CHP'li Tutdere: Bakanlığı Tek Kooperatif Kurulma Şartından Vazgeçmeye Davet Ediyoruz

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adıyaman Milletvekili Av. Abdurrahman Tutdere, TBMM’de bir basın toplantısı düzenledi. Tutdere, basın toplantısında 31 Aralık 2020 tarihinde yayımlanan ve Sarmalık Tütün Kooperatiflerini ilgilendiren yönetmeliğe ilişkin açıklamalarda ve değerlendirmelerde bulundu.

Vekil Haberleri 05.01.2021, 16:26
CHP'li Tutdere: Bakanlığı Tek Kooperatif Kurulma Şartından Vazgeçmeye Davet Ediyoruz

“Yönetmelik geç de olsa yayımlandı. Ancak yönetmeliğin kağıt üstünde kalmaması, Türkiye’de yeni olan bu modelin gerçekten hayat bulabilmesi için hükümetin ve ilgili Bakanlığın atması gereken somut adımlar var. Yönetmeliğin üreticiler lehine düzenlenmesi gereken kısımları var. Sarmalık Tütünden alınacak verginin daha alt oranlara çekilmesi gerekiyor. Tamamen yerli ve milli olan sarmalık tütünün tam anlamıyla yasal güvenceye kavuşması için daha yapılması gerekenler var” dedi.

3 Yıllık Bir Sürenin Sonunda Nihayet Yönetmelik Yayımlandı

Konuşmasına 2021 yılının ülkemizdeki bütün insanların özlemlerini, taleplerini karşılayacak bir yıl olması temennisiyle başlayan Tutdere, Adıyaman başta olmak üzere Türkiye’nin bir çok ilindeki tütün üreticilerini yakından ilgilendiren yönetmeliğe değindi. Tutdere, “Özellikle seçim bölgem olan Adıyaman başta olmak üzere Türkiye'nin birçok ilini ve Türkiye’nin birçok ilindeki tütün üreticilerini yakından ilgilendiren bir yönetmelik değişikliği oldu. 31 Aralık günü Resmi Gazete’de yayınlanan iki tane yönetmelik ile birlikte sarmalık tütüne ilişkin bir takım düzenlemeler yapıldı. Tabi hepiniz de çok iyi hatırlarsınız özellikle sarmalık tütüne ilişkin 2017 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir takım yasal düzenlemeler yapılmıştı. Ancak bu yasal düzenlemelere paralel olarak sarmalık tütün kooperatiflerin nasıl kurulacağına, nasıl bir faaliyet yürütüleceğine ilişkin bir türlü yönetmelik yapılamamıştı. Biz defalarca bunu TBMM Genel Kurulunda konuştuk, defalarca basın aracılığıyla kamuoyuna duyurduk, bakanlıktan talepte bulunduk. Ancak ağır aksak geçen 3 yıllık bir sürenin sonucunda nihayet 31 Aralık Perşembe günü Resmi Gazete’de bu yönetmelik yayınlandı ve bir nebze olsun sarmalık tütün üreticilerinin önlerini görmelerini sağlayacak bir duruma geldi.” dedi.

Bakanlığı Tek Kooperatif Kurulma Şartından Vazgeçmeye Davet Ediyoruz

Sarmalık Tütün Kooperatiflerinin Türkiye de yeni bir kooperatifleşme ve örgütlenme modeli olacağına ve bu nedenle önemli bir gelişme olduğuna değinen Tutdere, “Daha önce Ticaret Bakanlığı bir tebliğ ile özellikle sarmalık, tek başına içim özelliğine sahip tütünlerin üretildiği merkezlerde tütün kooperatiflerinin kurulabileceğine ilişkin bir tebliğ yayınlamıştı. Bu tebliğde her bir ilçe bir çalışma bölgesi olarak nitelendirilmişti ve bu çalışma bölgelerinde asgari bir tane sarmalık tütün kooperatifin kurulmasını öngörmüştü. Biz tabi bu tebliğe karşı eleştirilerimizi dile getirmiştik. Özellikle çalışma bölgelerinde bir tütün kooperatifin kurulmasına ilişkin şart kanaatimizce Türkiye’de ki ekonomik koşullara ve rekabetçi ortama aykırıdır. Dolayısıyla biz buradan bakanlığa da çağrıda bulunuyoruz. 250 şartını yerine getiren bütün gerçek kişilerin, üreticilerin kendi kooperatiflerini kurup Türkiye’ de ki yasalar çerçevesinde bu işin ticaretini yapmalarının doğru olacağını düşünüyoruz. Onun için bakanlığı bu üretim bölgelerinde tek kooperatif kurulma şartından vazgeçmeye davet ediyoruz. Önümüzdeki süreçte de hem bakanlık düzeyinde hem de yeri gelirse yargı düzeyinde bu adaletsizliğin de giderilmesi için mücadele edeceğimizi ifade etmek istiyoruz.” dedi.

Kooperatif Kurmak İçin Hangi Şartlar Gerekiyor?

Kooperatiflerinin nasıl kurulacağına, üreticilerin nasıl bir yol izleyeceğine ilişkin hususlara değinen Tutdere, “Mevcut yönetmelik ve tebliğe göre tek başına içim özelliğine sahip tütün üreticilerinin bulunduğu merkezlerde 250 tütün üreticisinin, gerçek kişinin bir araya gelerek kooperatif kurabilecekleri düzenliyor. Dolayısıyla kooperatif kurmak için 250 tane tütün üreticisine, gerçek kişiye ihtiyaç var. Bunun dışında bu kooperatifler nerede kurulacak, hangi şartlar gerekiyor? Yine yönetmeliğin 5'inci maddesinde buna ilişkin düzenleme var. Tütün kooperatiflerine ilişkin özellikle organize sanayi bölgesi şartı yok. Burada tütün kooperatifinin tütün mamülü üretecek kooperatiflerin imar planında kullanım amacına uygun olmak koşulu ile konut alanı, ticaret alanı ve tarım alanları dışında en az 750 metre karelik kapalı alana sahip olan müstakil ya da münhasır bina olacak şekilde belirler diyor. Yani kooperatifler için 750 metre karelik bir kapalı alan yeterli olarak görünüyor ve bu kapalı alanda ticaret alanı ve imar alanı dışındaki bir yerin gerektiğini ifade ediyor. Dolayısıyla üreticilerimiz 750 metre karelik bir alanda bu faaliyetlerini sürdürebileceklerdir. Bunun dışında özellikle kooperatifliğe tanınan bir avantaj da var burada. Bu tesislerde normalde tüzel kişiler için tam ve yeni teknoloji kullanılma şartı vardı, ancak kooperatiflerde bu şart yok. Kooperatifler bu üretim merkezlerinde eski makinelerinde kullanabileceklerdir. Eski tütün kıyma makineleriyle de faaliyetlerini sürdürebileceklerdir.”ifadelerini kullandı.

Yönetmeliğin Çıkmış Olması Olumlu Bir Adım Ancak Kağıt Üstünde Kalmaması Gerekiyor!

Tütün kooperatiflerinin bakanlık düzeyinde tütün ticareti yetki belgesine nasıl başvuracaklarına, tütün işletme faaliyet belgesine ilişkin ve tütün ticareti yetki belgesi için neler yapmaları gerektiği konusunda yönetmelikte düzenlenmeler olduğunu belirten Tutdere, “Yönetmeliği inceledikten sonra üreticilerimiz buradaki düzenlemeleri de görecektir. Tabi tek başına içim özelliğine sahip tütün meselesi yıllardan beri seçim çevrem olan Adıyaman başta olmak üzere bu üretimi yapan bütün bölgelerde gerçekten kanayan bir yara. Şu ana kadar da bu işten gerçekten binlerce insan hakkında işlemler yapıldı, idari para cezaları kesildi ve insanlarımız, ailelerimiz mağdur edildi. Daha bu gün Kozan’da bir baba ve evladı kendi arabalarıyla Kozan’a 100 kg tütün götürürken yakalandılar. Haklarında idari işlem yapıldı ve bu hemşerilerimizin ürünlerine el kondu. Belki de bu 100 kg tütün bu ailenin 1 yıllık geçim kaynağıydı. Dolayısıyla böyle bir sorunun olduğu bir ortamda böyle bir yönetmeliğin çıkmış olması olumlu bir adım ancak bu adımın da gerçekten hayat bulabilmesi için kağıt üzerinde kalmaması için üreticilerin mağduriyetini giderebilmeleri için önemli bir aşamaya gelmesi için de yönetmelik çıkarmak yetmez, baklanlığın bu konuda ekstra adımlar atması da gerekiyor.”dedi.

Tütün Merkezleri Arasında Üç İlçemiz Yok!

Yönetmelikle tek başına içim özelliğine sahip tütün çeşitlerinin üretildiği merkezlerinin de belirlendiğini kaydeden Tutdere, “ Yönetmelikle belirlenen iller Adıyaman, Malatya, Çanakkale, Artvin, Bitlis, Düzce, Mardin, Muş, Bingöl, Diyarbakır, Batman, Hakkari, Hatay. Tabi bu ismi geçen illerin tamamında değil, kiminde tek bir ilçede kiminin iki ilçesinde tek başına içilme özelliğine sahip tütünlerin yetiştirilmesine imkan verilmiş. Yönetmelik Adıyaman için de Besni, Çelikhan, Kahta, Samsat, Sincik ilçelerinde tek başına içim özelliğine sahip tütün merkezleri olarak belirlenmiş. Üç tane ilçemiz yok. Tut, Gölbaşı ve Gerger ilçelerimizde buna ilişkin bir izin görülmüyor yönetmelikte. Aslında burada bir haksızlık da var. Diğer ilçelerimizde de tek başına içim özelliğine sahip tütün üreticileri var ve buralarda da üretim yapılıyor yönetmeliği eksik bulduğumuzu ifade etmek istiyorum.”dedi.

Türkiye’de Yeni Olan Bu Modelin Hayat Bulabilmesi İçin İktidarın Yapması Gerekenler Var!

Tek başına içim özelliğine sahip tütünlerin üretimine ilişkin kooperatifler modelinin Türkiye de yeni bir model olduğunu hatırlatan Tutdere, “Bu modelin hayat bulabilmesi için iktidarın yapması gereken işler var. İktidarın bu geçiş sürecinde kooperatiflere destek olması lazım. Özellikle bakanlığın kredi alma konusunda üreticilerimize sahip çıkması lazım. Zaten bu üreticilerimiz ekonomik olarak zor koşullarda olan insanlar. Bu tesislerin kurulması için en az 2-3 milyon gibi yüksek bir bütçeye ihtiyaç var. Üreticilerimizin bu bütçeyi kendi imkanları ile karşılayıp bu makineleri, bu tesisleri kurma şansları yoktur. Bu konuda hükümetin adım atması gerekiyor ve bu sorunun tamamen çözülmesi için ve bu sorunun Türkiye’nin gündeminden çıkması içinde gerekli ekonomik desteği bu kooperatiflere mutlaka sağlaması gerekiyor. Aksi takdirde bu kooperatiflerin diğer bu işi yapan zengin şirketler karşısında dayanma şansı olmayacaktır. Çünkü tütün piyasası özellikle zengin firmaların at koşturduğu bir alan ve büyük bir sermaye gücüne sahip olan firmaların etkin olduğu bir alan. Dolayısıyla bunlarla yarışacak olan, bunlarla mücadele edecek olan bu tütün üreticilerinin devlet tarafından biraz pozitif ayrımcılıkla desteklenmesi gerekiyor.”dedi.

Sarmalık Tütüne Uygulanacak Verginin Daha Alt Oranlara Düşürülmesi Gerekiyor!

Sarmalık tütüne uygulanacak vergi konusunda da açıklamalar yapan Tutdere, “Sarmalık tütüne uygulanacak vergi konusunda daha önce Cumhurbaşkanının Kararnamesi ile bu oran yüzde kırk olarak belirlenmişti. Aslında yüzde 40 vergi de üretici kooperatifler için oldukça yüksektir. Bunun da Avrupa ülkelerindeki düzenlemelere uygun olarak daha alt oranlara çekilmesi gerekiyor. Eğer bu oranda kooperatiflere ayrıcalık tanınırsa kooperatifler yaşama şansı bulacaklardır.” dedi.

Yerli ve Milli Olan Tütünün Mutlaka Yasal Güvenceye Kavuşması Gerekiyor!

Açıklama yaptığı kürsüden Adıyaman tütünü gösteren Tutdere, “Şu elimde gördüğünüz tütün Adıyaman’da gerçekten zor şartlarda, zor coğrafyada, emekle üretilen bir tütün ve bu topraklarda yüz yıllık geçmişi olan bir ürün. Bu ürünle binlerce insan çoluğunu, çocuğunu geçindiriyor ve yine binlerce insanın nafakası buradan çıkıyor. Dolayısıyla bu yerli ve milli olan ürünün mutlaka yasal güvenceye kavuşması ve bu topraklarda üretimin devam etmesi gerekiyor. Tabi üreticilerimiz ciddi mücadeleler verdiler. Bizler de onlarla beraber hem saha da hem parlamentoda mücadele verdik. Şuanda yasal anlamda düzenlemeler de yapıldı. Ancak bunlar tek başına yeterli değil. Önümüzdeki süreçlerde yasal çalışmalarda yaparız. Bu aşamaya kadar mücadele veren başta tütün üreticilerine ve katkısı olan herkese teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonraki süreçte de devam edecek ve tütün yasal sürece kavuşuncaya kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz.”ifadelerini kullandı.

Üreticilerimiz Tesisleri Kurmayı Yetiştiremezse Dahi Cezanın Ertelenmesi İçin TBMM’de Mücadelemizi Sürdüreceğiz!

Tütün üreticilerine de çağrıda bulanan TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Tutdere, “Kooperatifleşmek, kooperatiflerde bir araya gelmek dayanışmanın, birlikte güç olmanın en önemli göstergesidir. Mutlaka kooperatiflerle bir araya gelelim, birlikte güç birliği yapalım. Siz eğer kooperatifler arasında gücünüzü kullanırsanız çocuklarınızın geleceğini, kendi geleceğinizi ve kendi ekmeğinizi kurtarmak adına en büyük mücadeleyi vermiş olursunuz. Şu anda mevcut yasalarımız bunu öngörüyor. Bu mevcut yasalar çerçevesinde üreticilerimizin örgütlenmesi, kooperatiflerini bir an önce kurması, bakanlıklardan gerekli yetki için başvuruda bulunmaları aciliyet arz etmektedir. 3 yıllık hapis cezası 2021 yılında yürürlüğe girecek. Bu süreden önce bu çalışmaların tamamlanması gerekiyor. Gerçi kalan süre yönetmeliğin çıktığı süreyi nazara aldığımızda çok az bir süre. 6 ay içerisinde bu tesislerin kurulması da zor gibi görünüyor, ancak üreticilerimiz üzerine düşeni yapacak. Eğer bu süre içinde yetişmezse de biz bu cezanın uygulanmaması için, bu kanunun yürürlük tarihinin tekrar ertelenmesi için de TBMM’de her türlü mücadeleyi vereceğiz.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Yorumlar (0)