CHP'Lİ ÖZDEMİR: VAKIF ÜNİVERSİTELERİ KONUSUNDA MECLİS DEVREYE GİRMELİ

CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, bir siyasi ya da iktisadi gruba bağlı olarak plansızca açılan ve bir binadan ibaret olan bazı vakıf üniversitesinin kontenjanlarının yüzde 30’lara, yüzde 40’lara düştüğünü, arzın talebin üzerine çıktığını, öğrenim ücretlerinin kontrol edilemez boyutlara ulaştığını ve öğrenci memnuniyetinin düştüğünü söyledi.

Vekil Haberleri 11.01.2019, 12:30 11.01.2019, 12:30
CHP'Lİ ÖZDEMİR: VAKIF ÜNİVERSİTELERİ KONUSUNDA MECLİS DEVREYE GİRMELİ

 

Meclis Genel Kurulunda İYİ Parti'nin vakıf üniversitelerinin sorunları hakkındaki önerisi üzerine konuşan Özdemir, “Son yıllarda üniversitelerin sayısal artışına odaklanılması nedeniyle kalite, planlama, bilimsel çalışmalar, teknolojik ilerleme, öğrencilerin memnuniyeti ve nitelikli beşeri sermaye konuları geri plana itilmiştir.” dedi. Uzun süre bir vakıf üniversitesinde görev yaptığının altını çizen Özdemir, “Bir akademisyen olarak bugün, açıkçası bu iktidar döneminde plansızca açılan ve çoğu bir binadan ibaret olan üniversiteler maalesef eğitim ve nitelik konusunda beklentilerin çok altında kaldı. 76 tane vakıf üniversitesinin 47'si İstanbul'da. Arz talebin üzerine çıktı. Donanım, altyapıya bakılmaksızın plansızca kontenjanların artmasına rağmen yerleşen öğrenci sayısının düşmekte.” olduğu ifadelerine yer verdi.  

Vakıf üniversiteleri memnuniyet anketlerine ilişkin bilgi veren Özdemir, “Baktığımız zaman, burada öğrenci memnuniyetinde bir düşüş yaşandığı gözlemlenmekte. Üniversiteler öğrencilerin ve iş dünyasının beklentilerine yeteri kadar cevap verememekte.” dedi. 

ÖĞRENİM ÜCRETLERİ KONTROL EDİLEMEZ BOYUTLARA ULAŞTI

“Vakıf üniversitelerinin gerçek işlevlerini yerine getirmeye odaklanmaları” çağrısında bulunan Özdemir, “Ancak bu işlevleri tam olarak yerine getirmeleri için bu kurumlarda çalışan akademisyenlerin sorunlarının çözülmesi, öğrencilerin beklenti ve taleplerinin dikkate alınması gerektiğini savunuyoruz. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu bilimsel araştırma ve nitelikli insan gücünü yetiştirmesi gereken kurumlar maalesef bir ticarethane, bir aile şirketi olarak görülmeye başlanmıştır. Maalesef az sayıda vakıf üniversitesi kurumsallaşmasını tamamlayarak, nitelikli eğitim vererek bilim ve teknolojiye katkı sunmaktadır. Akademisyen ve idari personelin ağır çalışma koşulları ve özlük hakları maalesef çok ciddi sorunlar içermektedir. Bu üniversiteler, kurucu vakıfları ile aile ilişkilerini, çok önemli yönetimsel sorunları ortaya çıkarmakla birlikte kurumsallaşma, nitelik, liyakat ve çok önemlisi ‘üniversite, kâr ve eğitim’ ilişkilerini tartışmaya açmıştır. Özellikle de kontrol edilemez boyutlara ulaşan öğrenim ücretlerinin dikkatle gündeme alınmasının gerekmekte.” olduğunu söyledi.

MECLİS DEVREYE GİRMELİ

Özdemir, “Vakıf üniversitelerinin öncelikli olarak gerçek anlamda bir üniversite olup olmadığının araştırılması amacıyla, nitelikli eğitim verip vermediği, bilimsel araştırmaları destekleyip desteklemediğinin, özellikle kurucu vakıflarıyla yönetimsel ilişkilerinin, akademisyenlerin ve idari personelin, öğrencilerin, velilerin sorunlarını gündeme alarak bir an önce Meclisin devreye girmesi, alarm veren vakıf üniversitelerinin içinde bulunduğu durumun araştırılmasını önemsiyoruz.” dedi.

Yorumlar (0)