CHP’Lİ DURMAZ; SINIR BÖLGESİNDE BÜYÜK RİSK ALTINDA OLAN MEHMETÇİK CORONAYA KARŞI KORUNUYOR MU?

“Haberleşme Altyapımız CoronaVirüs ile Mücadeleye Hazır mı?”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, yaptığı açıklamada Corona virüsü nedeniyle artan internet kullanımında yaşanabilecek olası sorunlara yönelik alınan tedbirleri sordu. 23 Mart 2020 Pazartesi günü itibariyle Türkiye genelinde 25 milyondan fazla öğrencinin online eğitime geçtiğine dikkat çeken Adıgüzel, “Türkiye’de özellikle son günlerde internet kullanımında ciddi bir artış olduğu, bu artışın önümüzdeki günlerde artarak devam edeceği görülmektedir. Aşırı yüklenme kaynaklı sorunlar başta olmak üzere haberleşme alanında yaşanabilecek sorunlara karşı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) alınan tedbirleri kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşmalıdır” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Onursal Adıgüzel yaptığı yazılı açıklamada, önümüzdeki günlerde yaşanması olası haberleşme sorunlarına dikkat çekti. Özellikle kriz dönemlerinde haberleşmenin önemine vurgu yapan Adıgüzel, “Özellikle bu hafta itibariyle Türkiye genelinde yüksek öğretim kurumları da dahil olmak üzere 25 milyondan fazla öğrencinin uzaktan eğitime geçmesi, yine birçok şirketin ‘evden çalışma’ uygulamasına geçmesi ve sosyal izolasyon sebebiyle evde geçirilen zamanın artmasıyla birlikte Netflix, Youtube başta olmak üzere dijital platformlara ve sosyal medyaya yönelik talebin artması, Türkiye’nin internet altyapısının bu yüklenmeye hazır olup olmadığı konusunu gündeme taşımıştır. Böylesi bir krizle mücadelede haberleşme altyapımızın ne ölçüde hazır olduğu, kamuoyunun yanıt beklediği soruların başında gelmektedir” dedi. 

“Bakanlık Gerekli Tedbirleri Aldı mı?”
Özellikle geçtiğimiz Eylül ayında İstanbul’da yaşanan 5,8’lik depremin ardından yaşanan haberleşme krizi düşünüldüğünde, vatandaşların alınan tedbirler konusunda bilgilendirilmesinin öneminin daha da arttığını belirten Adıgüzel, “BTK başta olmak üzere Bakanlığın ve diğer haberleşme operatörlerinin örneğin geçtiğimiz Eylül ayında İstanbul’da yaşadığımız 5,8’lik depremde sergilediği performans, Türkiye’nin haberleşme altyapısının herhangi bir kriz anında ne ölçüde etkin çalışabileceği konusunda kamuoyunda var olan endişelerin artmasına neden olmuştur. Öte yandan, Türkiye’nin özellikle internet kullanımı için elzem olan fiber altyapısının yetersizliği, ülkemizdefibere yapılan yatırımların Gana gibi Afrika’nın geri kalmış bir ülkesinin bile gerisinde olduğu bilinen bir gerçek. Hal böyle iken, Bakanlığın ve BTK’nın bu süreçte alacağı tedbirler daha önem kazanmaktadır. Bu konuda kamuoyunun şeffaf bir şekilde bilgilendirilmesi, tüm sektör temsilcilerinin sürece dahil edilmesi ve tüketicinin yararını gözetecek tedbirlerin bir an önce alınması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

“Evrensel Hizmet Fonu Devreye Alınsın”
Öte yandan, alınacak tedbirler kapsamına Evrensel Hizmet Fonu’nun devreye alınması gerektiğine vurgu yapan Adıgüzel, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bilindiği üzere, 2005 yılında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Evrensel Hizmet Fonu gelirleri, 5369 sayılı Evrensel Hizmet Kanunu kapsamında evrensel hizmet projelerinde kullanılmaktadır.2019 Yılı Evrensel Hizmet Gelirleri kesin olmamakla geçtiğimiz aylarda birlikte yaptığımız CİMER başvurusuna gelen yanıtta, Aralık 2019 tarihi itibariyle yıllara göre Evrensel Hizmet Gelirleri aşağıdaki tabloda yer aldığı şekliyle bizimle paylaşılmıştır. 

Önergesinde corona virüsle mücadelenin önemine vurgu yapan Durmaz, “tüm dünyayı etkileyen bu salgın toplumun her kesimini korumak ve halk sağlığını temin etmek için uluslararası bir mücadele getirmektedir. Her yurttaşın yaşam güvenliği devletimiz tarafından sağlanması, gerekli tedbirlerin eşitlik ilkesi doğrultusunda ivedilikle alınması gerekiyor.

Mehmetçiği Coronaya karşı korumak için alınan önlemler var mı?

Bu virüsle mücadelede her yurttaş eşti şartlarda korunma, hijyen ve yeterli beslenme ve barınma hakkına sahip olmalıdır. Virüsle mücadele kapsamında şu ana kadar çok sayıda olumlu adım atılmasına rağmen İdlip’te yaşadığımız acı kayıpların ardından değişen mülteci politikaları ve Avrupa’ya karşı izlenen “açık sınır politikası”  ülkemizi virüse daha açık hale getirmektedir. Gündemden düşmesine rağmen sınırlara yığılmış göçmen ve mülteciler arasında olası virüs salgını insani felaketlere neden olabilir. Öte yandan sınırda ve birliklerinde görev yapan Mehmetçiğimizin durumu ve Mehmetçik için alınan önlemler konusunda netlik yoktur.

Mehmetçik virüse karşı korumasız!

Bugünkü enfeksiyon ortamı ve Mehmetçiğin görev yaptığı arazi koşulları, beslenme, barınma ve hijyen koşullarına dikkat edilerek acil önlemler alınması gerektiği açıktır. Salgının ciddiyeti oranında mevcut mevzuatına göre hesap edilen temizlik maddeleri istihkak miktarları yeniden gözden geçirilmeli, arttırılmalı ve çeşitlendirilmelidir.

Şu anda, dengeli beslenme konusunda Türk Silahlı Kuvvetlerinin mevcut mevzuatına göre hesap edilen istihkak miktarları ve besin çeşitliliği de acilen gözden geçirilmelidir.

Yine en uzak birliklere kadar gıdaların bozulmadan ve zamanında ulaştırılması için ulaşım/nakliye zincirinin bozulmaması da aynı öneme haiz bir durumdur. Gıda güvenliği ve gıdaya ulaşım şimdi her zamankinden daha riskli hale geldiğinden önleyici tedbirlerin acilen değerlendirilmesi Mehmetçiğimizin sıhhati ve selameti açısından zaruridir” dedi.

15 Temmuz hain darbe kalkışması sonunda kapattığınız TSK Askeri Sağlık sistemine yeniden dönmeyi düşünüyor musunuz?

Durmaz önergesinde kurtuluş savaşında bile kapanmayan harp okullarının kapanma kararını gözden geçirilmesi konusunu dile getirerek, bu durumun savaş halindeki ordumuzu moral ve motivasyon olarak olumsuz etkileyecektir. Askeri okulların eğitim ve öğretime ara verme kararını gözden geçirecek misiniz? 15 Temmuz hain darbe kalkışması sonunda kapattığınız TSK Askeri Sağlık sistemine yeniden dönmeyi düşünüyor musunuz?  ” dedi

Durmaz’ın önergesinde yer alan sorular şöyle;

1- Covid-19 salgınının ardından kışlalarımızda ve özellikle çatışma bölgelerinde görev yapan askeri personele yönelik yeniden bir yapılandırma söz konusu mudur? Salgına karşı ne gibi önleyici tedbirler alınmıştır?

2- Salgının yayılmasına en uygun zeminin kalabalık ortamlar olduğu dikkate alındığında kışlalarımız ve operasyon bölgeleri Mehmetçiğimiz açısından önemli bir risk teşkil etmektedir. Buna göre yüz bine yakın Mehmetçiğimiz için virüsle ilgili ne gibi önlemler alınmıştır?

3- Sağlık Bakanlığı’nın yurt içindeki askerî birlik ve kurumlara yönelik kurduğu herhangi bir teşkilat ve önleyici anlamda aldığı herhangi bir tedbir var mıdır? Olası vakalara karşı ne gibi önlemler ve acil durum senaryoları hazırlanmıştır?

4- Askerî harekât bölgelerinde yaklaşık 100 bine yakın Mehmetçik'in bulunduğu tahmin edilmekteyken, buradaki uzman personel, corona virüsten korunmak adına gerekli eğitimleri almışlar mıdır? Bölgede salgına karşı yeterli lojistik tedbirler alınmış mıdır?

5- Operasyonlardaki Mehmetçiğe vücut direncini arttırma adına özel beslenme dengeli ve besin çeşitliliği iaşesi verilmekte midir?

6- Bilindiği üzere salgınla birlikte ulaşımda da ciddi aksamalar meydana gelmektedir. En uzak birliklere kadar gıdaların bozulmadan ve zamanında ulaştırılabilmesi için ulaşım, nakliye konusunda özel önlemler alınmış mıdır?

7- Bugünkü bulaşma ortamı ve Mehmetçik'in görev yaptığı arazi koşulları dikkate alınarak mevcut mevzuata göre hesap edilen temizlik maddeleri istihkak miktarları yeterli midir? Bu yönde ek tedbirler alınmış mıdır? Alındıysa bu önlemler nelerdir?

8- Birliklerde yeterli miktarda maske, kıyafet gibi koruyucu ekipman var mıdır? Sıvı sabun, kolonya, alkol vb. hijyenik maddeler bulundurulmakta mıdır?

9- Suriye’de rejimin tahrip ettiği alt yapı su, kanalizasyon sıkıntısını ortada iken birlikler için hızlı sağlıklı prefabrik barınma alanları yapılmış mıdır?

10- Virüsün kendini göstermesi halinde askerlerimizin teşhis, tanı ve tedavisi için gerekli test kitleri bölgelere gönderilmiş midir? Olası bir bulaşma durumunda birliklerde ya da yakın bölgelerde acil durum merkezleri oluşturulmuş mudur?

11- Birlikler için hastalık halinde kullanılmak üzere solunum cihazı bulundurulmakta mıdır? Varsa bunların bulundukları bölgeler hangileridir? Birliklerde kullanılmak üzere ayrılmış solunum cihazı var mıdır? Varsa bunların sayısı kaçtır?

12- 15 Temmuz hain darbe kalkışması sonunda kapattığınız TSK Askeri Sağlık sistemine yeniden dönmeyi düşünüyor musunuz?

13- Ülke güvenliği için her koşulda alınan tedbirlerin kesintisiz olarak devamı zorunlu bir gerçekliktir. Kurtuluş savaşında bile harp okulları eğitim ve öğretime devam etmişken bu durum savaş halindeki ordumuzu moral ve motivasyon açısından etkileyeceği gerçeği ortada iken; askeri okulların eğitim ve öğretime kapatma kararını gözden geçirecek misiniz?