CHP'Lİ EDNAN ARSLAN SORUYOR: "BUCA METROSU İÇİN BİR İMZA ATILMASI BU KADAR MI ZOR?"

Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Kurulması Hakkındaki Kanun Tasarının 2. maddesi üzerine söz alan İzmir Milletvekili Ednan Arslan, tasarıdaki eksik yönleri dile getirdi.

Vekil Haberleri 11.07.2019, 12:00
CHP'Lİ EDNAN ARSLAN SORUYOR: "BUCA METROSU İÇİN BİR İMZA ATILMASI BU KADAR MI ZOR?"

 İzmir’in turizmde yaşadığı sıkıntılar ve yılan hikâyesine dönen Buca Metrosu’na da dikkat çeken Arslan, “Gerekli başvurular yapılmış, proje için hükümetin kasasından bir kuruş bile çıkmayacak, finansmanı hazır, işe başlanması için sadece bir imza gerekiyor, bir imza atılması bu kadar mı zor?” diyerek hükümete yüklendi.

 

Arslan, konuşmasında şu başlıklara yer verdi:

 

“Turizmcilerin ajansa ödeyeceği yüzde 1’lik Turizm payını tepkiler üzerine yüzde 0,25 azaltınız

Bu oran bile çok yüksek, net karların yüzde 5-6’sı demektir

 

Türkiye kültürel ve doğal miras değerleri ile dünyanın en önemli ülkelerinden biridir. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir coğrafyada yaşıyoruz.

 

Dünyada birçok ülkenin bu tür değerlerini son derece iyi bir şekilde turizm fırsatına çevirdiğini ve bu ülkelerin ekonomilerinde turizm gelirlerinin büyük bir paya sahip olduğunu biliyoruz.

 

Bizim sahip olduğumuz potansiyelin daha azına sahip ülkeler, tanıtım ve pazarlama teknikleri ile çok daha yüksek gelirler elde ediyor. Bu ülkelerin yaptığı tanıtım ve çalışmalar uzun yıllara yayılmış ve ödün vermeden devam ettirilmiş.

 

Bu kanunla net satış ve kira gelirlerinin toplamı üzerinden alınacak olan %1’lik turizm payı gelen tepkiler üzerine  %0,25 azaltıldı. Bu azalmaya rağmen alınacak miktar net karlarının neredeyse %5-6 lik kısmına denk geldiği ifade edilmektedir. Üstelik tam da imar barışı nedeniyle giderlerinin yükseldiği bir dönemde olması sektör açısından ciddi bir mali külfet gibi durmaktadır.

 

Yine sektörün karşı çıktığı bir başka konu düzenlemenin yürürlük tarihi ile ilgilidir. Sektör tarafından önerilen tarih 01.01.2020 tarihidir.

Bu ajansın sadece tanıtım amacıyla kurulması ve bu alanda çalışması son derece önemlidir.

 

Kanun gerekçesinde bu ajansın neden kurulduğu sıralanmış. Ülkemizin yurt içinde ve yurtdışında tanıtılmak. Turist sayısını artırmak. Dünyanın en prestijli etkinliklerini, stratejik ve büyük ölçekli turizm yatırımlarını ülkemize çekmek. Türk turizminin, turizm kültürünün, turizm ekonomisinin ve endüstrisinin geliştirilmesi hedefleniyor.

Getirilen kanunda benim en çok gözüme takılan kelimelerden birisi de hızlı karar alma vurgusu.

 

Mesele çabuk karar vermek değildir. Mesele sürekliliktir, oluşturulan politikaları ödün vermeden ısrarla devam ettirmektir.

 

Tanıtım ve pazarlama yaratıcılık ister, bu nedenle bu alanda daha esnek bir yapı düşünülmelidir. Siyaset üstü olmalıdır. Yapılan düzenleme ile sektörle ilgisi olmayan kişilerin hemen hemen her alanda olduğu gibi burada da siyasi görevlendirmelerle iş başına getirileceği görülüyor. Turizm böyle bir anlayışa teslim edilemez.

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın kuruluş kanuna baktığımızda amaç olarak kültürel değerleri yaşatmak, geliştirmek, yaymak, tanıtmak, değerlendirmek ve benimsetmek, kültür ve turizm konularıyla ilgili kamu kurum ve kuruluşlarını yönlendirmek ve bu kuruluşlarla işbirliğinde bulunmak, yerel yönetimler, STKlar ve özel sektör ile iletişimi geliştirmek ve işbirliği yapmak üzere bu bakanlık kurulmuş demektedir.

 

Şimdi siz bu düzenleme ile diyorsunuz ki biz bu görevleri merkez, taşra ve yurtdışı temsilciliklerimizle yapamıyoruz bize bir ajans kurun sonra kamusal zorunluluklardan azat edin bütçeyi de özel sektör ve genel bütçeden oluşturalım sonrasında alanla ilgisi olmayan liyakatsız bürokratları atayalım hızlı kararlar alıp turizmi geliştirelim.

 

Bu ajansın bu şekilde kurulmasıyla ülkemizdeki güçlü STK’ların temsili eksik kalmaktadır. Aynı şekilde yerel yönetimlerde bu ajans kapsamında sadece ajansın Danışma Kurulu’nda Belediyeler Birliği ile temsil edilecek görünüyor. Bunun yanında örneğin Tarihi Kentler Birliği gibi yerel yönetimlerin bizzat yer aldığı koruma ve kullanma anlamında tarihi alanlar için çalışan ve projeler geliştiren bir yapı da neden yer almasın.

 

Diğer önemli bir konu ise kurulacak bu ajansın çalışanları hangi kriter ile seçilecektir. FETÖ soruşturmaları kapsamında en çok personel atılan kurumlar bu tür kamu mevzuatı dışında tutulan yerler olmuştur.

 

İzmir ülkemiz turizm sektörü zincirinin en güçlü halkalarından biridir

 

İzmir; 8500 yıllık tarihi, iklimi, keşfedilmiş ve keşfedilmeyi bekleyen turizm arzı ile ülkemiz turizm sektörü zincirinin en güçlü halkalarından biridir.

 

Zeytinyağlı ve otlardan oluşan zengin mutfağı, sayısız antik kent ve örenyeri, kent dokusu, mimari özellikleri, mitolojik kaynaklarda yer alışı, mavi bayraklı plajları, kongre merkezleri, fuar alanı ve termal kaynakları ile İzmir her anlamda bir turizm kentidir.

Kemeraltı esnafı perişan, 2012 yılında İzmir’e kruvaziyer gemileri ile 552 bin 764 turist geldi, bu sayı 2017 yılında 9 bin 172 düştü

 

Turizmde markalaşmanın ön plana çıktığı bu dönemde İzmir’in turizm çeşitliğinin artırılması için Kültür ve Turizm Bakanlığının belli başlı çalışmalara hız vermesi gerekmektedir.

 

Bunun en önemli şekli Kruvaziyer Turizmi yani büyük gemi turizmi ile karşımıza çıkmaktadır. Ama son dönemde görülen odur ki İzmir’de Kruvaziyer Turizmi bitmek üzeredir.

 

Son 15 yılda Kruvaziyer Turizmi kanalıyla İzmir’e 1.711 gemi ile 3 Milyon 754 bin turist gelmiştir. Yanlış politikalar sonucunda bu sayı her geçen yıl düşmüştür.

 

Sizlerle daha çarpıcı bir rakam paylaşmak istiyorum. 2012 yılında İzmir’e 286 kruvaziyer gemisi uğramış bu gemilerle gelen 552 bin 764 turist İzmir’i ziyaret etmiştir. 2017 yılında ise sadece 9 bin 172 kişi bu yolla İzmir’e gelmiştir. Gördüğünüz gibi rakamlar arasında uçurum bulunmaktadır. 

 

Bu turizm kanalı ile gelen turistlerin dünyanın en büyük açık hava çarşısı olan Kemeraltı esnafı için anlamı aynı anda 6 bin kişinin alışveriş etmesidir. Bu sadece bir gemi gelmesi ile yakalanan rakamdır. İzmir’in kaybını siz hesap edin.

Kente gelen bir turist ne bekler? Konaklama imkanları, güvenlik, hizmet ve kolay ulaşım.

 

Buca Metrosuna başlanması için bir imza gerekiyor

Bir imza atılması bu kadar mı zor?

Bu işin sonuna kadar takipçisi olacağım

 

İzmir’in turizm için çok gerekli olan ulaşım imkanlarının da artırılması gerekiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin uzun süredir Buca Metro’sunun yatırım programına alınması için resmi taleplerini yapmış olmalarına rağmen maalesef 18 aydır Ankara’dan yanıt alınamamıştır.

 

Buca Metro inşaatı için 5 Aralık 2017, 18 Eylül 2018 ve 13 Mart 2019 tarihlerinde ilgili bakanlığa resmi başvuruları yapılmıştır. Üstelik proje için devlet bütçesinden 1 kuruş talep edilmiyor ve gerekli finansman uluslararası kredi ile çözülecekken bu proje için imza atılması bu kadar mı zor? İmza için ne beklenmektedir? Bu konuda İzmir halkına ve gelecek turist beklentisindeki esnafa bir açıklama yapılmasını bekliyoruz.”

Yorumlar (0)