CHP'li Zeybek: Ülkede ekonominin dibe vurmasının sebebi tek adam hukukunun geçerli olmasıdır

Ünlü düşünür Konfüçyüs:” Adalet, kutup yıldızı gibi yerinde durur, geriye kalan her şey onun etrafında döner” diyerek adaletintoplumsal yaşamda olan önemini belirtmiştir. Özgürlük, eşitlik, liyakat, fırsat eşitliği ve rekabet gibi birçok toplumsal kavram, adalet temelinde inşa edilir.

Bizden ve ötekiler olarak toplumun kutuplaştırıldığı, bölündüğü bir ortamda nasıl fırsat eşitliğinden, liyakatten söz edebiliriz? Liyakate göre değil sadakate göre bürokrasinin şekillendiği, ihalelerin belirlendiği bir ülkede yaratıcılıktan, kalkınmadan, refahtan, medeniyetten bahsedemeyiz. Liyakat yok, sadakat çok.Güreş şampiyonundan Vakıfbank Yönetim Kurulu üyesi icat ederek, batırdıkları ekonomi ile nasıl mücadele edeceklerini anlıyoruz. Liyakatin yok edildiği her türlü devlet yönetiminde çapsızlıklar, çürümeler ve iflaslar görülmesi aşikardır. Yapılan bu haksız, hukuksuz atamalar, kul hakkının yenmesi ve kalitesizliktir. Liyakatsizliği ve fırsat eşitsizliğini gören değerli genç beyinlerimiz, ne yazık ki özellikle Avrupa ülkelerine göç ederek, ülkemizde yaratacakları yenilikleri ve katma değeri ülke dışına taşımaktadırlar.

Milletvekili Zeybek, “Ülkede ekonominin dibe vurmasının, çökmesinin asıl sebebi de hukuk düzeninin olmaması, hukukun üstünlüğü yerine tek adam hukukunun geçerli olmasıdır. Hukukun olmadığı, hukuk sistemine inanç ve güvenin olmadığı yerde, yatırım olmaz, yabancı sermaye olmaz. Sarayın kapısında yuvalanan bir avuç yandaş müteahhidinizle inşa etmeye çalıştığınız ranta dayalı, şeffaflıktan uzak ekonomik düzeniniz iflas etmiştir.

Dövize endeksli, geçmeyenin, kullanmayanın parasını ödediği köprüleriniz, havaalanlarınız, mega projeleriniz mega yıkıma doğru dönüşmekte. Bu projelerle halkımızın sadece bugünü değil geleceği de ipotek altına alınmıştır.

TÜİK’İN ACI ACI GÜLÜMSETEN İSTATİSTİKLERİ

Milletvekili Zeybek,” Son 1 ayda ekonominin temel verileri olan işsizlik, enflasyon ve büyüme ile ilgili Türkiye İstatistik Kurumu -TÜİK’in, istatistik rakamlarına bakıldığında neredeyse halkımızın aklıyla alay ediliyor gibi bir durum ortaya çıkıyor. Kurum personelinin ve yönetiminin sık sık değiştirilmesi, kurum üzerindeki iktidarın baskısını gösteriyor ve kurum verilerine içeride-dışarıda kimse inanmıyor.

TÜİK, ilk olarak 11 Mayıs günü, bu yılın ilk üç ayında işsizliğin bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,1 azaldığını açıkladı. 29 Mayıs günü, Gayrisafi Yurtiçi Hasıla-GSYH’nin ya da tümüyle ekonominin yılın ilk çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,5 oranında büyüdüğünü açıkladı. Son olarak ise 3 Haziran günü, Mayıs 2020 Tüketici Fiyatları Endeksi-TÜFE olarak enflasyonun geçen yılın aynı ayına göre yıllık yüzde 11,39; bir önceki aya göre de yüzde 1,36 arttığını açıkladı. Bu verilere, işsizlikle, hayat pahalılığıyla ve yoksullukla mücadele eden halkımız acı acı gülümsemekte ve inanmamaktadır.

TÜİK işsizlik rakamını yüzde 13 dolayında gösterirken DİSK, Avrupa ILO standartlarına dayanarak yaptığı çalışmada, işsizlerin 13 milyon kişiye ulaştığını ve işsizlik rakamının yüzde 30’ları aştığını belirtiyor.

Korona virüsü etkisinde dünyada gelişmiş ülke ekonomileri bile küçülürken, Saray rejiminin batırdığı ülke ekonomisinin bir mucize olarak büyüdüğü iddia edilmektedir. İşsiz insanların artık iş bulma umutlarının yok olduğu noktada işsizliğin azaldığını söylemek takiyyedir, algı operasyonudur.

GÖREVİNİZ, GÜNDEM MÜHENDİSLİĞİ YAPMAK DEĞİL

Milletvekili Zeybek,” Siyasal iktidar, ülke siyasetini din, darbe ve terör üçlüsünün bunaltıcı dar kalıpları içine sıkıştırarak başta CHP olmak üzere toplumun tüm muhalif kesimine, gazetecilere, medya kuruluşlarına karşı baskıcı ve faşizan uygulamalar uyguluyor. Kendi içinde birbirine düşmüş iktidarın, salgınla birlikte derinleşen ekonomik kriz karşısında çıkış yolu bulamadığını, yolun sonuna geldiğini gördükçe hırçınlaştığını, öfkelendiğini ve kontrolü kaybettiğini görüyoruz. İktidar sahipleri, takiyye geleneğinden geldikleri için yalanı gerçekmiş gibi pazarlamak ve yandaş medyaları aracılığı ile toplumun beynini bombardımana tutarak algı yönetimi ve gündem mühendisliği ile günlerini geçirmektedir. Öyle ki, geçen haftaTwitter, Türkiye'de iktidarla bağlantılı kişi ve kuruluşlar olduğunu, muhalifleri hedef gösterdiğini, propaganda amaçlı kullanıldığını öne sürdüğü 7.340 hesabı kapattığını açıklıyor.

“Halkın gerçek gündemini değiştirmeye çalışmayın. Gündem mühendisliğini bırakın, CHP’ye ve millet ittifakına karşı kirli tezgahlar, kumpaslar, tuzaklar kurmakla vakit geçireceğinize halkın geçim derdine, işsizliğe ve hayat pahalılığına çare üretmeye çalışın. Çanlar evet çalıyor; batırmakta olduğunuz ekonomi yönetimi için çalıyor. Halkın ve CHP’nin tek gündemi vardır: koronavirüs sonrası iyice derinleşen işsizlik, geçim derdi, hayat pahalılığı, özgürlük ve adalet.

ADALET YÜRÜYÜŞÜMÜZÜN 3. YILDÖNÜMÜNDE, ADALETSİZLİĞİ BİR YANGINDAN DAHA ÇABUK SÖNDÜRMELİYİZ

Milletvekili Zeybek” CHP ve millet ittifakı olarak görevimizin bedeli ne olursa olsun özgürlük, demokrasi, adalet ve aydınlık bir Türkiye için birlikte mücadele etmektir.Çünkü gücümüzün birliğimizden geldiğini çok iyi biliyoruz. Büyük şair Nazım’ın dediği gibi “Toprakta karınca, suda balık, havada kuş kadar çok” dediği vatansever işçileriz, emekçileriz, esnafız, köylüleriz, gençleriz.

Demokrasi tarihi bize göstermiştir ki, mazlumlar ve mağdurlar ayağa kalkmazsa diktatörler diz çökmez. Diktatörler diz çökünceye kadar ayağa kalkacağız, direneceğiz “dedi.