CHP’li Purçu’dan Engelliler İçin Dört Kanunda Değişiklik Teklifi

CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, engellilerle ilgili düzenlemeler içeren 4 ayrı kanun teklifini TBMM’ye sundu.

Vekil Haberleri 03.12.2021, 12:53
CHP’li Purçu’dan Engelliler İçin Dört Kanunda Değişiklik Teklifi

3 Aralık Dünya Engelliler Günü; 1992 yılından bu yana Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmiş uluslararası bir farkındalık günüdür. Türkiye’de de çeşitli etkinlik ve çalışmalar ile engellilerin sorunlarına dikkat çekilirken TBMM’de gündem engelli hakları oldu.

CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, hazırladığı 4 kanun teklifi ile, Türkiye Cumhuriyeti mevzuatını BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ENGELLİ HAKLARI SÖZLEŞMESİ ile uyumlu hale getirmeyi amaçladığını anlatarak, engelli bireylere karşı ayrımcılığı önleyici düzenlemelerin derhal arttırılması gerektiğini belirtti. Türk Ceza Kanunu, İş Kanunu, Hakimler ve Savcılar Kanunu ile TOBB Kanunlarında yapılan değişiklikler ile ayrımcı hükümleri ortadan kaldıran teklifleri Meclis Başkanlığı’na sunan Milletvekili Purçu, “engellilerin haklarının önündeki erişim engellerinin kaldırılması için” çalışacaklarını ifade etti.

 

ENGELLİ İSTİHDAMI ÇÖZÜM BEKLİYOR, KADROLAR HALA NEDEN BOŞ DURUYOR?

 

Engelliler ile ilgili istatistiklere dikkat çeken İzmir Milletvekili Purçu şunları kaydetti; “Yaptığım çalışma ile engellilerin yaşadığı ayrımcılıkları bir nebze de olsa azaltmak istedim. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ve Avrupa Birliği verilerine göre dünya nüfusunun yaklaşık %15’i engelli bireylerden oluşmaktadır. Bu oran, dünyada 1 milyar engelli olduğu anlamına gelmektedir. 7.7 milyar insanın yaşadığı dünyada bu oran engellileri “en büyük azınlık” yapmaktadır. Türkiye’de ise Ulusal Engelli Veri Tabanı’na göre engelli birey sayısı 1.559.222’dir. Ancak veri tabanında yer alan verilerin sadece engelli raporu başvurusu yapan ve başvurusu onaylanan engelliler olduğu unutulmamalıdır. Elbette ki Türkiye’de bu rakamın kat be kat üstünde engelli birey bulunmaktadır. 1,5 milyon engelli üzerinden planlanan politikalar; gerçek rakam olan 9 milyon civarı engelli vatandaşımızın sorunlarını karşılamaktan uzak kalmaktadır. Özellikle istihdam konusunda engelli kotası bulunmasına karşın kurumlarda kadroların boş bulunması ve buna rağmen engelli istihdamı sağlanmıyor oluşu devlet eliyle yapılan en büyük ayrımcılıklardan birisidir.

 

ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE UYGUN MEVZUAT GEREKLİLİĞİ

 

“Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi, Türkiye, tarafından 2007 yılında imzalanmış ve 2009 yılında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş; fakat iç hukuk geçen süre zarfında Sözleşme ile uyumlulaştırılmamıştır. 2021 yılında imzalanan sözleşmeler olmasına; Anayasamızda ayrımcılık yasağına karşı hükümler olmasına karşın hala mevzuatımızda ayrımcılığa yol açabilecek hükümler bulunmaktadır. Bugün verdiğimiz kanun teklifleri ile mevzuattaki bu söz konusu ayrımcılığa yol açan hükümleri değiştirmeyi hedeflemekteyiz. Ve buradan da tek adamın şahsım hükümetine sesleniyoruz; 12 yıl önce yürürlüğe girmiş olan BM Engelli Hakları Sözleşmesi’ni uygulayın ve ayrımcılığa yol açan uygulamalara son verin”

  

“ENGELLİLİK HASTALIK DEĞİLDİR”

CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, ek olarak şunları kaydetti; “9 milyon engelli ile birlikte yaşayan bir toplumuz ancak mevzuat olarak ya da uygulanan politikalar açısından engellilerin haklarını savunmaktan bir o kadar uzağız. 12 yıl önce yürürlüğe girmiş uluslararası bir sözleşme var ancak buna uygun düzenlemeler yetersiz. Mevzuatta hala “görevini yapmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı veya engelliliği bulunmak” benzeri ayrımcı hükümler bulunmakta. Bu ne demek; vücut ve akıl hastalığı ile engelliliği aynı kefeye koymak demek. Engellilik yapılan birçok işi yapmaya engel değildir. Engellilik bir hastalık da değildir. Sizler bu hükümler ile engelli kişi hastadır ve bu işi, şu işi yapamaz diye keyfinize göre ayrımcılık yapamazsınız. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10. Maddesinde ‘Ayrımcılık Yasağı’ Düzenlemesi yapılmış ve imzacısı olduğumuz uluslararası sözleşmelerde de bu hükme benzer ayrımcılık yasağı düzenlemeleri yer almaktadır. Örneğin bugün verdiğimiz tekliflerden birisi, Türkı̇ye Odalar ve Borsalar Bı̇rlı̇ğı̇ ile Odalar ve Borsalar Kanunu. Bu kanunda genel sekreter pozisyonunda çalışacak kişilerin nitelikleri belirlenirken “Görevini devamlı yapmasına engel olabilecek hastalığı, zihinsel veya bedensel engeli bulunmamak” düzenlemesi yapılmış. Peki soruyorum engelli bir birey genel sekreterlik görevinin hangi aşamasını yapamayacak. Bir diğeri hakimler ve savcılar kanunu. “Hakimlik ve savcılık görevlerini sürekli olarak yurdun her yerinde yapmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı veya engelliliği bulunmamak” düzenlemesi var metinde. Vücut ve akıl hastalığı duruma göre kabul edilebilir ancak engelli bir birey neden hakimlik ya da savcılık görevini yürütemesin? TCK’da ayrımcılığa yol açan suçların sadece nefret saiki ile işlenmesi durumunda ceza verilmesi düzenlenmiş. Ancak burada gözden kaçan nokta nefret saikinin ispatlanmasının neredeyse imkansız oluşudur. Nitekim bu madde yürürlüğe girdiğinden itibaren hiçbir mahkeme tarafından bu maddeye dayanılarak hüküm kurulmamış. Yani TCK’nın ayrımcılık yasağına dair cezai yaptırım öngören maddesi işlemiyor. Diğer bir deyişle mevzuatımızda ayrımcılığa yol açan fiillere, uygulamalara karşı cezai bir yaptırım uygulanamamaktadır.”

 

ENGELLİLERE AYRIMCILIĞA SON

“Verdiğim kanun teklifleri ile işte bu ve benzeri düzenlemeleri T.C. Anayasası ve uluslararası sözleşmelerdeki standartlara kavuşturmayı hedeflemekteyim. Buradan iktidara çağrımızı yineliyoruz. Mevzuatta yer alan, uyguladığınız politikalardan kaynaklanan ayrımcılık içeren hükümlere son verin. Bu ülkede en az 9 milyon engelli birey yaşamakta. Sadece bugün değil her gün ayrımcılığa uğramadan, haklarını alarak, özgürlüklerini yaşayarak bir hayat sürdürmeleri için gelin harekete geçin!”

Yorumlar (0)