu dünyada hem de öbür dünyada sorulacağını da hatırlattık arkadaşlar Allahtan korkmaları gerektiğini insanlar hakkında vicdansızca kararlar almamaları gerektiğini direk yüzlerine  söyledim değerli arkadaşlar. Şimdi en başta biz komisyonun siyasi idari bir organ olduğunu söylüyoruz. Çünkü kararı verenin oluşturduğu ve yürütmeden bağımsız olmayan bir komisyon OHAL komisyonu yürütmenin aldığı kararı iki buçuk yıl sonrasında bile nihayetlendirmeyen üzerinde bir karar vermeyen  bağımsız olmayan bir kuruluş ile karşı karşıyayız. Yine OHAL Komisyonuna insanların savunmaları alınmadan nasıl başvuruları kabul ettiğini sorduk. Düşünün sorgusuz sualsiz ihraç edilmişsiniz ve bir kaç mahkemeye gidiyorsunuz. Ardından size OHAL Komisyonu gösteriliyor. Aradan bir yıl geçmiş OHAL Komisyonuna gidiyorsunuz ve orada ne ile suçlandığınızı bilmeden hakkınızdaki iddiaları bilemeden savunmak yapmak durumunda kalıyorsunuz. Bu nerede görülmüş değerli arkadaşlar. Ve bu soruya cevap veremediler tabi ki. Ya dünyanın neresinde görülmüş bir kişiye hakkındaki iddialar söylenmeden savunma yapması istenmesi 125.600 başvuru olmuş ve hiç kimsede hakkındaki başvuruları bilerek bu savunmaları yapmadı değerli arkadaşlar. Biz sorduk onlar cevap veremedi ama biz sormaya da devam ettik değerli arkadaşlar. Yine KHK sırasına uyulmamayı sorduk çünkü  çok açık ve çok net bir haksızlık var ortada bakın 667, 668, 669, 672 KHKlılarda binlerce kişinin KHK sonuçları açıklanmamış güya sıraya göre açıklanacaktı. Fakat bakıyorsunuz 692 nolu KHK daki sonuçlar açıklanıyor. Olacak şey mi arkadaşlar bu nasıl bir devlet ciddiyeti bu. siz bu işe başlarken iki yıl içinde 125.600 kişiyi iki yıl içinde bitireceğinizi söylüyorsunuz hem bunu yapmıyorsunuz, hem de sıralamaya da uymuyorsunuz. Bir baştan bir sondan bir ortadan kararlar alıyorsunuz dosyalar çekiyorsunuz. Bize gösterdiler dosyaların nasıl tasnif edildiğini arşiv bölümüne gittik ilk tasnif bölümüne son tasnif bölümüne arşiv bölümüne kendilerine göre düzenli arşivin sistemli bir oluşturulmuşlar ama ben orada onlara dedim kim niye nicelik değil nitelik önemli sayısal hesap tutma ve benzeri hadiseler değil işin içeriği önemli  dedik. Bunlarla övünmeyin bunlar bi şey değil dosyaları tabi tutacaksınız ancak dosyaların içeriği hukuka uygun mu değil dedik biz onlara yine mahkemelerin kararlarının umursanmadığını söyledik zaten anayasal bir kurum değil bir OHAL Komisyonu çünkü zaten anayasa suçu işlenerek oluşturulmuş KHKlar konusunda karar vermek için oluşturulan idari bir organ ve bu organ her yaptığıyla anayasal sınırların dışına çıkıyor hem de Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin verdiği kararları da hiçe sayıyor. Bunu da kendilerine söyledik bize gelen başvurularda da bunlar çok vardı. Arkadaşlarımız dosyaları getirdiler onları da göstereceğiz. Bu dosyaları da kendilerine gösterdik ve takipsizlik ve beraat alanların niçin komisyondan iade almadığını sorduk.  Bakın 20 bin takipsizlik ve beraat kararı var ancak komisyon bunları umursamıyor. Beraat kararlarına net bir şekilde RET kararı veriyor. Bu konudaki sorularımızı da cevapsız bıraktılar. Bir cevap veremiyorlar kendilerine göre bir takım cevaplar  vermeye çalışıyorlar ama burada kimi beraat kararı hakkında iade kararı alabiliyorlar kimisi hakkında almıyorlar ne yaptıkları belli değil değerli arkadaşlar. 
Bize 40 gündür randevu vermiyorlar ve onunda nedenini  anladık özellikle bizim sorularımızdan çekindikleri için kırk gündür randevu vermemişlerdi ve ancak bize randevuyu inan hakları inceleme komisyonu vasıtasıyla vermişlerdi. Ancak yoğun sorularımızdan sonra cevap verememelerinden sonra tekrar bir toplantıya çağırma ihtiyacı hissetiler sabırla cevapları bekleyeceğiz. Diğer konulara geliyoruz 17/25 aralık milat olarak kabul ediliyor. Banka hesaplarında 17/25 aralık milat olarak kabul ediliyor ancak Bankasya ve diğer kuruluşlar 15 temmuza kadar açıktı. Ve devlet kurumlarının paraları bile bu bankada vardı. Ancak kendi kafalarına göre bir milat oluşturmuşlar 17/25 aralık ve sonrasını suçlu olarak ilan ediyorlar ancak bunda bile maalesef usule uymuyorlar ve yanlış kararlar alıyorlar hatta bir örnek gösterdik kendilerine arkadaşlar dosyamız buradaysa getirelim oradan örnekler sunacağız. TMSF’ye devrinden sonra bir kişi 100 TL yatırmış Bankasya ya o da icra borcu olduğu için 100 tl yatırmış. Ve gerekçelerinde bakın şurada 4 şubat 2015 tarihinde 100 TL yatırdığı için bir insan ret almış. Ve mahkemelerden TMSF ye devrinden sonra 100 tl yatırdığı için 2 yıl 1 ay ceza almış bu örneklere denilebilecek hiç bir şey yok değerli arkadaşlar bunun gibi daha çok örnek var arkadaşlar size göstereyim yüzlerce dosyayı inceledik. Bakın şurada yüzlerce binlerce dosya var. hepsini tek tek sorduk binlerce hukuksuzluk var bütün bunları sorduk. Önceden yasal olarak kabul edilen bir bankadaki hesaptan dolayı insanlar terörist ilan ediliyor. Bütün bu olayların aslında daha sonra AİHM ‘de Türkiye hakkında  ağır tazminat cezalarına döneceğini söyledik. bunun vebalinden korkmaları gerektiğini söyledik. Bir insanın bankada hesabının olması sendika ya üye olması kimse yok mu ya bağışta bulunması veyahut ta barış çağrısı yapması bu suça ortak olmayacağız demesi veya hatta KESK’in herhangi bir eylemine katılması biliyorsunuz. Ciddi eylemleri olmuştu. ihracınıza neden olmuştu arkadaşalar inanılmaz bunu da kabulleniyorlar orada yani bu eyleme katılmak bile sizin ihracına neden olmuş, bunu hiç bir yerde izah edemezler Türkiye’nin şu hukuktan uzaklaşmış durumunda bunu komisyon kararları ile  belki dikte edebilirler insanları ihraç edebilirler ama yarın öbür gün AİHM’e gidildiğinde Türkiye çok büyük tazminat cezalarıyla karşı karşıya kalacak. Ve bunun  maddi karşılığında şu andaki yöneticiler ödemeyecek milletin cebinden çıkacak bu konuda hiç kimsenin baktık ki komisyonun umurunda değil bu konu yine size son rakamları vermiş olayım  değerli arkadaşalar not alın .çünkü bunlar son dünün rakamları 125.600 başvuru var OHAL Komisyonuna 50 bin üç yüz dosya incelenmiş, 3700 kabul var. Şu ana kadar kabul oranı %7.5 idi şu son bir ayda %7.3 ‘e düşmüş yani bu kadar %92,7 oranında ret veren ve hukuksuz kararlar veren bir komisyonla karşı karşıyayız. Binlerce yüzbinlerce insan hakkında çok basit keyfi gerekçelerle kararlar veren komisyonla karşı karşıyayız. Bu komisyonla askeri öğrenciler ve hukukçularda girebilmiş değil. Askeri öğrenciler ne yapacaklarını bilmiyor. Çünkü onlarda bir emir almıştı ve bir emri uygulamıştı. Yine hukukçular Danıştay’a gitmek zorundalar Danıştay’dan da iki buçuk yıldır tek bir karar çıkarılmış değil. Değerli arkadaşlar Türkiye’de hukuk işlemiyor yargı çalışmıyor. insanlar bekledikçe bekliyor. Ve size yine önemli bir haber bunu da komisyon başkanı belirtti bizimden haberimiz yoktu. OHAL Komisyonu sonucunda idare mahkemelerine gidenlerden ilk karar çıkmış ilk karar komisyonun kararını iptal yönünde çıkmış. İlk karar komisyonun kararını iptal yönünde çıkmış. Demek ki iyi bir hakimin önüne geldi dosya ve komisyonun anlamsız bu ret kararını iptal etti idare mahkemelerinden çıkan ilk karar iptaldir. OHAL Komisyonunun kararını iptaldir arkadaşlar hukuk yolu böyle devam edecek ve OHAL Komisyonunun kararları iptal edilecektir. 
Yine önemli bir soru sorduk biliyorsunuz ki yakını kontenjanından ihraç edilen çok kişi var ihraç ediliyorsunuz eşiniz ardından ihraç ediliyor. Sebebi sizsiniz ihraç ediliyorsunuz kardeşiniz den dolayı siz ihraç ediliyorsunuz ardından iki ihraç olduğu için üçüncü kardeşte ihraç ediliyor. İnanılmaz olaylar binlerce kişi bunları yaşadı ve çok iyi biliyoruz hiç bir gerekçe yok gerekçe ya eşi ya kardeşi ya annesi ya yakını ya yakını KHK ile ihraç edildiği için ihraç ediliyor insanlar bunu sorduk reddediyorlar hayır böyle bir şey yok diyorlar e tabi reddedilecekler çünkü bunların hukuka uygun bir şey yaptıkları yok ama biz kendilerine bazı isimleri hatırlattık bakın madem siz yakınından dolayı ihracı hukuka uygun buluyorsunuz ya da bu konu hakkında bir şey söylemiyorsunuz. Ancak komisyonunuzda Mustafa  İkbal isimli  biri var  OHAL Komisyonunda  çalışıyor kardeşi KHK ile ihraç o zaman bu kişiyi komisyonda nasıl çalıştırıyorsunuz ben bir kişinin kardeşi ile yargılanması gerektiğini söylemiyorum tabi ki bir insan başka bir insan dan dolayı yargılanamaz bütün bunlar A’dan Z’ye yanlıştır. Hiç kimse bir başkasının ithamından dolayı yargılanmaz ancak Bakan Pakdemirli’nin kardeşi KHK ile ihraç Şaban Dişli meselesi yine bunu da biliyoruz yani bunlar apaçık ortada kişiye göre hukuk  değişiyor arkadaşlar Türkiye’de on binlerce insana bir hukuk bir kaç kişiye farklı bir hukuk insanlar bir başkasından dolayı yargılanamaz biliyorsunuz ki yakını kontenjanında girmiş olan bütün bunları da yüzlerine vurduk değerli arkadaşlar. Hiç bir şeyi de bırakmadık ve de bırakmayacağız inşallah. Yine bakın By-LOCK kararları çok önemli şimdi buradaki hukuksuzlukları da apaçık ortada Eylül 2017 itibariyle Yargıtay Ceza genel kurulunun kararına dayanarak karar veriyorlar bakın burada da bununla ilgili önemli bir evrak getirdim. Hal komisyonu eylül 2017 Yargıtay kararlarınızdan sonra Yargıtay 16’ncı ceza dairesinin bir çok By-lock kararı hakkındaki kararı bozmak için etkilenmeyerek kararlar veriyor. Eylül 2017 9’uncu dairenin kararı evet Yargıtay ceza genel kurulunda onaylandı ama daha sonra 16’ncı ceza dairesi ID eşleşmemelerin olmamasından dolayı bir çok kararı bozdu değerli arkadaşlar. Bunlar şu anda Yargıtay ceza kurulunda bekletiliyor. Aylardır bekletiliyor niye bekletiliyor. Yargıtay 16 ncı ceza dairesinin doğru kararı sırf insanlar khk ile biraz daha ihraç edilsin diye bekletiliyor. Çok yakından da takip ediyoruz. Yargıtay ceza genel kurulu 16’ncı  dairenin kararı hakkında niye bir karar vermiyor. Değerli arkadaşlar işte sizlere bununla ilgili  çok cddi bir açıklama getirdim. Daha dün yapıldı bu açıklama bu açıklamayı kim yaptı Levent  Mazılıgüney  ve arkadaşları. Bir bileşim uzmanı grubu yaptı arkadaşlar onlar MORBEYİN uygulamasının ne olduğunu ortaya çıkarmışlardı. Buradaki büyük hataları ortaya çıkarmışlardı. Ve bunun 1 inci yılında 1 yıl önce mor beyin uygulaması ortaya çıkarıldı 11.480 kişinin yanlış bir şekilde BY-LOCK la itham edildiği ve ihraç edildiği ortaya çıktı ve mahkemeler ağır kararlar veriyordu. Daha sonra mahkemeler beraat kararları vermeye başladı. Ancak Türkiye’de öyle keyfi kararlar veriliyor ki. Bazı mahkemeler beraat kararı veriyor. Mor beyini herkes kabul etmiş devlet kabul etmiş ancak bazı mahkemeler beraat kararı veriyor, bazı mahkemeler beraat kararı vermiyor. Bu nasıl bir mahkeme anlamak mümkün değil ama mesele mor beyin uygulamasıyla bitmedi değerli arkadaşlar.11.480 kişiden sonra 10 binlerce daha by lock ile itham edilen ancak BY-LOCK kullanıcısı olmayan user eşleşmesi olmayan insanlar var. Tahminen 40 bin kişiyi hakkında şu anda OHAL Komisyonu yanlış karar veriyor bakın. Burada çok açık bir şekilde arkadaşlarımız çok açık bir şekilde belirtmiş. Birincisi yönlendirme incelemelerinde yalnızca bir tek IP adresi esas alınmıştı. Ancak sonraki araştırmalarda en az 12 civarında IP adresi ve yönlendirmelerin olduğu tespit edilmişti.  Tek bir IP adresinden yola çıkılarak 11.480 kişi bulundu.15 kasım 2014 tarihi sonrasını kapsamadığı anlaşılmaktadır.15 kasım 2014 tarihi sonrasında ise farklı yönlendirmelerden yanlış şekilde BY-lock kullandığı tespit edilen insanlar var yaklaşık 40 bin kişi şu anda karşılıklı ID user eşleşmesi olmadığı halde bylock kullanıcısı olduğu iddia ediliyor.  Düşünün iki banka arasında alışveriş yapılıyor. Birisi bankaya para yatırıyor öbürüsü çekiyor. İki taraftan da bunun görünmesi gerekiyor arkadaşlar. Parayı yatıranda alanında görünmesi lazım. Ancak parayı yatıranın görünmesiyle Türkiye de kararlar veriliyor. Şuan da 16’ncı Yargıtay ceza kurulunun kararı umursanmadan OHAL Komisyonu tarafından kararlar veriliyor. İşte bilir kişi uzman raporu var en az 40 bin kişinin kaderiyle oynanıyor. Ayrıca uzman kuruluş en son ne demiş. Bu güvenilir olmadığı açık olan operatör kayıtlarının user ID ile eşleşmesi olmaksızın yeterli teknik veriye dayanamayacağından, yalnızca operatör kayıtlarına  bağlı bylock kullanıcıları hakkında kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararları verilmelidir. Çok net ifadeler var burada. Yargıtay 16 ncı ceza dairesi de zaten bunları doğru buluyor. Bilirkişi raporları doğruluyor. İkinci hususu var: insanlar by-lock kullanmıştır. Ancak insanlar by-lock kullanımında suç içeren kelimeler kullanmış mıdır? Whatsap ı kullanmak suç mudur. By-lock u kullanırken suç içeren ifadeler kullanılmadığı sürece bu kullanımın suç olarak görülmemesi kabul edilir. Bakın bilir kişi uzmanlar ne diyor. User ıd kullanıcısı doğru yapılabilen kişiler için  ise iletişim içeriklerine bakılması ve Yargıtay’ın geçmiş içtihatlarında belirtilen terör örgütü kriterlerini taşıyıp taşımadıklarına göre hüküm oluşturulmalıdır. Ancak bunlar yapılmıyor takır takır red kararları veriliyor. Düşünün %92,7 şu anda OHAL Komisyonu ret veriyor. Hukuksuz bir şekilde veriyor. Mor beyin tespit edildi ve iadede  edilmiyor. beraatlere rağmen komisyondan ret kararları geliyor. Ayrıca en çok soru gelen en son 701’nci KHK dan polis arkadaşlar ALBATROS isimli CD deki binlerce kişinin ismi var ve bu isimler hiç bir araştırmaya tabi tutulmadan açığa alındı ve 8.500 kişi ihraç edildi. Hiç bir gerekçe yok sadece bir adam bir CD’ye binlerce isim yazmış bundan dolayı binlerce polis terörist ilan edildi ve ihraç edildi Arkadaşlar ve inanın ki verebilecekleri hiç bir tutarlı cevapları olmadı sadece bir laf kalabalığı dinledik. Yine kimse yok u ya 5 tl lik yardımdan dolayı ihraçları ve retleri gördük arkadaşlar bakın burada ismini vermeyeceğim bir KHK’lı arkadaşımız Kimse Yok Mu ya 1 defa bağış, İHH ya defalarca yardım yapmış ve ihraç edilmiş. Bankaasya da hesaba var ve kişinin öncesinde Elâzığ’da yaşadığı belirtilmiş. Ama kişi ben hayatımda Elâzığ’a bile gitmedim. Görmedim bile böylesine yanlış istihbarata dayalı bilgilerle karar alınmış. Evet dosyalara baktığımızda MİT’ten, emniyete istihbarattan bilgiler geliyor ancak bunlarla karar vermediklerini söylediler ancak gerçekler farklı dosyalar üzerinden karar verildiğinin gördük. İstihbaratlar üzerine karar verildiğini gördük ancak yanlış istihbaratlar üzerine karar verilmiş. Sendika değiştirenler var. Aktifsen’e girmiş Memur Sen’e girmiş Türk Eğitim Sen’e girmiş değişik 3 farklı sendikaya girmiş. Ancak bir sendikadan dolayı cezalandırılmış. Sendikada kalma sürelerine göre ceza verilmiş şu sendikada şu kadar süreyle kaldın tarzında cezalandırmalar yapılmış. Bu konuda değerli arkadaşlar, çeşitli örnekler sunduk uluslararası AF örgüt ohal uygulamalarını yerin dibine batıran bir raporu olmuştur. OHAL Komisyonun tamamen hukuksuz bir şekilde hareket ettiğini uluslararası kuruluşlarda ispat etti. Ayrıca hem iç  baskı hem uluslararası İnsan haklarının baskısı sonucu 29 kasımda OHAL Komisyonu Avrupa Konseyine çağırıldı. Strazburg’a giderek açıklamalar yapmak zorunda kaldı. Avrupa Konseyi, OHAL Komisyonunun almış olduğu yanlış kararlar sonucunda açıklama bekledi. OHAL Komisyonu etkin bir iç hukuk yolu olarak tanıyordum, direk AİHM’ye başvuruları bu yüzden kabul etmemiştim. Ancak bu uygulamalarınızdan sonra bilin ki bu aldığınız karalar etkili bir iç hukuk yolu olmayabilir bunu bilin diye uyarısı verdiğini söyledi. Bunun sonucunda OHAL Komisyonu geçen yıl 18-20 bin civarında çakılı kalırken bu yıl biraz daha artmış fakat geçen yıl %7.5 iken bu yıl %7.3 e gerilemiş. Bir gazeteciye yapmış olduğu açıklama sonucunda ise %15’e yakın bir kabul oranı olacağını söyledi. Bakın ki bir başkan dosyaları incelemeden bunları öngördüğünü  söylüyor .Ya bunu hukuki kararlar silsilesinde nasıl bir öngörünüz olabiliyor. Demek ki bunlar önceden alınmış kararlardır. Yine şunu da sorduk bazı AKP li vekillerin OHAL Komisyonuna aracı olarak kabul kararları üzerindeki iddiaları isim vererek te sorduk. Çok net bir şekilde 672 bitmeden 692 sonuç alıyor. Bu sıraya uymamanın sebebi ne olabilir Türkiye’de yaşayan inşalar mı iyi bilir. Değerli arkadaşlar öylesine bir komisyon ki şeffaf değil ne yaptığını bilmiyoruz. Odaya girdik fotoğraf çekmek bile yasak. Düşünün arşiv bölümüne girmişsiniz onlarca dolap var dolabın fotoğrafını çekince insanın kimliğimi ortaya çıkacak Allah aşkına. Bakın şu dosyalar hakkında binlerce araştıra yapma sizlere örnekler vereceğim. İsmini veremeyeceğim kişi falanca eğitim kurumunda 2004 2008 yılları arasında çalışma kaydını bulunduğu bakın kurum kanaati  bakın iki  tane bir de hakkında soruşturma yürüyormuş. Bakın bir kurumda 2004 2008 yılları arasında çalışmışsınız ve biliyorsunuz o zaman AKPARTİ ve grup yan yana kol kolayken çalışmışsınız bu yüzden komisyon ret kararı veriyor size artı birde kurum kanaati. Yani sizi ihraç ettiren müdüre, dönüp OHAL Komisyonu soru soruyor ya zaten sizi ihraç ettiren kişi bu sizin hakkınızda olumlu bilgi verir mi? Bakın örnekleri de biz orada onların yüzlerine teker teker  çarptık arkadaşlar. Bize şunu söylediler kişilerin okul kayıtları şimdi küçük dilinizi yutacaksınız. Bakın kimseyi eğitim kurumuna yatırmış olduğu ücretten dolayı ihraç etmedik dediler. Tek kriterimiz bu  olmadı başka kriterlerimizde oldu. Ama bizim dosyamızda var ve çoğu kişide biliyor ki çoğu kişi bu parayı eğitim kurumuna yatırmaktan dolayı ihraç edildi. Bunlar bizim dosyamızda var.bir başka örnekte bir kişinin sosyal medya hesabını takip etmesi suç olarak gösterilmiş. İdare mahkemesi kararını  takipsizlik olarak almış bakın yine kişinin hesap numarasını bakiye olarak yazmışlar bu ciddiyetle çalışan bir komisyon var. Bakın belgesizde konuşmuyorum. Bakın bir başka kişi misafiri gelmiş misafirini FETÖ Kuruluşlarına yakın bir kuruluşta yemek yiyip 441 TL misafirlerinin yemeğini hesabını  ödemiş. Demişler ki 441 TL müzahir kuruluşlara yapılan yardım ve destek. Ya adam yemek yemiş demişsiniz ki müzahir kuruluşa yardım ve destek. Şehit gazi ailesiyim  1984 yılında her iki el ve her iki gözünü kaybeden Şırnak gazisi astsubay kardeşimin 2006 dan beri yasal vasisiyim bu yüzden kardeşimin bütün işlemlerini ben takip ediyorum. Aynı zamanda 4 çocuğunun da velisiyim. Kardeşimin 4 çocuğu samsun il milli eğitim müdürlüğü tarafından ücretsiz kontenjandan özel feza kolejine yerleştirilmişti. Yalnız yemek parası ödüyorduk. Bu sebeple banka hesabı açtık. Hesaplar benim üzerimden yapıldı. Fakat Bankasyayı ben kullanmadım fakat OHAL komisyonu ret kararı verdi. Vasi kararını vermeme rağmen dikkate almadılar. Samsun’da aynı gerekçelerle yapılan soruşturmadan da beraat ettim. Komisyonun inceleme yaptığını da düşünmüyorum. Arkadaşlar komisyonun yaptığı iş bu bunlara karar veriyorlar. Düşünün bir gazi/şehit yakını kolu ayağı kopmuş bir gazinin çocukları kendisinin yeğenlerinin işlerinin takip ediyor. Mahkeme açılmış sonucunda beraat etmiş fakat OHAL Komisyonu ret vermiş. Yine farklı bir olay OHAL Komisyonu PKK KCK ile irtibatlıdır diye ret verdi, idare mahkemesine başvurduk adalet bakanlığının yaptığı savunmasında da beni FETÖ den suçluyor demiş arkadaşımız. Birisi PKK demiş birisi FETÖ demiş bu denli karışık kuruşluk işlerdir. Yine farklı bir olay daha  isim karışıklığı yaparak iki amcaoğlu aynı isimli, birisinin dosyası farklı birisi farklı bir insan, öbür kişi ihraç edilmiş fakat komisyon bunun hakkında bir karar vermiyor. İki buçuk yıldır bir insan hakkında skandal bir yanlışlıkla ve hala iade kararı verilmiyor değerli arkadaşlar. Yine bir olay da gerekçe bile sunulmadan  Milli Savunma Bakanlığından gelen bir dosya için başvurunun reddine denilmiş.
Farklı bir olay daha yalnız SGK kaydından dolayı ihraç edilmiş. Yine farklı bir olay 3 kardeş silahlı kuvvetlerde çalışıyor. Birisinin hakkında By-lock iddiası var ve bu sebepten dolayı ihraç ediliyor. diğer kardeş bundan dolayı iddia ediliyor. Diğer üçüncü kardeşte ikisi ihraç edildiği için iade ediliyor. Üç kardeşte yalan yanlış bir By-lock iddiasında dolayı ihraç ediliyor. Halen 2.5 yıl geçmesine rağmen iadeler verilmiyor. 
Yine mavi kapaklı dosyamız içerisinde  farklı olaylar var. Bakın burada yüzlerce dosya var. Banka kararları, Bylock kararları, kurum kararları, hepsini biz inceledik Bylock konusunda çok ciddi yanlışlıklar yapılıyor. İnsanlar daha yargının sonuna gelmediği bir By-lock kararı nedeniyle eski yargı kararı gerekçesiyle ihraç ediliyorlar. Ya takipsizlik ve beraat aldık hakkımda hiç soruşturma açılmadı. Komisyon benim için ne yapacak. Komisyonun hiç umurunda değil arkadaşlar. Komisyon kendi iltisak ve istihbarı bilgilerine bakıyor. Mahkemelerin verdiği kararların hiç birini önemsemiyor umursamıyor. Bunun hakkında diyebilecekleri bir şey de yok. Soruşturma devam ederken de karar veriyor. Komisyon ret kararı veriyor ardından soruşturma bitiyor beraat kararı veriliyor. Veya karar veriyorlar bu adam ceza almış Yargıtay’dan dönüyor karar. Ama komisyon karar veriyor. 15 yıl git de mahkemelerde uğraş bakın beraat takipsizlik hepsiyle ilgili kararlarımızı tetkik ettik. Yine çok vahim bir şey kurum kanaati dosyaları. Ya bu gizli Tanık meselesi çok yakın. Ergenekon davasında da vardı. Gizli tanıklar abartılmıştı dava gizli tanıklar neler neler söyledi. Şu anda Ergenekon davası çöktü gitti. Biliyorsunuz. İşin içine böyle saçma sapan gizli tanıklar kurum kanaat ve benzeri şeyler de katıyorsunuz. Tamamen hukuksuzluğunuzu ortaya çıkarıyorsunuz. Gizli Tanık ne demekmiş kim olduğu belli olmayan kişilere kanaatleri ile ihbarları ile kişilerin kaderleri ile oynanıyor. Komisyon başkanına söyledik İnanın ki mahkemelerin beraat verdiği halde komisyonun ret vermesinden sonra intihar eden bir kişiden örnek verdi. Adam mahkemede beraat etmesine rağmen komisyondan Ret kararı duyunca silahı kalbine dayıyor. Ateşi ateşliyor. Tetiği çekiyor ancak silah biraz yana kaydığı için sol omuzu parçalanıyor ölmüyor yoğun bakımda on iki gün kalıyor. Ama şunu söylüyor. Keşke bu hukuksuzlukların yaşandığı dünyada keşke ölseydim diyor değerli arkadaşalar. Bunları da komisyon başkanın yüzüne söyledim Azıcık Vicdanları varsa vicdani karar versinler buradan sesleniyorum değerli arkadaşlar.
Biz Bütün bu iddialarımızla gittik ve gerçekten görüyorsunuz çok önemli araştırmalarla gittik kafadan hiçbir şey konuşmadık değerli arkadaşlar şu dosyaların görüyorsunuz. Biz Saatlerce günlerce Bunlar üzerinde tetkikler yaptık da gittik öyle konuştuk ve konuşmaya da devam edeceğiz. Komisyon 23 Ocak 2019'da 2. yılını tamamlayacak ve şu anda sonuç oranı %40. Hukuksuzluk devam ediyor.
Verebilecekleri bir cevap yok aslında ama tekrar gideceğiz ve veremedikleri cevapları tekrar onlardan sorgulayacağız İnşallah. Benim söylemek istediklerim bunlar arkadaşlar belki unuttuklarımız vardır. Sormak istedikleriniz varsa cevaplayabiliriz. Beni dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum.

Yorumlar (0)