CHP'li Gündoğdu: Damat Sarayına kaçtı, millet aç, açıkta!

CHP Kırklareli milletvekili Vecdi Gündoğdu ''Bu bütçede emekçinin gelirini yükselten, milletin dertlerine derman olan hiçbir düzenleme yok. Milyonlarca işçi, işsiz bıraktığınız 10 milyon gencimiz de yok. Memur, çalışan, emekli, çiftçi, esnaf; zaten onlar sizin kafanızda da yok.'' dedi.

Vekil Haberleri 18.12.2020, 11:47 18.12.2020, 11:53
CHP'li Gündoğdu: Damat Sarayına kaçtı, millet aç, açıkta!

Bu bütçede emekçinin gelirini yükselten, milletin dertlerine derman olan hiçbir düzenleme yok. Milyonlarca işçi, işsiz bıraktığınız 10 milyon gencimiz de yok. Memur, çalışan, emekli, çiftçi, esnaf; zaten onlar sizin kafanızda da yok.

AKP'nin bütçesi üretim ekonomisini değil rant ekonomisini büyüten, zengini daha zengin eden bir rant bütçesidir.

Neler vadediyorsunuz ben size söyleyeyim: Fakirlik, yoksulluk, sefalet, açlık ve acı reçete.

On sekiz yılda bütçeden yapılan faiz ödemesi tam 492 milyar dolar olmuş. Millet kasayı size emanet etmiş, siz de gitmişsiniz kasayı tefecilere emanet etmişsiniz. Her saat başı 3 milyon 148 bin 878 lira faiz ödüyorsunuz. Merkez Bankasının kasası tamtakır, kuru bakır, eksi 47 milyar dolarda.

Bankalarda mevduatın yüzde 56,3'ü dolar olmuş; milleti Türk lirasına küstürmüşsünüz, Amerikan dolarıyla da dost yapmışsınız.

CHP'li Gündoğdu'nun o konuşması:

Türk lirasına sahip çıkamayıp, ihaleleri dolar garantili yapıp sonra da yüzünüz kızarmadan yerli ve millî nutukları atıyorsunuz ya; atın bakalım, daha nereye kadar atacaksınız? (CHP sıralarından alkışlar)

Fabrikalarımızı, şirketlerimizi, topraklarımızı parsel parsel satarken o yerli ve millî nutuklarını atanlar da yavaş yavaş artık ortadan kaybolmaya başlamış.

Değerli milletvekilleri,

Bugüne kadar 16 istihdam paketi açıkladınız, ayrıca toplam 22 ekonomi paketi açıkladınız.

"Zenginleşiyoruz." "İşsizlik bitiyor." "Dolar, faiz düşecek." dediniz, ne söylediyseniz hepsinin tersi oldu;

Fakirlik arttı, işsizlik arttı, faizler yükseldi, borçlar büyüdü ama tefeciler sevindi, tefeciler; millet perişan.

Bu arada damat da sarayına kaçtı, millet aç, açıkta kaldı.

130 bin kahvehane, 200 bin lokanta, restoran, kafe kapanmış, 50 bin kantin kapısına kilit vurmuş, binlerce servis minibüsçüsü araçlarını satışa çıkarmış, 6 milyon aşkın seyyar satıcı ve sokak esnafı açlığa mahkûm edilmiş, işsizlikten dolayı 100'e yakın müzisyen intihar teşebbüsüne girmiş,

400 bin ağırlıklı küçük esnaf olmak üzere işletmesini kapatmış hem açlıkla hem pandemiyle mücadele ediyor.

Siz de üç beş yandaş müteahhide 12,8 milyar TL destek verirken, 1 milyon 239 bin esnafa 5 milyar Türk lirasını sadaka gibi, destek vereceğinizi yüzünüz kızarmadan da açıklıyorsunuz.

Bütçede çiftçiye bedava ilaç yok, bedava mazot yok ama haciz var, haciz var.

Öğretmene, polise, din görevlisine, hemşireye 3600 ek gösterge yok, atanmayan öğretmenler yok, EYT'lilere çözüm yok, bütçede millet yok, millet.

Milletin derdini unutanlar "156 tane ülkeye, 9 tane uluslararası kuruluşa yardım yaptık." diyerek milletle de dalga geçiyorlar. Çaresizlikten kıvranan on binlerce esnafa sahip çıkmadınız, Katarlı firmaya bir seferde 90 milyon dolar kıyak yaptınız, Tunus'a 5 milyon hibe gönderdiniz.

Kendi esnafı, çiftçisi, emeklisi kan ağlarken, millet cinnet geçirme noktasından "Açım, işsizim." diyerek not bırakıp intihar ederken siz milletin parasını başka ülkelere verdiniz.

Bu nasıl taşlaşmış bir vicdan, bu nasıl bir adalet bunu hâlâ anlamıyorum.

Halka sırt çevirmiş, milletten aldıkları iradeyi saraya teslim etmiş, üstelik atanmış bakanların yanlışlarını savunmak durumunda kalan, milletin değil, sarayın vekillerine katlanmak zorunda kalan milletimize de sabır diliyorum. Başka bir şey söylemiyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Cumhuriyetin yetiştirdiği, bilgi ve tecrübesiyle dünyaya örnek olan muhteşem özveriyle mücadele eden sağlıkçılarımız, dokuz aydır amansız bir mücadele veriyor, sağlık emekçilerimiz buradan haykırıyor: "Tek tek arkadaşlarımızı kaybediyoruz, artık hastalarımıza yetişemiyoruz." Diye

Siz ise sağlıkçılarımıza destek olma yerine maske, mesafe kurallarına uymuyor diye millete sokaklarda ceza yağdırıyorsunuz.

Sonra da mitingler, parti toplantıları yapıyor; yetmiyor, çay fırlatarak safları daha da sıklaştırıyorsunuz.

Millet soruyor, Bilim Kurulu mu önerdi bu mitingleri, bu toplantıları yapın diye; vatandaşları toplayın, kafalarına çay atın diye; on binlerce insanı Anadolu'dan İstanbul'a getirin, Ayasofya'da binlerce kişiyi toplayın diye?

Allah aşkına bunu bir açıklayın, Bilim Kurulu mu istedi arkadaşlar? Millete böyle mi örnek olacaksınız? Sağlık emekçilerine böyle mi destek olacaksınız? Sayenizde bugün vaka sayısında neredeyse dünyada 1'inci sıraya yerleşmiş bir Türkiye var.

Sağlık sistemimiz SOS veriyor arkadaşlar. Buradan uyarıyoruz: Daha fazla can yitirmeden sarayın değil, ortak akıl ile bilimin dediğini yapın.

Son sözüm:

Din adamları vaaz ettiklerini yaşasın,

Politikacılar vadettiklerini yapsınlar.

Yorumlar (0)