Başkan Bayar'dan Atatürk'ü hedef alan Erbaş'a sert tepki: Haddini bil Ali Erbaş!

Cumhuriyet Halk Partisi Antalya İl Başkanı Nusret Bayar, Ayasofya’da kılınan Cuma namazı hutbesinde Atatürk’ü hedef alarak lanet okuyan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkında kamuoyuna yazılı açıklamada bulundu. Tepkisini oldukça sert bir biçimde ifade eden Başkan Bayar yaptığı açıklamada, “Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ayasofya’daki Cuma hutbesinde “Bizim inancımızda vakıf malı kutsaldır. Dokunanı yakar. Vakfedenin şartını çiğneyen lanete uğrar” diyerek Atatürk’e dil uzatma gafletine düşmüştür. Atatürk’ün kurduğu Diyanet İşleri Başkanlığının koltuğunda oturup, Atatürk’e lanet okumak haysiyetsizliktir, delalettir, ihanettir! FETÖ’cü Adil Öksüz’ün jüri hocası olarak bilinen Erbaş’ın bu sözlerini asla unutmayacağız, unutturmayacağız! Genel Başkanımızın dediği gibi Erbaş, sadece ve sadece o koltuğu kirletiyor. Liyakat sistemi olunca bu tür insanlar devlet kademelerinde olmayacaktır!” ifadelerine yer verdi.

“Herkes haddini bilecek, kurucu iradeye saygı duyacak!”

Açıklamasının devamında Albayrak Medya Grubu’na ait bir derginin kapağında yer alan Hilafet çağrılarına ve Bilal Erdoğan’ın Harf Devrimi ile ilgili yaptığı açıklamalara da tepki gösteren CHP Antalya İl Başkanı Nusret Bayar, “Bir diğer yandan; “Şimdi değilse ne zaman, sen değilsen kim. Hilafet için toplarlanın” kapağıyla çıkan Albayrak Medya Grubu'na ait ‘Gerçek Hayat’ adlı derginin sahipleri ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik’, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ ve ‘kanunlara uymamaya tahrik’ suçlarını işlemiştir. Cumhuriyet savcılarını göreve çağırarak gereğinin yapılmasını istiyoruz! Bu ülke, bu cumhuriyet kanla, savaşla kuruldu! Birkaç meczup deyip geçiştiremeyiz! Herkes haddini bilecek, kurucu iradeye saygı duyacak! Bilal Erdoğan da geçtiğimiz günlerde çıktığı bir televizyon programında Harf Devrimi ile ilgili eleştirilerde bulunmuş. Sayın Erdoğan’ın bu konudaki yetkinliği nedir? Kendisi filoloji mezunu mudur? Konuyla ilgili herhangi bir uzmanlığı var mıdır? Akademik olarak filoloji üzerine bir eser mi bırakmıştır? Harf Devrimi olmadan önce Türkiye’de okur-yazar oranı yüzde 10 bile değildi. Ayrıca Osmanlı aydınları tarafından, mevcut alfabe çağın gerisinde kaldığından dolayı yeni alfabe üzerinde çalışmalar yapılıyordu. Harf Devrimi bir birikimin, toplumsal bir ihtiyacın sonucudur. Ancak buradaki dert tasa Harf Devrimi değil, Atatürk’tür, Cumhuriyet’in kurucu iradesidir!” şeklinde konuştu.