CHP'Lİ ULAŞ KARASU:PLAN BÜTCE KOMİSYONU SİVASLA İLGİLİ SORUNLAR

Şimdi, sizlere AKP iktidarının kültür varlıklarına bakış açısını göstermesi konusunda Sivas ilimizden iki örnek vermek istiyorum.

Birincisi: Kangal ilçemizin Havuzköy sınırları içerisinde bulunan, Karaseki mevkisinde yer alan höyük yerleşim ve nekropolün içerisinde bulunduğu Aslantaş ören yeri birinci derece arkeolojik sit alanıdır. Bu bölgede bulunan geç Hitit tarzındaki Kapı Aslanı ilk kez 1928 yılında rapor edilmiş, takip eden yıllarda Ankara’ya nakledilmiştir. Coğrafi konumunun geç Hitit dönemi eserler arasında en kuzeydekilerden biri olması açısından önemlidir. Şimdi, bu tarihî sit alanının bulunduğu bölgenin etrafı mühimmat imha alanı olarak kullanılmak üzere Millî Savunma Bakanlığına verilmiştir. Bununla ilgili Bakanlığınızın izni de mevcuttur. Bu bölgede kullanım süresi dolan mühimmatlar patlatılmaktadır. 783 bin kilometrekarelik ülkemizde başka yer bulunamamış, sit alanının ve yerleşim yerlerinin olduğu bölgede bombalar imha edilmektedir.

İkinci konu: 1952 yılında yapılan ilk 6 Numune Hastanesinden biri olma özelliği taşıyan Sivas Numune Hastanesinin eski binası 4 Mart 2016 tarihinde Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca korunması gereken kültür varlığı olarak tescil edilmiştir. Kurul, 2017 yılında ise bina için “Tamamı taşınmaz kültür varlığı korunma alanındadır.” kaydını koyarak, belirlenen koruma alanı dâhilinde yapılacak her türlü inşai ve fizikî müdahaleden önce kendilerinden izin alınması kararı çıkarmıştır. Bu karara rağmen Sivas Valiliğince, bu binayı yıkabilmek için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden“Depreme dayanıksız” raporu alınarak Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 7/3/2018 tarihinde binanın koruma kararı kaldırılmıştır. Valilik, kararı aldıktan sonra yıkım ihalesini Kamu İhale Kurumu şartnamesiyle değil, Köylere Hizmet Götürme Birliği şartnamesiyle yaparak binanın yangından mal kaçırır bir şekilde yıkımına başlamıştır. Bu arada Ankara Mimarlar Odası yıkımın durdurulması için mahkemeye başvurmuş ve mahkeme 3/5/2018 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. Valiliğin bu karara itirazı da reddedilmiştir fakat valilik, mahkeme kararını beklemeden acele bir şekilde binayı yıkmış; binanın yerinde yeller esmektedir. Bunun hesabını kim verecektir? Bakanlık konu hakkında bir suç duyurusunda bulunmuş mudur? İki konu hakkında da bilgi sahibi olmak istiyoruz.

UNESCO tarafından ülkemizde koruma altına alınan ilk eser olmaözelliğini taşıyan Divriği Ulu Camisi’nde 2016 yılında restorasyon çalışması başlatılmıştır. Bu restorasyon çalışmasının bitim tarihi hangi yıl olacaktır?

Ayrıca, öz önce eğitimden bahseden Adalet ve Kalkınma Partili milletvekili arkadaşımız bu ülkede yılda 5 bin arkeolog ve sanat tarihi mezunu olduğunu, şu anda 30 bin arkadaşımızın atama beklediğini söyledi; bakanlığınızın bu konuda herhangi bir çalışması var mıdır? Bunları merak etmekteyiz.