CHP'den Rabia Naz Vatan Açıklaması

Tığlı yazılı olarak yaptığı açıklamada gelinen noktayı ve bazı hatırlatmaları şöyle yaptı:

11 yaşında öldürülen ama kaza süsü verilmeye çalışılan Rabia’nın katillerini, bu ülkenin Savcıları, mahkemeleri bulmak zorundadır. Oysa aradan geçen 1 yılda savcılık karartılan delilleri görmemiş, olayda adı geçenlerin ifadesini almamış, Adli Tıp Kurumundan alınan raporlara itibar etmemiş, hak arayan acılı babanın, annenin ve toplumsal vicdanın sesine kulak vermemiştir. Bu davada daha önce savcı değişikliği olduğu için tüm savcılara bunu söylüyorum. Bu dosyanın örtbas edilmesini önlemek ve suçluları bulmak bu dosyaya bakan ya da bakmayan tüm savcıların görevidir.

21 Mart’ta iktidar temsilcileri Giresun’a geldiğinde Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde 3 hafta süre ile gözlem altına alınsın diye komik ve hukuksuz bir gerekçeyle gözaltına alınan baba, aynı gün yaptığımız itirazlar neticesinde akşam saatlerinde serbest bırakılmıştı. İtirazımıza 8 Nisan 2019 tarihinde Giresun Sulh Ceza Hâkimliği’nden gelen bir cevap var. O cevapta Şaban Vatan’ın 3 hafta süreyle Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde gözlem altına alınması gerektiği belirtiliyor.

Bu kadar saçma, yanlı ve hedef gösterici bir karar olabilir mi? Hak arayan baba Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine yatacak. Şaban Vatan hastanede yatarken onun can güvenliğini kim sağlayacak? 11 yaşındaki çocuğun intihar ettiğine inanan ve bu olanı biteni görmezden gelen yetkililer mi?

Olaya intihar süsü verilmek istenmesi, olayda adı geçen siyasilerin bilgisine ya da ifadesine başvurulmaması, otopsi raporlarına inanılmaması ve Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun geçtiğimiz hafta içinde müfettiş görevlendirmesi, dosyada ki işleyişin, sürecin nasıl yok edilmek istendiğini göstermiyor mu?”

Şaban Vatan ile ilk temasa geçenin kendisi olduğunu, tüm detayları enine boyuna araştırdığını ve bunu bugüne kadar hiçbir şekilde siyasi malzeme olarak kullanmadım ve bundan sonra da kullanmayacağım.

Biz en başından beri süreci takip ediyoruz. Tüm detayları titizlikle inceliyoruz. Şaban Ağbi ile devamlı irtibat halindeyim. Bugünde görüşürüm yarında görüşürüm. 

HAK ARAYAN BİR BABAYI HASTANEYE YATIRMAK UTANÇ VERİCİDİR VE SUÇA ORTAK OLMAKTIR

Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan’ın sağlık durumunun iyi olduğunu, herhangi bir psikolojik rahatsızlığının bulunmadığını tüm Türkiye biliyor. Ama ne hikmetse savcılık bilmiyor ya da bildiğini, gördüğünü görmezden gelsin diye baskı altında tutuluyor. Şimdi müfettişler gereken incelemeleri yaparak ya bu davada gerçekleri gün yüzüne çıkartarak iddianameyi hazırlatarak adaleti sağlayacaklar ya da bu davayı, bu cinayeti, bu örtbas edilmek istenen durumu görmezden gelerek bu suça ortak olacaklar. Şimdiden söyleyelim toplum vicdanını yok sayan, duymayan, görmeyen bir karar alırlarsa bu ülkede adalete olan güveni bir kez daha sarsacaklardır.

Düşünebiliyor musunuz ortada şüpheli bir ölüm var. Aslında ölüm değil cinayet demek daha doğru olur. Evladının nasıl öldürüldüğünü araştıran baba akıl hastanesine yatırılmak isteniyor. Ve gerekçesi güya tedavi… Orta da akıl hastası bir kişi olmadığı için tedavi gerekçesi de çok saçma. Bugün bile Şaban Vatan’ın söylediklerine inanmayan, dikkate almayan yetkililer, hastanede yatmış bir Şaban Vatan’ın söylediklerine nasıl inanacaklar?

Bu baba mahkemede kızı için ifade verdiğinde hâkimin “sen zaten hastane de yatmışsın, söylediklerin tamamen duygusal” demeyeceğinin her hangi bir garantisi var mı? 

Ya da yarın öbürgün Allah korusun Şaban Vatan’ın başına bir şey gelse “zaten akıl hastanesinde yattı. İntihar etmiştir” denilmeyeceğini kim garanti edebilir?

Biliyorsunuz 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan için Savcılık intihar etmiş olabilir demişti.

Buradan vicdanlı gönüllere bir kez daha sesleniyorum. 11 yaşındaki bir çocuk neden intihar etsin. Hangi akıl hangi vicdan bunun böyle olduğunu söyleyerek kamuoyunu etkilemeye, yönlendirmeye çalışır.

Rabi Naz Vatan intihar da etmedi. Terastan da düşmedi. Bir araç çarpması sonucu öldü. Sol ayağı kopma noktasına gelen, Rabia Naz Vatan, arkasında bir sürü soru işareti bırakarak hastanede babasının kollarında öldü.

Atar damarı kopan Rabia’nın bulunduğu yerde neden hiç kan izi yok? Ve neden bu araştırılmıyor?

Olay gecesi hastanede Rabia’ya müdahale eden ortopedi doktorunun ifadesi neden alınmamıştır?

Rabia’ya ait okul çantası neden bulunduğu yerde fotoğraflanmamıştır?

Olay yeri incelemesi yapıldığında neden kamera kayıtları alınmamıştır? Ya da alındıysa bu kayıtlar nerededir? 

Rabia’ya çarptığı iddia edilen araç uzmanlar tarafından incelendi mi? Aracı kullandığı iddia edilen kişi her hangi bir ifade verdi mi? Bu kişi şu anda nerede?

Mehmet Ali Somuncuoğlu’nun ifadesi alınmış ve doğruluğu araştırılmış mıdır? Adı geçen bu kişi şu anda nerededir?

Olay gecesi Giresun merkezden gelen sivil polisin adı neden açıklanmıyor? Bu polis neden okul çantasının üzerine sandalye koyarak gizlemeye çalışmıştır? O polis olayla ilgili ifade ya da bir rapor vermiş midir?

Olayın siyasi ayağının nerelerde olduğunu, kimlere gidebileceği ile ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisine soru önergesi verdim. Oradan gelecek cevabı hemen savcılık makamına ileteceğim. İleteceğim ki bu dava bir an önce sonuçlansın ve suçlular cezasını çeksin.

Bu dava vicdanı olanların, ahlakı olanların, namusu olanların davasıdır…

CHP Giresun Milletvekili Necati Tığlı, “Bu dava artık sadece Şaban Vatan ve Atika Vatan’ın evlat acısı davası değildir…

Bu dava vicdanı olanların, ahlakı olanların, namusu olanların kısacası insan olanların davasıdır…

Bu dava bizim davamızdır… Eninde sonunda suçlular ve onları koruyanlar ortaya çıkacaktır… Kim bu davanın aydınlanmasını istemiyorsa, dosyayı örtbas etmek için seferber oluyorsa, suçlu ya da suçluları koruyorsa ahlak, namus, vicdan ve insanlıktan nasibini almamıştır…” dedi.

HALKIN GÜCÜ VE VİCDANI, SORUMLULUK SAHİBİ OLAN MAKAMLARI ADİL DAVRANMAYA SEVK EDECEKTİR

13 Nisan tarihinde tüm Türkiye’de Rabia Naz Vatan için Kadın Meclisleri “Rabia Naz’a Adalet” istemiyle eylem yaptılar. Meydana çıkan tüm kadınlara buradan teşekkür etmek istiyorum diye sözlerine devam eden Tığlı, “inanıyorum ki Kadın Meclisleri ve Toplum Vicdanı, bu davada sonuna kadar Vatan ailesinin sesi olacaklardır” ifadelerini kullandı.

Son bir hatırlatma yapan Tığlı, “Bu güne kadar olduğu gibi bundan sonrada bu davanın takipçisiyim. Olayda adı geçen ama bugüne kadar ifadesi alınmayan kim varsa derhal ifadelerinin alınmasını ya da bilgilerine başvurulmasını, iddianamenin bir an önce hazırlanmasını ve Baba Şaban Vatan’ın için vermiş hastaneye yatış kararının da bir an önce iptal edilmesi gerektiğini” söyledi.