CHP'li Rafet Zeybek: Anayasa Mahkemesi Kararına Uymayan Mahkeme Varsa O Ülkede Yargı Bağımsız Değildir
TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen ve kamuoyuna 5. Yargı Paketi olarak sunulan kanun teklifinin sekizinci maddesinde söz alan CHP Antalya Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Rafet Zeybek, bu yargı paketlerinin reform olmadığını belirtti.
CHP Antalya Milletvekili Zeybek konuşmasında şu ifadelere yer verdi;
Anayasa Mahkemesi Kararına Uymayan Mahkeme Varsa O Ülkede Yargı Bağımsız Değildir
“Her zaman bu ülkede yasalar ihtiyaçlara göre değiştirilir, 2004 yılında Türk Ceza Kanunu'nda, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nda köklü değişiklikler yapıldı ama o günden bugüne çok sayıda maddeleri değişti. Değiştirilir, ihtiyaç gelmiştir, değiştirirsiniz ama millete "Yargıda reform yapıyoruz." demeyin. Allah aşkına yani bu milleti kandırmayın yeter. Bunlar reform değildir. Yargının esaslı olan 2 tane sorunu var: Bir, bağımsız ve tarafsız değildir; iki liyakatsizdir. Siyasi iktidar ısrarla "yargı bağımsız ve tarafsızdır." diyor, bir ülkede daha doğrusu Türkiye'de Anayasa Mahkemesi kararına uymayan mahkemeler varsa, o ülkede yargı bağımsız olmaz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uymayan mahkeme varsa o ülkede yargı bağımsız değildir.”
10 BİN DOLAR ALAN SİYASETÇİ VE SERİK’TE 500 BİN LİRA RÜŞVET ALANI ARAŞTIRMAYAN YARGI BAĞIMSIZ OLAMAZ
“İçişleri Bakanı görevi gereği bir siyasetçinin 10 bin dolar rüşvet aldığını söyledi. Ben soruyorum: Kim aldı bunu? Yargı ne yaptı bu konuda? Eğer bunun hesabını sormayan yargı varsa bu ülkede yargı bağımsız değildir. Serik'te, Dışişleri Bakanı ve Kültür ve Turizm Bakanı, ikisi de Serik Belediye Başkanının 500 bin lira rüşvet aldığını söyledi. İşlem yapılmadı, en sonunda bizim il başkanlığımız dilekçe verdi, şikâyetçi oldu. Bir buçuk yıldır o dosyayla ilgili hiçbir şey yapılmadı. Resen soruşturulması gerekirken, hiçbir şey yapılmadı, bir kişi dinlenmedi. Nasıl bu yargıya siz "bağımsız ve tarafsız" diyorsunuz? Bu yargıyla ne yargıya güveni artırabilirsiniz ne bu ülkede adalet dağıtabilirsiniz. 2005 yılından önce hâkim, savcılar da devlet memurları gibi gerek genel seçimlerde gerek yerel seçimlerde istifa edip aday oluyorlardı, aday adayı oluyorlardı, eğer kazanamazlarsa dönebiliyorlardı mesleklerine. 2005 yılında o yasaklandı yani "İstifa ediyorsan geri dönemeyeceksin." dendi. Doğru bir karar. Gerekçesi neydi? Gerekçesi şuydu: "siyasi görüşünü açıklıyor, artık kamuoyunda o siyasi bir taraf. Yani tarafsız görev yapamaz." doğru bir karardı. Ancak darbe girişiminden sonra AKP’de siyaset yapmış, aday adayı olmuş kişiler çok az puanlarla hâkim savcı yapıldı. Siyasi tarafını açıklamış bu kişilerle nasıl adalet dağıtılacak.”
